Dairemizin yerleşik içtihat ve uygulamalarında nama ifaya izin verilirken giderilmesi gereken eksikler, ayıpların nelerden ibaret olduğu ve bunların avans niteliğindeki giderim bedellerinin hüküm fıkrasında infazı mümkün olacak şekilde gösterilmesi gerektiği kabul edilmektedir. Davacı arsa sahipleri dava ve ıslah dilekçeleri ile eksik ve ayıplı işlerin giderim bedeli, güçlendirme masrafı, yapı kullanma izin belgesi alımı bedeli, kira bedeli, SGK masrafları, vergi ve harç ödemeleri için nama ifaya izin verilmesini talep etmişlerdir....
Dava, taraflar arasındaki Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesine dayalı nama ifaya izin ve tazminat istemine ilişkindir. Nama ifa, TBK nın 125/1. fıkrası kapsamında aynen ifa kapsamında değerlendirilir. Bir başka ifade ile nama ifa, arsa sahibinin ifa menfaatini sözleşmedeki şartlara uygun olarak sağladığından aynen ifa niteliğindedir. Bu nedenle arsa sahibi nama ifa talep ettiğinde aynı zamanda sözleşmenin aynen ifasını ve tasfiyesini de talep etmiş kabul edilir....
Kararı, asıl ve birleşen davada taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl ve birleşen davada davalı yüklenici vekilinin tüm, asıl ve birleşen davada davacı arsa sahipleri vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. .../... S.2. 2-Asıl ve birleşen dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı nama ifaya ve satışa izin, gecikme tazminatı ile eksik ve ayıplı işler bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Taraflar arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde, iskan alınıncaya kadar vergilerin yükleniciye ait olduğunun hüküm altına alındığı ve dava tarihi itibariyle iskanın alınmamış olduğu anlaşılmıştır....
a, davalı yüklenicinin nam ve hesabına eserin tamamlanması için kararın kesinleşmesinden itibaren 6 ay süre ile yetki ve izin verilmesine, genel iskanının alınabilmesi için gerekli yaklaşık bedelin 317.377,06 TL olduğunun tespitine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı nama ifaya izin ve tazminat istemine ilişkindir. TBK. 113. maddesinde nama ifa olarak adlandırılan izin talebi değerlendirilmiştir. Davacının elinde davalı yükleniciye düşen herhangi bir daire veya hak bulunmadığına göre davacının talebinin madde kapsamında nama ifaya izin olarak değerlendirilmesi mümkün değildir. Ancak iskan izni alınması için gerekli masrafların tespiti değerlendirildiğinde, davacının talebinin sadece bu konuya hasren tespit talebi olarak değerlendirilmesi ve buna göre davanın değerlendirilmesi gerekir....
Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayanan nama ifaya izin, eksik ve ayıplı işler bedeli ve gecikme kirası isteklerine ilişkindir. Davacı tarafça, davalı yüklenicinin edimlerinin eksik ve ayıplı olarak meydana getirdiği ayrıca iskan almak suretiyle teslimin gerçekleştirilmediği iddiasıyla eldeki dava açılmıştır. Kural olarak nama ifayla yüklenicinin eksik ve ayıplı işleri onun nam ve hesabına arsa sahiplerince giderileceğinden bu taleple aynı anda eksik ve ayıplı işler bedelinin de istenmesi aynı edimin 2 kez hükme bağlanması sonucunu doğurur. Mahkemece davacının talebinin nama ifa mı yoksa eksik ve ayıplı işler bedelinin tahsili istemine ilişkin mi olduğu açıklattırılmadan karar verilmesi doğru değildir. Ayrıca nama ifaya izin talebinin mahiyeti gereği yüklenicinin işten el çektirilmesini gerektirdiği gözetilmeden yüklenicinin inşaattan el çektirilmesi talebinin reddine karar verilmesi de doğru olmamıştır....
Nama ifa; eseri yüklenicinin nam ve hesabına, iş sahibinin bizzat tamamlaması veya başka bir yükleniciye tamamlattırması demektir.Yüklenicinin eseri tamamlama olasılığı zayıf ve eserde tamamlanabilecek durumda ise, sözleşmenin tarafı olan iş sahibi, TBK 113, (BK 97) maddesi uyarınca nama ifaya izin isteyebilir. Açıklamalardan anlaşılacağı üzere yasal olarak nama ifaya izin isteme hakkı, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafı olan arsa sahiplerine ait olup, sözleşmenin tarafı olmadığından, davacının TBK 113, BK 97 maddelerinden yararlanarak, böyle bir davayı açmaya aktif husumet ehliyeti bulunmamaktadır....
Bu durumda dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesiten kaynaklı nama ifaya izin istemine ilişkin bulunmasına göre temyiz inceleme görevi Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu Kararı uyarınca Yargıtay 15. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıdaki yasal düzenleme de dikkate alındığında dosyanın görevli Yargıtay 15. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE 13.06.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki asıl ve birleşen davada alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davada karar verilmesine yer olmadığna yönelik verilen hüküm süresi içinde davalı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Asıl davada davacılar vekili, davacı arsa sahipleri ile davalı arsa sahipleri ve davalı yüklenici kooperatif arasında düzenlenen 21.05.1999 tarihli düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi gereği davalının inşaatları 30 ayda tamamlaması ve iskân ruhsatını alması gerekirken almadığını iddia ederek, kira tazminatına karar verilmesini ve yapılmayan inşaatlar açısından ise sözleşme uyarınca yükleniciye kalan bir kısım bağımsız bölümlerin satılarak nama ifaya izin verilmesini talep etmiştir....
Davalı, davacının, nama ifaya izin için açtığı davadan önce binayı fiilen teslim aldığını, fiilen teslim aldığı döneme kadar oluşan kira bedelinin de yine önceki davada hüküm altına alındığını bu nedenlerle artık tazminat talep edemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, nama ifaya izin ve tazminat davasında yapılan ıslah talebinde davacının fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmadığı, bu nedenle ilk davadaki hadiseye dayanarak ek dava açamayacağı, eldeki dosyanın da ek dava olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Eldeki davada, 07.02.2006 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı olarak 01.....2007 ile ....02.2011 tarihleri arası dönem için gerçekleşen gecikme tazminatının tahsili istenmiştir. Daha önce ... .......
-K A R A R- Davacılar vekili, arsa sahipleri müvekkilleri ile davalı yüklenici arasında arsasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi akdedildiğini, davalının edimlerini tam olarak yerine getirmeyerek inşaatta eksik işler bıraktığını, ayrıca ...’ya, yapı denetim şirketine ve diğer kişilere inşaatla ilgili borçları olduğunu, iskan ruhsatının halen alınmadığını ileri sürerek, eksik işler ve iskan alımı için yapılması gereken masrafların tespitine, nama ifaya izin verilmesi ile sözleşme gereğince yükleniciye ait olması gereken B blok ..., ... ve ... numaralı bağımsız bölümlerin bu masrafları karşılamak üzere satışına izin verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....