Verilen kararın hak ve menfaatler dengesini aşar ölçüde bozması halinde, mahkemece, ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme hakkının da değerlendirilmesi gerekecektir." denilmektedir. Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin 18.04.2013 tarih, 2013/8695 E. 2013/10214 K. sayılı kararı; “Verilen kararın hak ve menfaatler dengesini aşırı ölçüde bozması halinde ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme hakkının da değerlendirilmesi gerekecektir. Somut oalyda da iadesine hükmedilen araç bedeli ile ayıp nedeniyle doğan değer kaybı dikkate alındığında mahkemenin ayıp pranında hakkaniyet gereği bedel indirimi seçeneğini değerlendirmemesi usul ve yasaya aykırı olup hükmün bozulmasını gerektirir” şeklindedir. Erzurum BAM 3. Hukuk Dairesi’nin 26.10.2018 tarih, 2017/1377 E. 2018/1704 K. sayılı ilamında; “Öte yandan 6502 sayılı Kanun’un 11/3....
kabul edilecek olması halinde ayıp oranında indirimine karar verilmesini talep etmiştir....
DELİLLER VE GEREKÇE : Davacı tarafça araç satışına ilişkin noterde düzenlenen sözleşme, gelen mesaj kayıtları, değişik iş tespit raporu, satış ilanları, davalı tarafından araç satış sözleşmesi ve irsaliyeli fatura sureti delil olarak sunulmuş, mahkememizce sigorta bilgi ve gözetim merkezinden dava konusu aracın hasar kayıt bilgileri, ekspertiz raporları, sigorta poliçesi, kaza tutanağı gibi bilgi ve belgeler istenmiş, gelen yazı cevabı dosya arasına alınmış, aracın tescil kayıtları il emniyet müdürlüğünden getirtilmiş, değişik iş dosyası celp edilmiş, bilirkişi raporu aldırılarak tarafların tüm delilleri toplanmıştır. Dava, ticari satımda ayıptan kaynaklı bedelde indirim hakkına dayalı alacak davasıdır. Taraflar arasında dava konusu ikinci el aracın noterde yapılan 27/05/2014 tarihli araç satış sözleşmesiyle 100.000,00-TL bedelle davalı tarafça davacıya satıldığı, aracın satış öncesi hasar kaydının mevcut olduğu noktalarında uyuşmazlık bulunmamaktadır....
Bu haliyle araçta ilk kez 19.08.2017 tarihinde serviste garantiden aracın ABS hidrolik ünitesinin değiştirildiği, bu işlem ile davacının onarım hakkını kullandığı, sonrasında 14.09.2017, 03.10.2017, 06.10.2017, 07.10.2017, 07.11.2017 ve 06.12.2017 tarihlerinde servis başvurduğu ve toplam 6 kez bu tarihlerde araç üzerinde garantiden işlem yapılmış olduğu, keşif esnasında düz asfalt olmayan (beton asfalt) eski tırtıklı taş asfalta 60- 70 km hızdan sonra, (bakalit) sesine benzer, ön kısımlarından sağ göğüslük kısımlarına doğru normal olmayan ve araç içerisindekileri rahatsız edici düzeyde "zırıltı" şeklinde ses geldiği, bu seslerin giderilmemiş olduğu, keşif esnasında yol testinde yapılan incelemede sağ arka kapıda otoyolda 120km/h üzerinde hafif düzeyde rüzgar üfleme sesi şeklinde uğultu geldiği ve hali hazırda devam ettiği, tespit edilen 7 adet arızanın kullanım kaynaklı olmadığı, arızaların üretimden kaynaklı olduğu, arızaların teknik açıdan gizli ayıp niteliğinde olduğu anlaşılmış olup...
Hukuki Nitelendirme, Delillerin Değerlendirilmesi ve Netice Dava, ticari nitelikteki araç satımında gizli ayıp nedeniyle satım konusu aracın misli ile değişimi, onarılması yahut dava tarihindeki değerinin tazminine ilişkindir....
Buna ilişkin ispat yükümlülüğü üretici veya ithalatçıya aittir.” denildiği,Dosyaya sunulu bilirkişi raporunda ise aracın servise teslim ve serviste kalış tüm sürelerinin ikame araç bedeli hesabında kullanılmasının yönetmeliğin ilgili bu maddelerinde belirtilen 10 iş günü içinde giderilen arızalarda ikame araç sağlanma mecburiyetinin olmaması sebebiyle heyetimiz tarafından isabetsiz bulunduğu; Davalı servis tarafından davacıya ikame bir araç temin edildiği veya teklif edildiği yönünde bir belgeye dosyada rastlanmadığı,Bu durumda aracın motor arızası kaynaklı servise geldiği 05.08.2020 tarihinden itibaren 10 iş günü sonra yani 16.08.2020 tarihinden aracın tamirinin tamamlandığının ve teslim alınmasının ihtar edildiği 07.09.2020 tarihine kadar geçen 22 günlük sürede 250 TL/gün birim eşdeğer araç kiralama bedeli ile davacının 22gün x 250 = 5500,00 TL ikame araç bedelini talep edebileceği,Aracın 14.12.2020 tarihinde tekrar servise bırakıldıktan sonra tamir edildiği ancak 03.08.2021tarihinde...
TBK'nın 227. maddesinde ise satılanın ayıplı olması halinde alıcının seçimlik hakları; "satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme, aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, imkan varsa satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme" olarak belirlenmiştir....
Ayıplı mal sebebiyle tüketicinin seçimlik hakları aynı yasanın 11.maddesinde düzenlenmiş olup, şu şekilde hükme yer verilmiştir:"(1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici;a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme,seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. (3) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir....
CEVAP Davalı vekili ;dava konusu araçta üretimden veya servis hizmetinden kaynaklı bir hata olmadığını, aracın satımından itibaren yaklaşık iki yıl kullanıldığını, araca verilen hasarların ve kullanıcı hatalarının tespit edilmesi ve dava konusu arızaya neden olup olmadığının belirtilmesi gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....
Noterliği'nin 15058 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile yapıldığını, ancak yine olumlu bir dönüş alınamadığını, müvekkilinin, 54.000 Km'de olduğunu zannederek aldığı araç sebebiyle oldukça mağdur edildiğini, aracın kilometresinin gerçekte çok yüksek olması sebebiyle aracı satmakta dahi zorlandığını ve satın aldığı bedelin çok daha altında rakamlarla karşı karşıya kaldığını belirterek; aracın 54.000 Km'de olduğuna yönelik yanılgı oluşturularak satılan aracın o dönemki gerçek kilometre ve bedelinin tespiti ile müvekkilinin ödemiş olduğu 74.250- TL. arasında farkın tespit edilerek ayıp oranında indirim yapılmasını ve bu farkın müvekkile iadesine karar verilmesini, davacının davalıdan satın aldığı aracın kilometresinin düşürüldüğünün anlaşılması sebebiyle ayıp oranında bedelde indirim yapılarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000- TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, davacı vekili ıslah dilekçesiyle özetle, taleplerini 12.000- TL'na yükseltmiştir...