Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, inşaat şerhinin konulmasından itibaren beş yıldan fazla sürenin geçmiş olması ve sözleşmenin yapılmasından itibaren (11) yıl geçmiş olmasına karşın, inşaat çalışmasının mevcut olmaması ve davacı tarafından sözleşmenin feshedilmiş bulunması sebepleri gerekçe gösterilerek, davanın kabulüne karar verilmiş ve verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. Yanlar arasında yapılan ve zorunlu şekil koşuluna uygun olarak düzenlenen tarih ve sayıları yukarıda belirtilen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin, Türk Medeni Kanunu’nun 1009. maddesi ve sözleşme hükümleri gereğince, sözleşme konusu (8) parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına şerhi verilmiştir. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi, tapulu taşınmazın veya tapulu taşınmaz payının devrini içermesi nedeniyle karşı tarafın kabulü yoksa, tek taraflı fesh edilemez; feshe hakim karar verir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "1- Davacının taraflar arasındaki 22/10/2016 arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshine ve feshe dayalı taleplerine yönelik davasının REDDİNE, 2- Davacının terditli talebi olan tazminat istemine yönelik davasının KABULÜ İLE, 293.847,27 TL tazminatın temerrüt tarihi olan 15/12/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE," karar verilmiştir....

    lik zarar kaybı olacağını ileri sürerek, ... parsele ilişkin ....07.2009 tarih ve 12502 yevmiye nolu arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshine, bu sözleşmenin (i) bendi gereğince teslim tarihinden fesih tarihine kadar işleyecek kira kaybı alacağı ile %... lik daire hissesi kaybı bedelinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş; 01.....2012 tarihli ıslah dilekçesi ile, kira kaybı talebini ....125,00 TL'ye yükseltmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....

      Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre davacının talebinin kabulüyle, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereği davalı yüklenici payına düşen 2 no'lu daire ile 4 no'lu dükkanın kat irtifakı gereği (18 ve 19 no'lu dükkanlar) davalı arsa sahipleri adına olan tapusunun iptaliyle, davacı yüklenici şirket adına tesciline dair verilen ilk karar davalı arsa sahipleri ... ve ... tarafından temyiz edilmiş,Yargıtay 15. Hukuk Dairesince 05.04.2004 tarihinde arsa sahiplerinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi için açtıkları davanın sonucunun beklenmesi bakımından verilen karar bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak, fesih davasının sonucu beklenmiş, davalı arsa sahipleri ile davalı yüklenici şirket arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi istemiyle ... 3. As. Tic....

        -K A R A R- Davacı vekili, taraflar arasında 11.10.2005 tarihli arsa payı karşılığı inşaat ve gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi düzenlendiğini, inşaat bitim süresinin, aplikasyon vizesinden itibaren 15 ay olduğunu, genel iskana müracaat ve ferdi iskanın alınmasına kadar geçecek süre için 6 aylık ek süre belirlendiğini, bu sürelerin geçtiğini, davalı yükleniciye bırakılması kararlaştırılan pay tapularının hak edilmeden verildiğini, ancak binanın genel iskanının alınmadığını fakat sözleşmenin 8. maddesinde öngörülen cezai şart süresi geçtiği halde iskan alınmadığından binanın kullanılmaya başlandığını, bu aşamada şantiye elektriği kullanıldığından eşyaların zarar gördüğünü ve elektriğin daha pahalıya geldiğini, davacının, kendisine verilen 3 dairesinden birinde oturduğunu ve diğer 2 daireyi kiraya verdiğini, voltaj sorunları nedeniyle kiracıların kira ödemeden evleri terk ettiğini, dayanak sözleşmenin 8. maddesinde genel iskanın alınmamasından dolayı 6 ay için bağımsız bölüm başına aylık...

          Noterliği'nin 30/05/2005 gün ve 12287 yevmiye numaralı ''Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Mal Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi''nin geriye etkili şekilde feshi istemiyle davacı iş sahibi tarafından Ankara 19. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/19 Esasında kayıtlı dosyasında dava açıldığı, mahkemece yapılan yargılama sonucunda 13/05/2014 tarihli 2014/263 Karar sayılı karar ile davanın kısmen kabulüne karar verilerek taraflar arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesinin davalı yüklenicinin temerrüdü sebebiyle geriye etkili olarak feshine ancak davacının gecikme tazminatı ile cezai şart isteminin reddine dair karar verilmiş, bu kararın temyizi üzerine önce Yargıtay 23....

          Çünkü, yüklenici üçüncü kişiye, ancak arsa sahibinden neyi hak kazanmışsa onu temlik edebilir. Gerçekten, temlik sözleşmesinin konusu, bir borç ilişkisinden doğmuş olan alacak ne ise odur. Az yukarıda da sözü edildiği üzere davacıların istemlerinin dayanağı, alacağın temlikine ilişkin Borçlar Kanunu'nun 162 ve devamı maddeleridir. Temlik işlemi nedeniyle alacak ve ona bağlı olan bütün yan ve öncelikli haklar devralana geçer. Yine, temlik işleminin yapıldığı ana kadar temlik sözleşmesinin dışında olan ve işlemin tarafı olmayan (somut olayda arsa sahibi) arsa sahibi, işlemin yapıldığı andan itibaren temlik işleminin tarafı olur ve arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanan haklarını ona karşı (üçüncü kişiye) ileri sürer hale gelir....

            Kararı, asıl ve birleşen davada davacı vekili temyiz etmiştir. 1- Asıl dava taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin davalı arsa sahibince feshinin geçersizliğinin tespiti istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nın 297/1-c maddesinde hükmün gerekçe bölümünün, 2. fıkrada ise hükmün sonuç bölümünün kapsayacağı hususlar düzenlenmiştir. Anılan 297/1-c maddesinde, hükmün, iki tarafın iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri de kapsaması gerektiği öngörülmüştür. HMK'nın 297/2. maddesinde, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden herbiri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin zorunlu olduğu öngörülmüştür....

              Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi Şerhi konulduğunu, protokol" başlıklı belge ile söz konusu bağımsız bölüm protokolde belirtilen şartlar doğrultusunda tapu kayıt maliklerine bırakıldığını, Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesinin kaldırılması talebi; davacı dışında olan ve tapuda kayıt maliki gözüken diğer hissedarları da ilgilendirdiğinden şerhin kaldırılması için tüm hisse maliklerinin birlikte talep etmeleri gerektiğini, oysa davacının sadece kendi hissesi için şart-ı cezalı sözleşme yapması ve diğer hissedarların bilgisi ve rızası dışında müvekkilden bu nedenle şerhin kaldırılmasını talep etmesi yasalara ve Yargıtay içtihatlarına aykırı olduğunu, (Yargıtay 23....

              Bu sözleşmelerin bir tarafı arsa sahibi diğer tarafı yüklenicidir. Bu tür sözleşmelerde arsa sahibinin tüketici Kanununda 3/k maddesindeki tüketici tanımına uymadığı anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından hedeflenen amaç kullanmak için konut edinmek değil arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Kanunda tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerine konu işin üst düzey teknolojiyi gerektirmesi, sözleşme kapsamında taşınmaz satış vaadi ve inşaat sözleşmelerinin de bulunduğu nazara alındığında 6502 sayılı Kanunda kanun koyucunun salt kullanma ve tüketme amacına yönelik mutfak, dolap yaptırmak araç tamiri yapmak gibi dar kapsamlı eser sözleşmelerini kastettiği, arsa karşılığı inşaat sözleşmelerinin ise bu kapsamda olmadığının kabulü gerekir....

                UYAP Entegrasyonu