Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece her iki davanın reddine karar verilmiş, hükmü karşı davacı arsa paylarının düzeltilmesi istemli dava yönünden temyiz etmiştir. Dosyada toplanan bilgi ve belgelerden, özellikle tapu kaydı içeriğinden dava konusu anataşınmazda kat irtifakının kurulmuş olduğu, taraflardan herbirinin kat irtifak hakkı sahibi oldukları, karşı davacı ...'ın anataşınmazda kat irtifakının kurulmasından sonra 1 nolu bağımsız bölümünü 2.11.2000 tarihinde satın aldığı anlaşılmaktadır. Kat Mülkiyeti Yasasının 3. maddesinin ikinci fıkrası hükmüne göre; kat irtifakı, buna konu olan anayapının bağımsız bölümlerinden herbirine kat irtifakının kurulduğu tarihteki değeri ile oranlı olarak özgülenen arsa payının ortak mülkiyet esaslarına göre açıkça gösterilmesi suretiyle kurulur. Arsa paylarının bağımsız bölümlerin değerleri ile oranlı olarak özgülenmediği durumlarda her kat irtifak hakkı sahibi arsa paylarının yeniden düzenlenmesi için mahkemeye başvurabilir....

    Davalı ... vekili kararı temyiz etmiştir. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Yasası'nın 3. maddesinde, kat mülkiyeti, bu mülkiyete konu olan anayapının bağımsız bölümlerinden her birine kat irtifakının kurulduğu tarihteki, doğrudan doğruya kat mülkiyetine geçilme halinde ise, bu tarihteki değeri ile oranlı olarak tahsis edilen arsa payının ortak mülkiyet esaslarına göre açıkça gösterilmesi suretiyle kurulacağı, arsa paylarının bağımsız bölümlerin değeri ile oranlı olarak tahsis edilmediği hallerde, her kat malikinin veya kat irtifakı sahibinin arsa payının düzenlenmesi için mahkemeye başvurabileceği hükme bağlandığından; arsa payı düzenlemesinin yeniden yapılabilmesinin ilk şartı, arsa paylarının bağımsız bölümlerin değerleriyle oransız olarak belirlenmiş olmasına bağlıdır. Bu hususa dayalı istemlerde mahkeme bütün delilleri değerlendirerek bağımsız bölümün bedeli ile özgülenen arsa payını karşılaştırıp denklik sağlamaya çalışmalıdır....

      Mahkemece KMK'nın 3/2. fıkrası gereği sonradan meydana gelen değişiklikler nedeniyle arsa paylarının düzeltilmesinin talep edilemeyeceği anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, arsa paylarının düzeltilmesi istemine ilişkindir. 634 sayılı Kanunun 3. maddesine göre “Kat mülkiyeti ve kat irtifakı, bu mülkiyete konu olan anagayrimenkulün bağımsız bölümlerinden her birinin konum ve büyüklüklerine göre hesaplanan değerleri ile oranlı olarak projesinde tahsis edilen arsa payının ortak mülkiyet esaslarına göre açıkça gösterilmesi suretiyle kurulur. Arsa paylarının bağımsız bölümlerin payları ile oranlı olarak tahsis edilmediği hallerde, her kat maliki veya kat irtifakı sahibi, arsa paylarının yeniden düzenlenmesi için mahkemeye başvurabilir....

        Hukuk Dairesinin 18/10/2018 gün 2017/2373 esas 2018/6544 karar sayılı ilamı ile “dava konusu taşınmazda 14.01.1969 tarihinde kat mülkiyeti kurulmuş olup, bilirkişi raporunda kat mülkiyetine geçiş tarihi olan 1969 tarihinde arsa paylarının orantılı olarak dağıtılıp dağıtılmadığının tespit edilmesi gerektiği belirtilmişse de, bağımsız bölümlerin değerinde ve dolayısıyla arsa paylarının tespitinde dikkate alınmayan, bu nedenle arsa payları arasında orantısızlığa yol açan somut ve haklı nedenler ortaya konulmadığı, dava konusu taşınmazda 1969 yılında kat mülkiyeti kurulduğu dikkate alındığında aradan geçen süre zarfında taşınmazda arsa paylarına herhangi bir itiraz olmadığı, bağımsız bölümlerin, kat mülkiyetinin kurulduğu tarihteki değerlerinin yukarıda açıklanan unsurları ve bu belirlemeye göre tapu sicilinde kayıtlı arsa paylarında düzeltilmesi gereken, bir yanlışlık olduğu konusunda mahkemece herhangi bir değerlendirme ve gerekçe içermeyen soyut ve genel ifadeli bilirkişi raporu esas alınarak...

          Bilirkişi raporunda kat mülkiyetine geçiş tarihi olan 22.09.1976 tarihinde arsa paylarının orantılı olarak dağıtılmadığı belirtilmişse de; bağımsız bölümlerin değerinde ve dolayısıyla arsa paylarının tespitinde dikkate alınmayan bu nedenle arsa payları arasında orantısızlığa yol açan somut ve haklı nedenler ortaya konulmamıştır. Dava konusu taşınmazda 22.09.1976 yılında kat mülkiyeti kurulduğu dikkate alındığında, aradan geçen süre zarfında taşınmazda arsa paylarına herhangi bir itiraz olmadığı, bağımsız bölümlerin, kat mülkiyetinin kurulduğu tarihteki değerlerinin yukarıda açıklanan unsurları ve bu belirlemeye göre tapu sicilinde kayıtlı arsa paylarında düzeltilmesi gereken bir yanlışlık olduğu konusunda mahkemece herhangi bir değerlendirme ve gerekçe içermeyen soyut ve genel ifadeli bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

            Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalılar vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava dilekçesinde, davacının maliki bulunduğu 7 numaralı bağımsız bölümün arsa payının düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hükmün bir kısım davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi'nin 2021/2305 Esas, 2021/2415 Karar sayılı ilamı ile istinaf aşamasında davacının davadan feragat etmiş olması nedeniyle kararın kaldırılmasına, davacının açtığı arsa paylarının düzeltilmesi davasının, davadan feragat nedeniyle esastan reddine, davadan feragat edildiğinden davalı tarafın istinaf başvurusu ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına, karar vermiştir. Hüküm bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              Taraflar arasındaki arsa paylarının düzeltilmesi davasından dolayı yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairenin 10/05/2017 gün ve 2017/2925 E- 2017/4199 K. sayılı kararıyla onanmasına karar verilmiş, davalılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş, mahkemece kararın düzeltilmesi dilekçesinin süreden reddine karar verilmiş, ret kararı temyiz edilmiş olmakla dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü KARAR Tarafların kararın düzeltilmesi dilekçeleri hakkında: 6100 sayılı HMK'nın 6217 sayılı Kanunla eklenen geçici 3. madde uyarınca halen yürürlükte bulunan HUMK’nın 440. ve devamı maddelerinde; temyiz yoluna süresi geçtikten sonra yapılan başvurunun HUMK'nın 432. maddesi uyarınca mahkemece temyiz dilekçesinin reddine karar verileceğine ilişkin bir hüküm bulunmadığından yerel mahkemelerin, kararın düzeltilmesi dilekçelerinin süre yönünden reddine karar verme yetkisi yoktur....

                Ancak; Ortak yer olan çatının onarılması aşamasında davacının bağımsız bölümünde meydana gelen zarardan tüm kat malikleri arsa payları oranında sorumlu olacaklarından mahkemece hükmedilen 6079,50 TL nın davalılardan arsa payları oranında tahsiline karar verilmemesi doğru değil ise de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden gerekçeli kararın hüküm kısmının 2 numaralı bendinin 3. satırında yer alan "müteselsilen" sözcüğünün yerine "arsa payları oranında" sözcüklerinin yazılarak hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 25.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Ancak; Ortak yer olan çatının onarılması aşamasında davacının bağımsız bölümünde meydana gelen zarardan tüm kat malikleri arsa payları oranında sorumlu olacaklarından mahkemece hükmedilen 6079,50 TL nın davalılardan arsa payları oranında tahsiline karar verilmemesi doğru değil ise de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden gerekçeli kararın hüküm kısmının 2 numaralı bendinin 3. satırında yer alan "müteselsilen" sözcüğünün yerine "arsa payları oranında" sözcüklerinin yazılarak hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 25.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin ....09.2012 gün ve 2012/3055 Esas, 2012/5096 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davalılar tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: - KARAR - Davacı vekili, müvekkili ile arsa sahibi davalılar arasında 1995 yılında arsa payı karşılığı inşaat ve gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi yapıldığını, müvekkillerinin tüm edimlerini yerine getirerek taşınmazları davalılara teslim ettiği halde davalıların sözleşme konusu gayrimenkullerin tapuda tesciline muvafakat etmediklerini ileri sürerek, davaya konu arsa vasfındaki taşınmazların davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davanın reddini istemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu