A.Ş. arasında düzenlenen araç teklif formuna göre davalı şirketin Florya bayinden 29/05/2020 tarihinde ...... model ......... şasi numaralı ticari aracın 405.000,00 TL bedel karşılığında Tuzla bayinden 12/06/2020 tarihinde ...........
SAVUNMANIN ÖZETİ Davalı taraf, davacı tarafın kendilerinden akaryakıt satın aldığını, davacıya ait araçta meydana gelen arızanın kendilerinden alınan yakıttan kaynaklandığının ispat edilmesi gerektiğini, .... plaka sayılı araç için kendileri tarafından yakıt verildiğine ilişkin kayıt olmadığını, akaryakıtın ... plaka sayılı araca satışının yapıldığı şeklinde kayıt olduğunu ve hasar bedelinin fahiş olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Her ne kadar akaryakıt satışının yapıldığı saatte davaya konu araç mülkiyeti davacıya ait değil ise de taraflar arasındaki satım ilişkisinden dolayı alındığı iddia edilen yanlış yakıt nedeniyle araçta meydana gelen zarardan davacının dava dışı araç malikine karşı da hukuken sorumlu olduğu gözetilerek davacının dava açmakta hukuki yararının bulunduğu ve dolayısıyla aktif husumet ehliyetinin bulunduğu gözetilerek işin esasına girilerek yapılacak yargılama sonucunda bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ :Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 24/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Otomobil A.Ş. vekili, davalı ...' in müvekkili şirketten bir araç alıp, kendisine ait olan .... plakalı aracıda takas amacı ile müvekkili şirkete bıraktığını davacınında bu aracı satın almak istediğini ve bu aracın trafiğe çıkarılmaması şartı ile davacıya teslim edildiğini ancak davacının bu aracı dava dışı üçüncü şahıslara sattığını bu kişininde aracın resmi satımını araç maliki davalı ... kanalı ile gerçekleştirdiklerini belirterek davanın reddini savunmuş , davalı ... ise davalı şirketten yeni araç satın alıp, takas amacı ile kendi aracını davalı şirkete bıraktığını, ancak aracın resmi olarak kendi üzerine kayıtlı olması nedeni ile trafik cezaları ve diğer masraflarından sorumlu olacağı için aracın resmi devrini verdiğini belirterek davanın reddini istemiş, diğer davalı ... vekilince de davanın reddini talep etmiştir....
Araç satışının dava konusu sözleşme ile bağlantılı olduğunun ve araç bedelinin sözleşmede öngörülen borçtan düşürülmesinin kabulü doğru değildir. Resmi satışın aksi kanıtlanmadıkça geçerli olduğu gözetilerek mahkemece araç bedelinin dava konusu alacaktan düşülmemesi gerekir. Bu yönler gözetilmeden delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir. Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır....
maliki olduğunu kanıtlar nitelikte olmadığını, bu hususun kanıtlanamadığı için Müvekkil aleyhine başlatılan cezai soruşturma sonucunda kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiğini, İlk Derece Mahkemesi'nin verdiği kararın hukuka aykırı olduğunu, araç satışının ülkemizde tabi olduğu kurallar bu satışın geçerliliğini etkilememekte olduğunu, ilgili evraklarla da sabit olduğu üzere satışın yurtdışında gerçekleşmiş olduğunu, dava konusu otobüsün satışının hukuka uygun şekilde müvekkile yapılmış olduğunu, davaya konu otobüsün işlem anında Suriye Serbest Bölgesi’nde bulunmakta olup, ülke kanunlarına uygun bir şekilde müvekkile satışının gerçekleşmiş olduğunu, otobüsün gerekli muayenesinin müvekkil tarafından yaptırılmış ve muayene harcı ödenmiş olup Suriye ve Irak gümrüklerine giriş ve çıkışlarda gerekli tüm harçların müvekkil tarafından ödenmiş ve ilgili yasalar gereğince gerekli tüm işlemler yapılmış olduğundan sınır geçişlerinde herhangi bir problem yaşanmamış olduğunu, bu işlemlerin hepsinin...
maliki olduğunu kanıtlar nitelikte olmadığını, bu hususun kanıtlanamadığı için Müvekkil aleyhine başlatılan cezai soruşturma sonucunda kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiğini, İlk Derece Mahkemesi'nin verdiği kararın hukuka aykırı olduğunu, araç satışının ülkemizde tabi olduğu kurallar bu satışın geçerliliğini etkilememekte olduğunu, ilgili evraklarla da sabit olduğu üzere satışın yurtdışında gerçekleşmiş olduğunu, dava konusu otobüsün satışının hukuka uygun şekilde müvekkile yapılmış olduğunu, davaya konu otobüsün işlem anında Suriye Serbest Bölgesi’nde bulunmakta olup, ülke kanunlarına uygun bir şekilde müvekkile satışının gerçekleşmiş olduğunu, otobüsün gerekli muayenesinin müvekkil tarafından yaptırılmış ve muayene harcı ödenmiş olup Suriye ve Irak gümrüklerine giriş ve çıkışlarda gerekli tüm harçların müvekkil tarafından ödenmiş ve ilgili yasalar gereğince gerekli tüm işlemler yapılmış olduğundan sınır geçişlerinde herhangi bir problem yaşanmamış olduğunu, bu işlemlerin hepsinin...
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; aracın satışının 30.000,00 TL üzerinden yapıldığını, davacının babasına ait Polo marka araç satışının bu satışla ilgisi olmadığını, aracın km'siyle kendisinin oynamadığını, davacının aracı kontrol ettirerek satın aldığını, km ile oynanmışsa davacının yaptığını, satış tarihinde aracın km'sinin 170.000 olduğunu, kasko değerinin 38.688,00 TL olduğunu, km'nin yüksek olması nedeniyle 30.000,00 TL'den satışının yapıldığını, aracın km bilgisine çok çabuk ulaşılabileceğini, araç için davacının 10 ay sonra muayeneye gittiğini, km ile oynandığını o zaman niye kendisine bildirmediğini, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....
Vekaletnamede sözü geçen çeklerin miktarının 15.000 TL olması ve çek bedellerinin ödenmiş olması, araç satış sözleşmesinde de bedelin ödendiğinin belirtilmesi, çekin hamiline yazılı olması nedeniyle 3.kişilere verilmek suretiyle tahsilinin mümkün olması da bir arada değerlendirildiğinde davacının davalıya vasıta satışından dolayı borçlu olmadığı anlaşılmıştır. " gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Somut uyuşmazlıkta taraflar arasında 27.11.2011 tarihinde noterden araç satışının gerçekleştirildiği ve bu satış nedeniyle davacı tarafça araç bedeli olarak çeklerin verildiği uyuşmazlık konusu değildir. İhtilaf bu çeklerin davalı tarafa teslim edilip edilmediği ve bedelinin davalı tarafından tahsil edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır. 28.11.2011 tarihinde davalı tarafça davacı aleyhine yapılan......
& ... edilerek hasarlı haliyle satışının uygun olduğu, davaya konu araçta toplam zarar miktarının 137.500,00 TL (KDV hariç) & 162.250,00 TL KDV dahil hesaplandığı, davaya konu araç ...& ... işlemine tabi tutulduğundan satılması esnasında değer kaybı oluşmayacağının bildirildiği,bilirkişi tarafından tanzim edilen raporda davaya konu hususlar gerekçeli, ayrıntılı olarak açıklanmış, raporun mahkememizce hükme esas alınmaya yeterli olduğu kanaatine varılarak meydana gelen kazada davacının maliki olduğu aracı kullanan ...'ın %50 kusurlu olduğu hususu gözetilerek, davacının aracında 162.250,00 TL hasar bedeli oluştuğundan davacının araç hasar bedeli maddi tazminat talebinin kabulüne, buna göre 162.250,00 TL hasar bedelinin davalı ...’dan ve davalı ... Un Tarım Ürünleri Nakliyat Tic. ve San. Ltd....