in aracı satın almak istediğini söylediğini, aracın 11.750,00 TL'ye satışı için anlaştıklarını ve aralarında adi şekilde 10/08/2003 tarihli satış protokolünü hazırladıklarını, sadece 500,00 TL kapora aldığını, fakat araç satışının noterde gerçekleştirilemediğini, davalı ...'e aracın satışı için ... 10. Noterliğinde düzenlemiş oldukları 11/08/2003 tarihli vekaletname ile satış yetkisi verdiğini, davalı ... tarafından dava konusu aracın alınan vekaletname ile dava dışı ...'a satışının yapıldığını, davalının dolandırıcılık suçundan ceza mahkemesinde yargılandığını ve mahkumiyetine karar verildiğini belirterek, kat'i satış sözleşmesinin iptali ile aracın adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ... davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Diğer davalı cevap vermemiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki mülkiyetin tespiti ve trafik kaydına tescili davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirket yetkilisinin vekil tayin ettiği ...' den 28.05.2004 tarihli kati satış sözleşmesi ile davacı şirkete kayıtlı aracı satın aldığını, ancak davacı şirket tarafından adı geçenin 26.05.2004 tarihinde azledildiğini, müvekkilinin azilnameden haberi olmadığını, iyiniyetli olarak ödeme yaptığını, yasal yönden araç mülkiyetinin geçmesi için trafik kaydına tescilin gerekmediğini belirterek araç mülkiyetinin müvekkiline aidiyetinin tespiti ile müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
O halde, mahkemece; araç satış sözleşmesine istinaden davacı tarafından yapılan ödemelerin tespit edilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde araç bedeline hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.................... Davacı ancak, haricen satın aldığı aracın davalıya iadesi etmesi koşulu ile verdiği satış bedelini geri istemek hakkına haizdir. Aracın karşı tarafa iade edildiği anda temerrüt oluşacağı için, davacı araç kendisinde bulunduğu sürece, satış bedeline faiz isteyemez........." (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2021/6036 E. 2021/9848 K....
Mahkemece trafik tescil şube müdürlüğünde tescil ettirme işlemi idari nitelikte olup, davacının müracaatı üzerine idare tarafından talebin reddi halinde davacının idari yargıda dava açma hakkı olduğu, trafik tescil şube müdürlüğünde tutulan kayıtların yasada öngörülen kayıtlardan olmadığı, kaydın iptali ile davalı adına hükmen tescil talebinin adli yargı görevinde bulunmayıp, idari yargının görevinde bulunduğu gerekçesi ile dava dilekçesinin yargı yeri yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık taraflar arasındaki araç satışı iddiasına dayalı araç mülkiyetinin tespiti ve tescili istemine ilişkin olup, niteliği itibariyle davanın adli yargının görevine girdiği gözetilmeksizin somut olaya uygun düşmeyen gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
hükmünde olduğunu, davacı şirket yetkililerinin usulsüz satış işlemi sebebiyle yetkilerinin iptal edildiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla finansal kiralamaya konu araca ilişkin yapılan Kati Satış Sözleşmesinin iptali ile plakalı aracın mülkiyetinin müvekkili adına tespitine, aracın mülkiyetinin davalı tarafından 3. şahıslara devredilmesi halinde yapılan satışın geçersizliğinin tespiti ile aracın tespit edilecek rayiç bedelinin şimdilik 10.000,00 TL' sinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece, noterde yapılan araç satış sözleşmesinde araç sahibi davacının sözleşme yapma iradesi olmadığı ve sözleşmenin kesin olarak hükümsüz olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile araç satış sözleşmesinin ve bu sözleşmeye istinaden trafik tescil müdürlüğünde ... plaka sayılı aracın davalı ... adına yapılan yolsuz tescilin iptali ile aracın yeniden davacı ... adına tesciline, karar verilmiştir. Tescil, idari bir işlem olduğu gibi davacının da dava dilekçesinde böyle bir talebi bulunmamaktadır. Trafik kaydındaki tescilin iptali ile yeni kayıt ve tescile karar verilmesi, idareyi işlem yapmaya zorlayıcı bir karardır. Oysa adli yargı yerinde, idareyi işlem yapmaya zorlayıcı türden bir karar verilemez. Bu nedenle mahkemece, araç satış sözleşmesinin iptaline ve mülkiyetin tespitine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, davacının talebini de aşar şekilde trafik tescil kaydının iptali ile yeni kayıt ve tescile de karar verilmiş olması doğru değildir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/04/2019 NUMARASI : 2016/297 ESAS 2019/148 KARAR DAVA KONUSU : Araç Mülkiyetinin Tesbiti Ve Tescili KARAR : BÜYÜKÇEKMECE 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİnin 11/04/2019 tarihli ve 2016/297 Esas 2019/148 Karar sayılı dosyasında verilen karar; istinaf talebi üzerine istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ;davacıya ait 34 XX 950 plakalı Honda marka aracın davalılardan T6'ye Noter aracılığıyla satış ve devrinin yapıldığını, ancak davalının araç bedelini satıştan sonra ödeyeceğine beyan etmesine karşın araç bedelini ödemediğini, bu suretle kendisini dolandırdığını ve akabinde aracı diğer davalı T3 satarak bedeli tahsil edilmeksizin rızası hilafına elinden çıktığını beyan ederek, her iki davalı yanca yapılan satış sözleşmelerinin iptalini ve aracın adına tescilini talep ve dava etmiştir....
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, 3.kişi ile borçlu arasında dava konusu araç ile ilgili olarak İzmir 34. Noterliğince 02/08/2017 tarihli 47500 yevmiye nolu mülkiyetin saklı tutulması kaydıyla satış sözleşmesi düzenlenmiş olmasına, araç üzerine icra dosyasından 14/12/2020 tarihinde haciz konulmuş olup, bu tarihte araç borçlu adına kayıtlı ise de, İzmir 4....
Noterliğinin 3047 yevmiye ve 25/05/2010 tarihli araç satış sözleşmesinin iptalinin gerektiği, bu sözleşmenin iptali üzerine diğer sözleşmelerin de dayanaksız olacağı, davanın haklı ve yerinde olduğu..." gerekçesiyle davanın kabulüne Afyonkarahisar 4. Noterliğinin 3047 yevmiye ve 25/05/2010 tarihli araç satış sözleşmesinin ve Aksaray 2. Noterliğinin 26/05/2010 tarih ve 7225 yevmiye sayılı araç satış sözleşmesinin iptaline, davaya konu 34 XX 898 plaka sayılı aracın davalı T3 adına olan trafik kaydının iptali ile T1 adına tescili ile davacıya teslimine karar verilmiştir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde aynen; ''Davalının hileli beyanları ve davacının ailesinin satış sırasında dahi devam eden yoğun telkin ve baskısı altında müvekkil ile davalı yan arasında araç satış sözleşmesi yapılarak, satış sırasında ve satış öncesinde müvekkile herhangi bir ödeme yapılmadan, 34 XX 154 plakalı aracın devri gerçekleştirilmiştir. Davalı, müvekkilde satıştan hemen sonra araç bedelini ödeyeceği inancı oluşturmuş ve müvekkilin iradesini hile ile fesada uğratmıştır. Davalı taraf, her ne kadar müvekkile noterde araç satış sözleşmesi imzalanmasından hemen sonra taahhüt etmiş olduğu 39.150,00- TL bedeli ödeyeceğini söylemiş olsa da satış sonrasında, müvekkile, bir PTT hesabı açtırması halinde ödemeyi buraya yapacağını bildirerek noterden ayrılmıştır....