HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Davacı, mirasbırakan babaları ...'dan kalan taşınmazların intikal işlemini yaptırmak, ayrıca babalarının daha önceden haricen sattığı taşınmazları da hak sahiplerine tapuda resmi olarak devretmek için davalı kardeşi ... ile anlaştıklarını, buna göre dava dışı 198, 329, 354, 204 ve 215 parsel sayılı taşınmazların intikali ile 1/2'şer paylarla kendisi ve davalı kardeşi adına tescil edildiğini, 204 ve 215 parsel sayılı taşınmazların dava dışı kişilere satışının gerçekleştiğini, yine bu temlikler sırasında dava konusu 1238 parsel sayılı taşınmazın 1/2'şer paylarla adlarına tescil edildiğini ve ardından satış gösterilmek suretiyle davalı kardeşi adına tescil edildiğini, ancak söz konusu böyle bir satış işlemi yapmadığını, temlikin muvazaa ve hile ile yapıldığını ileri sürerek, dava konusu 1238 parsel sayılı taşınmazdaki 1/2 payın tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir....
Mahkemece davacının davasını terditli olarak açtığı ve davasını İİK'nun 277 vd ile BK'nun 18.maddesine dayandırdığı, BK'nun 18.maddesi uyarınca aciz vesikasına gerek olmadan taşınmazların satışının istenebileceği, kaldı ki borçlu hakkında başka takiplerinde olduğu, taşınmazların raiçlerinin çok altında 3.kişiye satıldığı, borçlunun üzerinde daha önceden hacizler bulunan dava konusu taşınmazları, üzerindeki hacizlerin kaldırılmadan hemen sonra davalı 3.kişiye satmasının muvazaaya dayandığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davalı 3.kişi A.. Y.. adına olan tapu kayıtlarının iptali ile davalı borçlu M.. E.. adına tapuya kayıt ve tesciline, İİK'nun 283.maddesi uyarınca davacıya dava konusu taşınmazlar hakkında haciz ve satış yetkisi verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı 3.kişi A.. Y.. vekillerince temyiz edilmiştir. Dava, BK'nun 19.maddesine dayalı olarak açılan muvazaa nedeniyle tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
Mahkemece, motorlu taşıt satışının 2918 sayılı Kanunun 20/d maddesi uyarınca ancak resmi şekilde yapılabileceği, araç alım-satımının varlığına ilişkin delil sunulmadığı, davacının ibraz ettiği dekont ve belgelerin araç satışına ilişkin bir açıklama veya kayıt içermediği, davacının hesabından davalıların hesabına yatırılan paranın dava konusuna ilişkin olduğunun kanıtlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 08.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Birleşen dava ise; Borçlar Kanunu kapsamında açılmış genel muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemenin ve Yüksek Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'nin de nitelendirmesi de bu yöndedir. Muvazaa, irade ile beyan arasında kasten yaratılan aykırılık olarak tanımlanabilir. Böyle bir iddia karşısında, asıl olan tarafların akitteki gerçek ve müşterek amaçlarının saptanmasıdır. Muvazaa nedeniyle açılmış bulunan temyize konu davanın kanuni dayanağı az yukarıda belirtilen Aile Hukukundan kaynaklanmadığına göre, uyuşmazlığın çözüm yeri dava . tarihine göre HMK'nın geçici 1. maddesi yollaması ile HUMK'nun 1 ve devamı maddeleri uyarınca belirlenecek genel mahkemelerdir. Görev, kamu düzenine ilişkin olup mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Asıl davada davacı vekili, davalı ... ile ... arasında ... plakalı araç için satış yapıldığı, bunun karşılığında 15.01.2013 vade tarihli 15.000,00 TL bedelli ve 01.03.2013 vade tarihli 15.000,00 TL bedelli iki adet senet imzalandığını, davacı ...'un bu senetleri kefil sıfatıyla imzaladığını, borcu ödediğini, davalı ve asıl borçlu olan ...'...
ya satışına dair 18.9.2008 tarihli noter satış sözleşmesinde, borçlu şirket vekili olan ...nın aracı alan ...nin oğlu olduğu, takip tarihinden kısa süre sonra bu satış işleminin yapıldığı, ticari plakalı aracın kısa süre sonra 15.10.2008 tarihinde davacıya satılmış olmasının muvazaa kanaatini güçlendirdiği, satış işlemlerinde aracın plakasının gerçek değerinin çok düşük gösterildiği, dosyadaki delil durumuna göre aracın 18.9.2008 tarihli ilk satışının da davacının bilgisi dahilinde olduğu ve açılabilecek iptal davasını engellemek için 15.10.2008 tarihli ikinci satışın gerçekleştirildiği, muvazaalı bu işlemlerin alacaklının haklarını etkilemeyeceği, bu nedenle istihkak davasının reddi gerektiği, karşı dava yönünden; dava konusu plakanın ihale ile satıldığı, ihale bedelinin takip konusu borcu tamamen karşıladığı, istihkak davasının reddi nedeniyle takip işlemlerine devam edilebileceği, bu nedenle karşı dava olarak açılan tasarrufun iptali davasının konusunun kalmadığı, birleştirilen ihalenin...
Talep, genel hükümlere göre 6098 sayılı TBK'nın 19. maddesi uyarınca muvazaa hukuksal nedenine dayalı olarak açılan davalı T5 adına olan tapu kaydının iptali ile eski malik davalı T3 adına tapuya tesciline karar verilmesi isteğine ilişkindir. Davalılar arasında gerçekleştirildiği ileri sürülen muvazaalı işlem davacı yönünden haksız eylem niteliğinde olup, dava TBK'nın 19. maddesine dayanılarak muvazaa sebebiyle açıldığına göre, tapu iptali ve tescile yönelik istek bakımından uyuşmazlığın çözüm yeri genel muvazaa kapsamında HMK'nun 1 ve devamı maddeleri uyarınca Asliye Hukuk Mahkemeleridir. Aile Mahkemeleri'nin bu tür davalara bakma görev ve yetkileri bulunmamaktadır. Bu nedenle davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği anlaşılmakla Konya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin yargı yeri olarak belirlenmesi yönünde karar vermek gerekmiştir. H Ü K Ü M :Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere; 1- 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Konya 3....
T.. adlarına başvuru yapıldığını, davacının mirasbırakanları öldükten sonra davacı ile aralarında yapılan anlaşmaya göre, bu iki evin tapusu çıkmadığı için çekişmeli taşınmazın ve bilahare Toki'den devralınacak bir adet taşınmazın devrinin kararlaştırıldığını belirtip davanın reddini savunmuşlar; karşı dava ile taşınmazın satışının iptali durumunda ödedikleri paraların tazmini isteğinde bulunmuşlardır. Mahkemece, muvazaa nedeniyle satışın iptali isteği yerinde görülmeyerek asıl davanın reddine, karşı dava yönünden ise karar verilmesine yer olmadığına ilişkin olarak verilen karar Dairece "davacıya tescil davası açması için önel verilmesi, açıldığı takdirde eldeki dava ile birleştirilmesi ondan sonra işin esası hakkında hüküm kurulması gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir." gerekçesi ile bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak davacının davalılar aleyhine Gaziantep 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki araç satışının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 729.00 YTL. kalan harcın temyiz edenden alınmasına, 25.3.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki araç satışının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 0.90 TL. kalan harcın temyiz edenden alınmasına, 12.3.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....