WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinden Kaynaklanan Tapu İptali ve Tescil istemine ilişkindir. Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2021 tarihinden itibaren geçerli 431 sayılı İş Bölümü Kararı gereği, 6. Hukuk Dairesi iş bölümünün 8. maddesinde; "İşin niteliği ve tarafların sıfatına bakılmaksızın eser (istisna) sözleşmelerinden kaynaklanan davalar sonucu verilen (TBK m. 470- 486) hüküm ve kararlar," ve 9. maddesinde; "Arsa, arsa payı yada kat karşılığı inşaat sözleşmelerinden kaynaklanan davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararlar," şeklindeki düzenlemeler yer almıştır. Bu düzenlemeler karşısında istinaf talebini inceleme görevi Adana Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi'ne aittir....

Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yükleniciye şahsi hak sağlar. Koşulları gerçekleşmiş ise kazandığı şahsi hakka dayanarak yüklenici arsa sahibini bir şey vermeye veya yapmaya zorlayabilir. Şahsi hak kazanan yüklenici bu hakkını doğrudan arsa sahibine karşı ileri sürebileceği gibi arsa sahibinin rızası gerekmeksizin ve ancak yazılı olmak koşulu ile üçüncü bir kişiye de devredebilir. Alacağın devri ve borcun üstlenilmesi Mülga Borçlar Kanununun 162 ila 181. maddelerinde düzenlenmiştir. Görülüyor ki, alacağın devri hayat şartlarının gerektirdiği ihtiyaçlardan ortaya çıkan bir hukuk kurumudur. Örneğin, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde bina yapım işini borçlanan yüklenici finans ihtiyacı duyar. Bu ihtiyacın kısmen veya tamamen yükleniciye bırakılması kararlaştırılan bağımsız bölüm veya bölümlerin onun tarafından daha inşaat aşamasında üçüncü kişilere satılarak veya satış vaadinde bulunularak karşılanması imkanı mevcuttur....

    Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Yasa'da tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerine konu işin üst düzey teknolojiyi gerektirmesi, sözleşme kapsamında taşınmaz satış vaadi ve inşaat sözleşmelerinin de bulunduğu nazara alındığında 6502 sayılı Kanun'da kanun koyucunun salt kullanma ve tüketme amacına yönelik mutfak, dolap yaptırmak, araç tamiri yapmak gibi dar kapsamlı eser sözleşmelerini kastettiği, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin ise bu kapsamda olmadığının kabulü gerekir. Somut olayda Asıl ve birleşen dosyada davacılar davalı yükleniciden taşınmaz satın alan kişiler olup davalı yüklenici ... ile aralarındaki satış sözleşmesine dayanmış ise de eldeki uyuşmazlığın çözümünde yüklenicinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesindeki edimlerini yerine getirip getirmediği tartışılacaktır....

      Başka bir anlatımla, devir işleminin öğrenildiği ana kadar devir sözleşmesinin dışında bulunan ve işlemin tarafı olmayan arsa sahibi temlik işleminden (devirden) haberdar olunca devir işleminin tarafı olur ve arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan haklarını ona karşı da (devralan üçüncü kişiye) ileri sürer hale gelmek suretiyle ifa isteğini reddedebilir. Örneğin karşılıklı borç yükleyen eser sözleşmesinden kaynaklanan borç kısmen veya tamamen yüklenici tarafından yerine getirilmeden yüklenici şahsi hakkını üçüncü kişiye temlik etmiş ve üçüncü kişi ifa istemişse, arsa sahibi yüklenicinin öncelikli borcunun varlığını bildirerek temlik yoluyla kazanılan borcu ifadan kaçınabilir. Burada TBK. m.97 borçluya (arsa sahibine) ödemezlik def'ini kullanma yetkisini vermektedir....

        Bu sözleşmede, satış vaadi borçlusu ... dava dışı kooperatif tarafından yapılmakta olan ve arsa payı devri karşılığı sözleşme gereğince mülkiyeti kendisine bırakılacak meskenlerden kendisine isabet edecek bir adedini davacı vaad alacaklısı ... ’ye satış vaadinde bulunmuştur. Dosya kapsamında yer alan bilgi ve belgelerden arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin ifa ile sonuçlandığı, yapılan paylaşımda arsa sahiplerine bırakılması kararlaştırılan H, G ve J bloklardaki kat irtifakı kurulan bağımsız bölümlerden H bloktaki 5, 13 ve 19 numaralı bağımsız bölümler ile G bloktaki 9, 12 ve 13 ve J bloktaki 11 numaralı bağımsız bölümlerin vaad borçlusu ...’a isabet ettiği anlaşılmaktadır....

          Tapu Kanununun 26/6 maddesi uyarınca bu şerh beş yıl için geçerli olup beş yılın dolmasıyla kayıttan silinir ve anılan gücünü yitirir. Satış vaadi sözleşmesinin tapuya şerhinden sonra beş yıl içinde kayda işlenen her türlü haciz, ipotek ve benzeri sözleşme alacaklısının haklarını kısıtlayacak nitelikteki şerhler de sözleşme alacaklısını bağlamaz. Somut olayda; davacı tarafından ... dışındaki davalıların kardeş oldukları, davacının satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan şahsi hakkını bertaraf etmek kastiyle ve kötüniyetle birlikte hareket ettikleri ileri sürülmüştür. Davalılardan ... satış vaadi sözleşmesinin düzenlenmesinden sonraki bir tarihte ve tapu sicilindeki satış vaadi şerhini de görerek dava konusu taşınmazı 27.06.2005 tarihinde tapudan satış yoluyla devralmıştır. Davalı ..., ... 5....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2015/946 ESAS, 2020/383 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda ilk derece mahkemesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraf vekilleri tarafından yasal süre içerisinde istinaf edilmiş olmakla Dairemizce HMK'nın 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı- karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında Bakırköy 8.Noterliğinin 03/06/1996 tarih, 33168 yevmiye nosu ile düzenleme şeklinde kat karşılığı inşaat sözleşmesi ve satış vaadi sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeye uygun olarak inşaatın yapıldığını, davalı arsa sahibinin bağımsız bölümlerinin kendisine teslim edildiğini, kiracılar eliyle bağımsız bölümleri kullanmaya başladığını, sözleşmeye göre taşınmazın 60/100 payının yükleniciye devredilmesinin kararlaştırıldığını, devrin kaba inşaatın...

            HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/820 KARAR NO : 2023/746 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ORDU 3.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/361 ESAS, 2022/343 KARAR DAVA KONUSU : Sözleşmenin geriye etkili feshi- Tapu İptali ve Tescil - cezai şart bedeli- (Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Ordu 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/361 esas, 2022/343 karar sayılı dava dosyasında verilen sözleşmenin geriye etkili feshi- tapu iptali ve tescil - cezai şart bedeli- (kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan) talebinin kısmen kabul, kısmen reddine karşı, davalı T3 vekili ile davalı T5 vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil ile davalı arasında 10/05/2018 tarihinde Ordu 3....

            Başka bir deyişle arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde, yüklenicinin temliki nedeniyle dava açan davacı, tapu iptal tescil talebini sözleşme tarafı olan yüklenici ile tapuda malik görünen arsa maliklerine yöneltebilirken, satış vaadi sözleşmesinin ifa olanağı bulunmaması halinde sözleşemeden kaynaklı zararlar için alacak talebini ancak sözleşmenin tarafı olan kişi ya da kişilere yöneltebilir. O halde mahkemece; davaya konu satış vaadi sözleşmesinin halen geçerli olduğu dikkate alınarak, davacının tapu iptal ve tescil talebi yönünden; dava konusu bağımsız bölümün de yer aldığı Mersin 2....

              a satış tarihinden önce davacı ile davalı yüklenici şirket arasında noterde yapılan 23.08.2010 tarihli satış vaadi sözleşmesinin 12.09.2011 tarihinde tapuya şerh verildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, davacı vekili tarafından, davalı ... ile ona satış yapan davalı arsa sahipleri ve davalı yüklenici şirket arasında el ve işbirliği bulunduğu; davalı kayıt sahibinin mülkiyeti, müvekkilinin satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak tapu iptali ve tescil talebinde bulunma hakkını bertaraf etmek kastiyle ve kötüniyetle kazandığı ileri sürüldüğünden; malikin ayni hakkın yolsuz olarak tescil edildiğini bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişi olup olmadığının, dava konusu bağımsız bölümün davalı ...'a satışından önce satış vaadi sözleşmesinin 12.09.2011 tarihinde tapu kaydına şerh edildiği de gözönüne alınarak araştırılması zorunludur....

                UYAP Entegrasyonu