Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İstinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili dilekçesinde özetle; mahkeme tarafından kısmen kabul kısmen ret kararı verilerek davacının tazminat talebinin reddedildiğini, mahkeme tarafından davacının bu talebi reddedildiği için müvekkil lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken müvekkil lehine bu yönde karar kurulmamış olmasının başlı başına kararın kaldırılması için yeterli bir sebep olduğunu, davada taraf teşkilinin sağlanmadığını, müşterek mülkiyete tabi taşınmazla ilgili kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi istemli davanın tüm paydaşlarca birlikte açılmasının gerektiğini, belirtilen nedenlerle iş bu davaya tüm arsa sahiplerinin dahil edilmesi ve oluşan sonuca göre karar verilmesi gerekirken bu şekilde yapılmayarak karar verilmesinin kanuna ve usul kurallarına aykırı olduğunu, düzenlenme şeklinde taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin yerine getirilmemesinde davacı ve davalının bir kusurunun bulunmadığı gerekçesiyle davacının tazminat...

İnşaat seviyesi itibariyle kabul edilebilir aşamaya gelmiş ise de; yüklenici ile yaptığı imalâtlar karşılığı yükleniciden bağımsız bölümleri temlik alan kooperatifin temlik aldığı bağımsız bölümlerin tamamının tapusuna hak kazanabilmesi için inşaatın kabul edilebilir seviyeye getirilmiş olması yeterli olmayıp arsa sahiplerine ait bağımsız bölümlerdeki eksik ve kusurların giderim bedeli ile ortak alanlardaki eksik ve kusurlardan arsa sahiplerinin arsa paylarına isabet eden kısımları ile dava tarihi itibariyle isteyebilecekleri gecikme tazminatı ve cezai şart alacaklarının hesaplattırılıp, arsa sahiplerine ödenmesi gerekmektedir. Aksi halde arsa sahiplerinin daireleri ve ortak alanlardaki eksik ve kusurların giderilmesi ve gecikme tazminatlarının karşılanması teminatsız kalacaktır....

    cezai şart alacağının faiziyle birlikte tahsilini istemiştir....

      Hukuk Dairesi’nce değiştirilerek, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi nedeniyle tapu kaydının iptâli ve tescil kararı verilmesi gerektiği belirtilmiş ise de; dava konusu olayda bir inşaat yapımına başlanmamıştır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi sonrasında arsa payının devredilmesi, aradan 10 yıllık bir zaman geçtikten sonra da diğer davalıya devri söz konusudur. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde, arsa sahibinin borcu inşaat yapılacak arsayı yükleniciye devretmek, yüklenicinin borcu ise inşaatı yaparak kararlaştırılan taşınmazların arsa sahibine devretmek şeklinde karşılıklı iki tarafa borç yükleyen bir sözleşme söz konusudur. Sözleşmenin feshi halinde, iki taraf da aldıklarını iade edeceklerdir. Yükleniciden taşınmaz satın alan kişilerin de devir yükümlülüğü doğmaktadır....

        Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin, tapu devri taahhüdü içermeleri nedeniyle BK’nın 213 (TBK 237), MK’nın 706, Tapu Kanunu’nun 26 ve Noterlik Kanunu’nun 60. madde hükümleri gereğince bizzat tapu memuru huzurunda veya noter aracılığı ile düzenleme şeklinde yapılmaları geçerlik koşuludur. BK 12. madde (TBK 13. madde) uyarınca da kanunda şekle bağlı olarak yapılması gerektiği düzenlenen bir sözleşmenin değiştirilmesinde de aynı şekle uyulmasında zorunluluk bulunmaktadır. Somut olayda arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerine ek olarak düzenlenen 25.02.2010 tarihli adi yazılı sözleşmede, asıl sözleşmedeki yükümlülüklere ek olarak yüklenici tarafından sözleşmeye aykırılık halinde cezai şart ödenmesi kararlaştırılmıştır....

          "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı-k.davalı vekili ile davalı-k.davacı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl dava, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin feshi nedeniyle uğranılan zararlar ve kâr kaybı alacaklılarının tahsili, birleşen karşı dava ise aynı sözleşme gereği cezai şart, kira tazminatı ve imalât bedeli alacaklılarının tahsili istemine ilişkindir....

            Arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmeleri karşılıklı edimleri içerdiğinden kural olarak mahkeme kararıyla feshedilebilir. Bunun istisnası tarafların fesih konusunda iradelerinin birleşmesidir. Arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesi feshedilmediği, geçerli olduğu sürece tapu maliki olan arsa sahibi yüklenicinin müdahalesinin önlenmesini isteyemez. Bunun nedeni yüklenicinin sözleşme gereği taşınmazı elinde bulundurmasıdır. Somut olayda, arsa sahibi ...1. Noterliğinden gönderdiği 03.09.2004 gün, 8335 yevmiye numaralı ihtarnamesiyle 01.05.1997 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesini feshettiğini bildirmiş, ihtarname davalı kooperatife 06.09.2004 tarihinde tebliğ edilmiştir. Mahkemece sözleşmenin feshi konusunda bir dava bulunmadığı sözleşmenin ayakta olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmelerinin mahkemece feshi dışında, tarafların fesih konusunda iradelerinin birleşmesi durumunda da sözleşme feshedilmiş olur....

              Davalı arsa sahipleri ... ve ... ise, mütahhidin hakedişinden kendilerince yapılmış inşaat ruhsat masrafları, sözleşmede öngörülen cezai şart ve haksız işgal tazminatı gibi kalemler dikkate alıdığında ve mahsup edildiğinde müteahhidin bir alacağının kalmadığını bu nedenle iptali istenilen 03.09.2010 tarihli ibra ve fesih sözleşmesi ile davacıdan bir mal kaçırmalarının söz konus olmadığını ileri sürmektedir. Mahkemece, bu konuda inceleme yapmak üzere Mimar, hukukçu ve Harite ve kadastro mühendisinden oluşan bilirkişi kurulundan rapor alınmıştır. Bu raporda borçlu ...'ın yaptığı inşaat maliyetinden dolayı 2.110.407,65 TL alacaklı olduğu, sözleşmedeki cezai şartı gereğince diğer davalı arsa sahiplerinin ise 31.500,00 TL alacaklı oldukları tesbiti yapılmıştır....

                2-Arsa sahipleri ile yüklenici kooperatif arasında 22.10.1996 tarihinde düzenleme şeklinde arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesi yapılmıştır....

                  Noterliğinin 12/08/2015 tarih ve 35086 yevmiye nolu satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin 4. Maddesinde arsa sahiplerinin hiçbir surette herhangi bir masraf ve vergi ödemeyeceği ibaresinin geçtiğini, söz konusu madde de taşınmaz üzerine inşa edilecek tüm bağımsız bölümlere ilişkin olmayıp, sadece arsa sahiplerine verilmesi taahhüt edilen bağımsız bölümlere ilişkin olduğunu, sözleşmenin 10. Maddesinde davalı taşınmazı müvekkili şirkete kusursuz olarak teslim yükümlülüğü altında olup, inşaatın yapılmasına engel nitelikteki bu ödemelerin müteahhit tarafından yapılması gerektiği ibaresinin geçtiğini, Bursa 5....

                  UYAP Entegrasyonu