Davalı Niyazi'nin bu beyanı kapsamında araç satışının davalı T1'a noter satışı ile yapıldığı ve araç bedelinin davacıya ödenmediği sabittir. Davacı taraf öncelikle araç satış sözleşmesinin iptali ile aracının kendisine iadesini bunun mümkün olmaması halinde araç satış bedelinin kendisine ödenmesini talep etmiş olup dava konusu aracın davalılarca 3. kişiye noterde yapılan satış ile satılarak teslim edildiği, üçüncü kişiler aleyhine açılan davanın reddedildiği anlaşılmakla davacının asıl istemi yönünden karar verilmesi mümkün bulunmamaktadır. Bu doğrultuda asıl davanın araç satış bedelinin iadesine yönelik istem yönünden kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru bulunmamış, davacı vekilinin asıl davaya yönelik istinaf itirazının kabulüne karar vermek gerekmiştir....
KARAR Davacı, davalıdan 2011 yılı ocak ayında 1993 model kartal aracı satın aldığını ve satış bedeli olan 5.000 TL.nı davalıya ödediğini ancak davalının noter satışını gerçekleştirmediğini ve aracın elinden alındığını ileri sürerek ödediği 5.000 TL.nin ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, kendisine dava dışı kayıt maliki tarafından tamir için bırakılan dava konusu aracın satışında aracılık ettiğini, aldığı satış bedelini kayıt malikine teslim ettiğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalıdan satın ve teslim aldığı araç bedelini davalıya ödediğini ancak resmi devrinin verilmediğini ve aracın da elinden alındığını ileri sürerek, davalıya ödediği bedelin tahsili talebi ile eldeki davayı açmıştır....
DAVALI CEVABININ ÖZETİ: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının beyanlarının gerçek dışı ve hukuka aykırı olduğunu, taraflar arasında yapılan satış vaadi sözleşmesinde şahitolarak bulunan kişilerin sözleşmesinin yapılmasından sonra arcın zilyetliğinin davacıya verildiğine bizzat şahit olduklarına, dava konusu aracın davacıya teslim edildiğini, satışa konu aracın yasal sebeplerdendolayı devrinin yapılamaması nedeniyle davalının Fethiye 6.Noterliğniin 12/04/2012 tarihli 5451 yevmiye nolu vekaletnamesine dayanarak davacıya aracın satışını ve her türlü işlemlerini yapabilmesi için vekalet verdiğini ve aracı da davacıya teslim ettiğini, taraflar arasındaki araç satım sözleşmesinin resmi yazılı şekle tabi olduğundan davaya konu sözleşmenin geçersiz olduğunu , davacıya vermiş olduğu parayı sebepsiz zenginleşmeye dayanarak isteyebileceğini, davacının gerçersiz sözleşmeye dayanarak sözleşme karşılığı verdiği parayı istemenisin mümkün olmadığını, davacının satış sözleşmesini imzaladığı...
konusu faaliyetlerden zarara uğradığını, bu doğrultuda davalı şirketin, aracın satışına ilişkin sözleşmeyi feshettiği ve davacı tarafından yapılan ön ödemeyi de zararına mahsup ettiğini, davalı şirketin sözleşmenin 5.4 maddesi uyarınca, davacı tarafından bedeli ödenmeyen ve teslim alınmayan aracı 3 üncü kişiye satma hakkını kullanarak ortaya çıkan zararı minimize etme yoluna gittiğini, sözleşmenin geçersiz olduğu kabul edilse dahi davacının vaat ve yönlendirmeleri nedeniyle yurt dışında imal edilip ithal edilen araç nedeniyle zarara uğradığından davacı ön ödemesinin öncelikle bu zarara mahsup edilmesi gerektiğini, davalının basiretli bir tacir gibi hareket ederek davacı tarafından zamanında teslim alınmayan aracı zarar görmemesi için ayrı bir antrepoda muhafaza ederek sigortaladığını, davacının temerrüde düşmesi nedeniyle doğan zararların da, hem satış sözleşmesinin 5.4 maddesi hem de satış sözleşmesi geçersiz sayılsa dahi 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun vekaletsiz iş görmeye ilişkin...
İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili; müvekkili ile davacı şirket arasında 22.04.2014 tarihli Araç Üst Yapım ve Satış sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin sözleşme gereğince kendi üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirerek, aracı ve üst ekipmanını, sözleşmede belirtilen süre içerisinde zamanında tamamladığını davacının sözleşmeyi tek taraflı olarak fesih etmesinin haksız ve hukuki dayanaktan yoksun bulunduğunu, sözleşmenin haksız olarak feshedilmesi nedeniyle müvekkilinin sözleşme konusu aracın alınması ve aracın Mobil ......
esas alınmasının hatalı olduğunu; Mahkemece hükme esas alınan kök raporda, " Dosyada mevcut bulunan kök raporda, irsaliye içeriği ürünlerin teslimi bakımından araç giriş-çıkış ve malzeme giriş- çıkış kayıtları ve tanık beyanları bir bütün olarak değerlendirilmiş ve toplam 53 adet irsaliye içeriği ürünlerin tesliminin irsaliyede adı ve imzası bulunan şoförün tanık olarak alınan beyanı yahut araç giriş kaydı ve hurda çıkış kaydından en az birisinin veya her ikisinin yahut üçünün doğrulandığı, buna göre irsaliye içeriği ürünlerin davacıya teslim edildiğinin kabulü gerektiği..." belirtilerek satışa konu emtiaların müvekkili şirkete teslim edildiğinin kesin olarak ispatlanmadığının belirtilmesine rağmen mahkemece bilirkişi raporuna itibar edilerek davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, Tarafların tacir olmasına rağmen, sözleşmenin imzalanması konusunda eşit konumda olmadıklarını, sözleşmenin davalı tarafından dikte edilerek müvekkiline imzalatıldığını, sözleşme maddelerinin müzakere...
İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ : Davalı asil istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin eksik inceleme sonucu karar verdiğini, davacının imzası bulunan sözleşmede aracın km garantisi olmadığının belirtildiğini, aracın km'sinin kendisinin satın almadan 2 ay kadar önce değiştirildiğini, aracın piyasa değerinden 9.000,00 TL aşağıya bu yüzden satıldığını belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : 6100 Sayılı HMK'nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava, ayıplı araç satışından kaynaklanan araç satış sözleşmesinin iptali ve bedel iadesi istemine ilişkindir....
Davalılar vekili, itirazın iptali davasına konu ödeme dekontlarında senet karşılığı olduğunun belirtildiğini, iddianın yerinde olmadığını, davacının müvekkiline verdiği senetler nedeniyle bu ödemeleri yaptığını ve halen de borcunun bulunduğunu, davacının müvekkilinden ablası ve kardeşi üzerine iki araç satın aldığını, davacının bu nedenle senetler verdiğini ve ödemeler yaptığını, iddia edildiği gibi başka bir satış ilişkisi bulunmadığını, senetlerin ödenmeyen kısmı için müvekkilince ayrı bir takibe girişildiğini belirterek davanın reddi ile % 40 tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir. Birleşen davada davacı ... vekili, davalı ...’e araç satımı nedeniyle bonolar verildiğini, ancak müvekkiline araç devri ve tesliminin yapılmadığını, haksız olarak bu bonoların kambiyo senetlerine özgü takibe konu yapıldığını ileri sürerek müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile % 40 kötüniyet tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
Davacı vekili dilekçesinde , müvekkili olan davacının davalıdan haricen bir araç satın aldığını , satış nedeni ile davalıya 2800 TL. ödediğini, ancak davalının sözleşme gereği ödemesi gereken vergi borçlarını ödemediğini,edimini yerine getirmediğini , bu nedenle de akdi feshettiğini,davalıya ödenen 2800 TL.’nin davalıdan tahsili amacı ile davalı aleyhine icra takibi yaptıklarını,davalının da bu takibe itirazda bulunduğunu beyan ederek itirazın iptali ile %40 inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında araç satışına ilişkin sözleşme, 2918 sayılı yasının 20/d maddesi uyarınca, resmi şekilde yapılmadığı için geçersizdir. 2918 sayılı kanunun 20/d maddesi uyarınca, trafiğe kayıtlı araçların mülkiyetinin nakline ilişkin sözleşmenin geçerli olabilmesi resmi şekilde yapılmaları şartına bağlıdır....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki senet iptali ve araç iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı, davalı ... ile aralarında yapılan Oto Satış Sözleşmesi gereğince, davalı ...’den satın aldığı 10 U 4891 plakalı araç karşılığında kendisine ait ... plaka sayılı araç ile birlikte takip konusu iki adet senedi verdiğini, aracın daha sonra davalı ... ve kardeşi Yılmaz tarafından kendisinden habersiz olarak alındığını, verilen senetlerin diğer davalı ...’e ciro edildiğini, kendisine ait aracın da iade edilmediğini bildirerek senetlerin iptaline, ...plaka sayılı aracın kendisine iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....