WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "...Dava, mülkiyeti saklı tutma kaydıyla yapılan satış sonucunda satış bedelinin ödenmemesi nedeniyle açılan sözleşmenin iptali ve tescil davasıdır. Mülkiyeti saklı tutma sözleşmesinde satıcı satış bedelinin ödenmemesi üzerine sözleşmenin baştan itibaren geçersiz sayılması hakkını elinde tuttuğu bir sözleşmedir. Taraflar arasındaki noter sözleşmesinin sözleşmenin feshedilme şartları incelendiğinde; "borcun taksitlerinden herhangi birinin gününde ödenmediği takdirde satıcı tarafından taşıt kimin elinde bulunursa bulunsun haciz ettirilip satılmak suretiyle alacağın tahsil edilebileceğini alıcı peşinen kabul eder. ... " şeklinde düzenlenmiştir. Taraflar arasındaki sözleşme davacıya sözleşmeyi fesih hakkı vermemektedir. Ancak alacağını haciz yoluyla aracı sattırıp alacağını tahsil etme yetkisi vermektedir....

Mahkemece Trafik Tescil Müdürlüğüne yazılan yazı cevabına göre aracın devri davacıya yapılmamış olup, araç hala davalı taraf üzerinde kayıtlıdır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 20 nci maddesinin d bendi "tescil edilmiş araçların her çeşit satış ve devirleri, satış ve devri yapılacak araçtan dolayı motorlu taşıtlar vergisi, gecikme faizi, gecikme zammı, vergi cezası ve trafik idari para cezası borcu bulunmadığının tespit edilmesi ve taşıt üzerinde satış ve/veya devri kısıtlayıcı herhangi bir tedbir veya kayıt bulunmaması halinde, araç sahibi adına düzenlenmiş tescil belgesi veya trafik tescil kayıtları esas alınarak noterler tarafından yapılır. Noterler tarafından yapılmayan her çeşit satış ve devirler geçersizdir." hükmünü içermektedir. Taraflar arasında yapılan araç satım sözleşmesi 2918 sayılı Kanunu'nun 20 nci maddesinin d bendi uyarınca resmi bir satım sözleşmesi olmadığından geçersiz olup, taraflar verdiklerini geri isteyebileceklerdir....

    Noterliğinin 07.12.2010 tarihli araç satış sözleşmesiyle davalıya ait aracı 12.700,00 TL ya satın aldığını, araçta meydana gelen aksaklıklar üzerine aracı servise götürdüğünü, yapılan incelemede aracın bu haliyle trafiğe çıkmaması gerektiği belirtilerek araçtaki arızaların tespit edildiğini, mahkeme aracılığıyla yaptırdığı tespitte aracın km sayacıyla oynandığı, arızaların giderilmesi için yapılması gereken yedek parça ve işçilik tutarının 11.396,00 TL, aracın rayiç bedelinin 6.000,00 TL olduğunun tespit edildiğini, davalıdan satın aldığı aracı bu haliyle kullanamadığını ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile 12.700,00 TL araç bedelinin satış tarihinden itibaren, tespit dosyasında yapılan 198,00 TL yargılama giderinin işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının aracı hali hazır durumu ile görüp beğenerek satın aldığını savunarak davanın reddini dilemiştir....

      Asliye Hukuk Mahkemesinin ... esas sayılı dosyasında uyuşmazlığın kısıtlıya ihtiyacı için araç alım satış sözleşmesinden ifaya aykırılık nedeniyle menfi tespit isteminin yerinde olup olmadığı, davalı tarafın sözleşmenin hiç kurulmadığı yönündeki savunmalarının yerinde olup olmadığından kaynaklandığı ön inceleme aşamasında tespit edilmiş ve kısıtlı ihtiyacı için araba alma işleminin tüketici işlemi olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir. Tüm dosya kapsamı dikkate alındığında; Büyükçekmece .......

        Bilirkişi incelemelerinde, belli oranda satış kaybı yaşanması veya 1 aydan uzun süreli yakıt alımı yapılmaması gibi durumlarda fesih hakkı kazanmasına rağmen davalının bu nedenlerden sözleşmeyi feshetmediği, sistemdeki araç sayısının azalmasını ve satış kaybını kabullendiği, bu bağlamda, cezai şartın hesabında fesihten önceki 1 yıllık dönemdeki aktif araç sayısının baz alınmasının yerinde olacağı değerlendirilmişse de, cezai şartın düzenlendiği sözleşmenin 8. maddesi hükmü açık olup, davalı ... sözleşmenin sona erme tarihi itibariyle ariyeten teslim edilmiş tüm ...'ler başına 250,00 USD cezai şart talep hakkına sahiptir....

          Davalı, 66 .000,00 TL tutarındaki araç satış bedelinin davacı tarafından kendisine ödendiği hususunu içeren 16/08/2014 tarihli araç satış sözleşmesinin, cebir ve baskı ile kendisine imzalatıldığını, 40.000 TL bedel ödendiğini delil olarak dayanılan ve birleştirilmesini talep ettikleri dosyada ileri sürmüş ise de, davaya süresinde yanıt vermediğinden ve delil bildirmediğinden davalının bu sözleşmeyi cebir ve baskı altında imzaladığını ve taraflar arasında sözleşmede yazılı miktar kadar para alışverişinin olmadığın hususunu ispat edemediğinden, geçersiz sözleşmede davalı tarafından alındığı yazılı satış bedelinin iadesi yönüne yapılan icra takibinde. sözleşmede ödenen bedel 66.000, TL yazılı olmakla birlikte davacı tarafça ödendiği beyan edilen 63.000 TL asıl alacak yönünden itirazın iptali istemi yerinde görülmüştür. Davacı ancak, haricen satın aldığı aracın davalıya iadesi etmesi koşulu ile, verdiği satış bedelini geri istemek hakkına haizdir....

          .2-Davalı Mercedes vekili; müvekkili ile davacı arasında bir alım satım ilişkisinin olmadığını, davanın müvekkili şirket yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, araç bedelinin teslim tarihindeki cari fiyat ve vergilere göre belirleneceğinin sözleşmenin kurulduğu 18/09/2017 tarihinde davacı şirketin bilgisi dahilinde olduğunu,sözleşme yapılırken ödenen bağlanma parası fiyatın sabitlendiği anlamına gelmeyip satış sözleşmesine delalet ettiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

            Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davacının araç satış sözleşmesini davalı şirketin bayiiliğini yapan ve ayrı tüzel kişiliğe sahip dava dışı ... Otomotiv A.Ş. imzaladığıve araç bedelini bu şirkete ödediği, davalı şirketin satış sözleşmesinin tarafı olmadığından husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle pasif husumet yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir. Dava tarihinde (08.05.2014) yürürlükte bulunan 4077 sayılı kanunun 4. maddesinin 2. fıkrasında; ayıplı ifa halinde tüketicinin başvurabileceği seçimlik haklar sayılmış, aynı maddenin 3. fıkrasında ise ayıplı ifa halinde imalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente ve ithalatçı firmanın sorumlu olduğu düzenlenmiştir. Somut olayda, aracın zamanında ve gereği gibi teslim edilmemesi sözleşmeye aykırı ifadır. Bu durumda, tüketici seçimlik haklarını kullanarak satıcıya başvurabileceği gibi davalı ithalatçı firmaya da başvurabilir....

              İlk Derece Mahkemesi tarafından; ".... davacı araçların ayıplı olduğunu iddia etmiş ve bu iddianın tersi yani araçların ayıpsız olduğu hususu davalı tarafından ispat edilmemiş olup, dosyamız içerisindeki ekspertiz raporunda ve bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere araçların ayıplı olduğu kanaatine varılmış ve davacının aracı satın aldığı araç nedeniyle davalıya karşı bedel iadesi talebinde bulunma hakkının olduğu anlaşılarak dava konusu araç ve davalıya yapılan ödemelerin iadesinin tespiti bakımından Mahkememizce dosya üzerinde bilirkişi incelemesi sonucu alınan bilirkişi raporunda, Seat marka, İbiza tipi, 2015 model otomobilin dava tarihindeki rayiç değerinin 40.000- 45.000 TL civarlarında olduğu, davacının davalıya yaptığı toplam ödemenin ise 30.745 TL olduğu tespit edilmiş, olup, Her ne kadar davacı Gaziosmanpaşa 6.Noterliği'nin 28/07/2016 tarihli 26490 yevmiye no'lu araç satış sözleşmesinde belirtilen 35.100,00 TL'nin araç satış değeri olarak kabulünü talep etmiş ise de; takası...

              -K A R A R- Davacı vekili, tarafların davalı tarafından düzenlenen 02.01.2012 tarihli proforma faturada özellikleri belirtilen 2011 model aracın 79.500,00 TL bedel karşılığında davacıya satımı konusunda anlaştıklarını, müvekkilince 04.01.2012 ve 12.01.2012 tarihlerinde toplam 79.500,00 TL ödenmesine rağmen davalının aracı teslim etmediğini, çekilen ihtarı davalının almaktan bile imtina ettiğini, müvekkilinin aracın teslim edilmemesi dolayısıyla zarara uğradığını, bu süreçte (15.01.2012-10.02.2012 arası) sıfır araç kiralayarak 2.950,00 TL masraf ettiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla sözleşmenin haklı nedenle feshine, araç bedeli olarak ödenen 79.500,00 TL ile araç kiralama gideri 2.950,00 TL.nin toplamı 82.450,00 TL.nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                UYAP Entegrasyonu