Ancak davacı tapuda yapılan satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bedelde muvazaa iddiasında bulunabilir ve bu iddiasını her türlü delil ile kanıtlayabilir. Olayımızda; önalım hakkına konu 1067 ada 12 parsel sayılı taşınmazın 15/32 payı 105.000 TL bedelle davalıya satılmıştır. Davacı ise tapuda satış bedelinin muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini, bu hususun keşif dahil her türlü delille kanıtlanacağını iddia etmiştir. Davacı bedelde muvazaa iddiasında bulunduğuna göre bu iddiasını kanıtlaması gerekir. Ancak bu konuda dinlenen davacı tanıkları payın davalıya hangi bedel karşılığı satıldığı konusunda açık, kesin ve görgüye dayalı bir beyanda bulunmamıştır. Mahkemece yerinde yapılan keşif sonunda hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu edilen payın değeri 7.694,72 TL olarak bildirilmiş ise de, muvazaa iddiasının kanıtlanması için keşif tek başına yeterli değildir. Sadece davacının diğer delillerini doğrulamak bakımından önem arz eder....
Görünüşteki sözleşme şekle bağlı olsa dahi muvazaa sözleşmesinin yazılı veya resmî şekilde yapılması gerekmez. Görünüşteki sözleşmenin şekle bağlı olması hâlinde muvazaanın yazılı delil ile ispat edilmesi kuralı muvazaa sözleşmesinin yazılı olmasının geçerliliği için değil ispat edilebilmesi için aranan bir kuraldır. Bu bağlamda görünüşteki yazılı bir sözleşmenin aksini iddia eden tarafın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 200 ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 13. maddeleri uyarınca iddiasını yazılı delil ile ispat etmesi zorunludur. Muvazaa sözleşmesi görünüşteki sözleşmeyi değiştirdiğine veya hükümsüz kıldığına göre ispat gücü kazanabilmesi için yazılı olması değinilen kanunların açık hükümleri gereğidir (YİBK’nın 05.02.1947 tarihli ve 1945/20 E., 1947/6 K. sayılı kararı). 17....
Asliye Hukuk Mahkemesi 14-13 KARAR Dava, davalılar arasında yapılan satış sözleşmesinin muvazaa nedeniyle iptali istemine ilişkin olup, davanın niteliğine ve davacı ile davalılar arasında sözleşme ilişkisinin bulunmamasına göre kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 4. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 4. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 30.6.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Önalım bedeli tapuda gösterilen satış bedeli ile davalı tarafından ödenen harç ve masrafların toplamından ibarettir. Ancak davacı, tapuda yapılan satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bedelde muvazaa iddiasında bulunabilir ve bu iddiasını her türlü delille kanıtlayabilir. Muvazaa iddiasının kanıtlanması için keşif tek başına yeterli delil değildir. Sadece davacının diğer delillerini doğrulamak bakımından önem arz eder. Somut olaya gelince; Davacı vekili dava dilekçesinde müvekkilinin 817 ada 3 parselde 163/817 pay sahibi olduğunu, paydaşlardan...’in 163/817 payını 17.02.2012 tarihinde satış bedeli 130.400 TL gösterilerek, bir diğer paydaş... ’nin de 654/1634 payını 05.04.2012 tarihinde satış bedeli 200.000 TL olarak gösterilerek davalıya sattıklarını, satış bedellerinin muvazaalı olarak gerçek satış bedellerinin üzerinde gösterildiğini gerçek satış bedelleri üzerinden önalım hakkının tanınmasını istemiştir....
Bodos vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık davalılar arasındaki satış sözleşmesinin muvazaa sebebiyle iptâli istemine ilişkin olup kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 4.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 4.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 30.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Araç satış sözleşmesinin ÖZKEKLİK Otomotiv Gıda Teks. Turz. Taş. İnş. San. Tic. Ltd. Şti. ile Nurten YOLDAŞ arasında düzenlendiği anlaşılmaktadır. Araç satışına dayandırılan Muratlı İcra Müdürlüğü 2015/1294 E. sayılı icra takip dosyasında ise alacaklının dosyamız davalısı T4 ve borçlunun Nurten YOLDAŞ olduğu görülmektedir. Davalı tarafça T4'in dava dışı Nurten YOLDAŞ'dan alacaklı olduğuna dair bilgi ve belge sunulmamıştır. Ayrıca noter onaylı araç satış sözleşmesinde satıcı taraf satış bedelini tamamen aldığını beyan ve kabul etmiştir. İspat külfeti kendisine düşen davalı-alacaklı tarafından alacağın varlığının ve miktarının gerçek olduğunun usulen kanıtlanamadığı kanaatine varılmaktadır....
Ancak davacı tapuda yapılan satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bedelde muvazaa iddiasında bulunabilir ve bu iddiasını her türlü delille kanıtlayabilir. Olayımıza gelince; önalım hakkına konu edilen 21 No’lu parseldeki 3-4 ve 5 bağımsız bölüm No'lu meskenlerdeki 1 / 2'şer pay taşınmazın paydaşlarından ... tarafından 25.2.2011 tarihinde toplam 180.000 TL bedelle davalıya satılmıştır. Davacı ise tapuda satış bedelinin muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini, gerçek satış bedelinin 50.000 TL olduğunu iddia ederek yasal süresi içinde önalım davası açmıştır. Davacı bedelde muvazaa iddiasında bulunduğuna göre bu iddiasını kanıtlaması gerekir. Satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bu iddianın tanık dahil her türlü delille kanıtlanması mümkündür. Ancak bu konuda dinlettiği tanıklar payların kaça satıldığı konusunda beyanda bulunmamışlar, sadece satıştan önce davacı ile satıcı paydaş arasında yaşananlara ilişkin bilgi vermişlerdir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 3- Dava, taraflar arasında yapılan satım sözleşmesi uyarınca satıma konu aracın fiilen davalıya teslim edilmesine rağmen sözleşme bedelinin ödenmemesi sebebiyle sözleşmenin iptali ve aracın davacıya iadesi istemlerine ilişkindir. 4- dava dilekçesine ekli mobil vinç araç satış sözleşmesi başlıklı sözleşmenin incelenmesinde; davacının satıcı, davalının alıcı oldukları, ......
AŞ ile yapılan araç satış sözleşmesinin feshine, diğer davalı ... Tüketici Finansman AŞ ile yapılan kredi sözleşmesinin iptaline, dava konusu araç için ödediği 27.000,00.-TL bedelin avans faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar davanın reddine karar verilmesini dilemişlerdir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 23.01.1998 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, birleşen dosyada davacılar ... ve ... tarafından açılan davada satış vaadi sözleşmesinin iptali, birleşen dosyada davacı ... tarafından açılan davada muvazaa iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil, karşı davacılar ... ve ... tarafından da mülkiyetin iadesi istenmesi üzerine bozmaya uyularak yapılan muhakeme sonunda; davacı ...'...