Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava; Mülkiyetin saklı tutulması kaydıyla Satış Sözleşmesine İstinaden davalıya satılıp devredilen aracın sözleşmede kararlaştırılan bedelin davalı tarafından ödenmemesi nedeniyle aracın davacıya ait olduğunun tespiti yapılan sözleşmenin iptali ve araç üzerindeki takdiyat ve yakalamaların kaldırılması talebine ilişkindir. Taraflar arasında düzenlenen Yozgat 1.Noterliğinin 09.02.2018 tarih 01721 yevmiye numaralı mülkiyetin saklı tutulması kaydıyla satış sözleşmesi imzalandığı sözleşmede 34 XX 560 Plaklı kamyonun 37.000 TL bedelle davalıya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satıldığı sözleşmenin "taşıtın bugünden itibaren doğacak sorumlulukları başlıklı 4. Maddesinde taşıtın 09.02.2018 tarihinden itibaren doğacak her türlü vergi resim harç ve sigorta ücretleri ile tüm mali hukuki ve cezai sorumluluğu ve yükümlülüklerinin tamamı alıcıya ait olacağı şeklinde düzenleme olacağı görülmüştür....

Dava; Mülkiyetin saklı tutulması kaydıyla Satış Sözleşmesine İstinaden davalıya satılıp devredilen aracın sözleşmede kararlaştırılan bedelin davalı tarafından ödenmemesi nedeniyle aracın davacıya ait olduğunun tespiti yapılan sözleşmenin iptali ve araç üzerindeki takdiyat ve yakalamaların kaldırılması talebine ilişkindir. Taraflar arasında düzenlenen Yozgat 1.Noterliğinin 09.02.2018 tarih 01721 yevmiye numaralı mülkiyetin saklı tutulması kaydıyla satış sözleşmesi imzalandığı sözleşmede 34 XX 534 Plaklı kamyonun 37.000 TL bedelle davalıya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satıldığı sözleşmenin "taşıtın bugünden itibaren doğacak sorumlulukları başlıklı 4. Maddesinde taşıtın 09.02.2018 tarihinden itibaren doğacak her türlü vergi resim harç ve sigorta ücretleri ile tüm mali hukuki ve cezai sorumluluğu ve yükümlülüklerinin tamamı alıcıya ait olacağı şeklinde düzenleme olacağı görülmüştür....

Noter resmi satış senedinde araç ve hat bedeli toplam 50.000 TL olarak belirlenmiş ise de, davacı taraf gerçek bedelin 760.000 TL, davalı ise 500.000 TL olduğunu savunarak, her iki tarafın da resmi senette gösterilen bedelin muvazaalı olduğunu kabul ve ikrar ettikleri anlaşılmıştır. Bu durumda TBK’nın 27/2.maddesinde yer alan “Sözleşmenin içerdiği hükümlerden bir kısmının hükümsüz olması, diğerlerinin geçerliliğini etkilemez. Ancak, bu hükümler olmaksızın sözleşmenin yapılmayacağı açıkça anlaşılırsa, sözleşmenin tamamı kesin olarak hükümsüz olur” düzenlemesi uyarınca, sözleşmenin bedele ilişkin kısmı butlan nedeniyle hükümsüz hale gelmiştir. Her iki taraf da sözleşmede kararlaştırılan gerçek bedeli ispat edemediklerine göre, bedelin TBK’nın yukarıda değinilen 233.maddesi uyarınca, alım satıma konu bedel, ifa yeri ve zamanındaki ortalama piyasa fiyatına göre yapılmalıdır....

    Noterliğinin 04.11.2015 tarih ve 19438 yevmiye no'lu ihtarnamesi ile sözleşmeyi haklı nedenle fesih ettiğini ve sözleşmeden doğan tüm alacaklarının tahsili için teminat mektuplarının nakde çevrileceğinin ayrıca bildirilmiş olduğu, bu ihtarname sonrasında, davacı tarafça 1. sözleşmenin feshi nedeniyle sözleşme 17. maddesi uyarınca 838.380,00 TL tutarında cezai şart ve 2. sözleşmenin feshi nedeniyle sözleşmenin 17. maddesi uyarınca 278.644,50 TL tutarında cezai şart talep edebileceği ve sözleşmenin anlaşmanın feshi ve davacı şirketin ifa güçsüzlüğüne düştüğü için davalı tarafından delillendirilen davacının piyasa katılımcısı olarak katıldığı elektrik piyasasındaki mali yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle Enerji Piyasaları İşletme A.Ş....

      Taraflar akdedilen 27/04/2020 tarihli oto satış sözleşmenin incelenmesinde satıcının T1 alıcının T3 satım konusunun 34 XX 599 plaka sayılı kamyonet ve satım bedelinin 120.000,00 TL olduğu, araç bedelinin 25/10/2020 tarihinde ödenmesinin kararlaştırıldığı, aracın alıcı tarafından teslim alındığının yazılı olduğu, ruhsat sahibinin Yasıl Yıldırak olduğu ve sözleşmenin başında "Uslu Otomotiv Tolga Uslu" yazılı olduğu görülmektedir. Satım konusu aracın trafik kayıtlarının incelenmesinde sözleşme tarihinde Yasin Yıldırak adına kayıtlı olduğu ve 22/05/2020 tarihinde Tolga Uslu'ya devredildiği anlaşılmaktadır. Dava konusu aracın harici satış sözleşmesinin tarafı davalı olduğu halde davalıya değil dava dışı Tolga Uslu'ya satış sureti devredildiği, trafik kaydına göre satıcının da davacı değil dava dışı Yasin Yıldırak olduğu anlaşılmaktadır....

      Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, satışa konu araçtaki ayıptan kaynaklı sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin tahsili isteğine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile araç bedelinin iadesine karar verilmiş, ancak sözleşmenin feshi ve aracın iadesine ilişkin bir karar tesis edilmemiştir. Karar bu yönüyle usul ve yasaya aykırı olup davalı yararına bozma nedenidir. 3-03.06.2013 tarihli ... 6.Noterliğinin....yevmiye numaralı işlemine konu araç satış sözleşmesinde, satış bedeli ve kasko bedeli 34.200 TL olarak gösterilmiş olup, resmi satış senedi hükmünde olan noterlik belgesindeki miktarın aksini savunan davalı bu durumu ispatla yükümlüdür....

        Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 18.09.2008 gün ve 30-301 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık açık teklif usulü ile araç satışına ilişkin ihale sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, davada sözleşmenin feshi ile ödenen ihale bedelinin ve araca yapılan bakım onarım masrafının tahsili istendiğinden kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 13.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 13.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 19.01.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, taraflar arasındaki araç takip sistemi kira ve hizmet sözleşmesine aykırı davranılması ve anılan sözleşmenin feshi nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Buna göre; temyiz inceleme görevi 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesi ile Başkanlar Kurulu’nun 19.01.2015 gün ve 8 sayılı kararı uyarınca Dairemiz görev alanı dışındadır. Dosyanın inceleme yerinin belirlenmesi için 11 Nisan 2015 Tarihli ve 29323 Sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik Yargıtay Kanununun 60/II. fıkrası uyarınca dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu’na GÖNDERİLMESİNE, 22/02/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            Davacı vekili dava dilekçesinde, taraflar arasında düzenlenen harici satım sözleşmesiyle davalıdan satın aldığı araç bedeli olarak davalıya 6.500 TL ödediğini, davalının dava konusu aracın satışını vermediğini beyan ederek ödediği 6.500 TL'nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Mahkemece davanın kabülü cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Ancak trafik siciline kayıtlı araçların mülkiyetinin devrini öngören her türlü sözleşmelerin geçerliliği 2918 sayılı kanunun 20/d maddesi uyarınca resmi şekilde yapılmalarına bağlıdır. Burada sözü edilen resmi şekil, sözleşmenin noterde re'sen düzenleme şeklinde yapılmasıdır. Bu şekil şartı geçerlilik şartı olup, bu şekle uygun yapılmayan sözleşmeler baştan itibaren geçersizdir. Geçersiz sözleşmeler ise taraflar için hak ve borç doğurmazlar. Taraflar sadece ve ancak birbirlerine verdiklerini sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayalı olarak geri isteyebilirler....

              KARAR Davacı, davalı şirket ile arasında 14/11/2010 tarihinde devre mülk satış sözleşmesi akdedildiğini, ancak henüz inşaata dahi başlanmadığını, bunun üzerine davalı şirkete cayma bildirimini gönderdiğini ileri sürerek, bu nedenle sözleşmenin feshi ve iptalini, ödenen 7.400, TL’nin reeskont faizi ile davalıdan tahsilini ve senetlerin iadesini talep etmiştir. Davalı, cayma hakkının süresinde kullanılmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece; davacının cayma hakkını süresinde kullanmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, devre mülk satım sözleşmesinin haklı nedenle feshi ve ödenen bedelin iadesidir. Dosyada mevcut taraflar arasında yapılan devre mülk satış vaadi sözleşmesinin 7. maddesinde satıcı, en geç 15.09.2011 tarihinde 2....

                UYAP Entegrasyonu