-TL olarak kabul edilmesine itiraz edildiği, bilirkişinin emsal araç olarak raapora sunduğu araçların km lerinin 280 bin-350 bin arasında olmasına rağmen ekte sunulan araç muayene formundan anlaşıldığı üzere aracın kilometresinin 25.531 km olup emsal araçlara göre çok düşük olduğunu, ortalama kullanım olsa dahi araca 20.000 km eklense kilometresinin 45.000 km olacağından bu husus değerlendirilerek ak rapor alınması talep edilmiştir. Dava konusu ... plaka sayılı araç 2008 model, ... marka, ... tpinde özel otodur. Davacı tarafından dava konusu araç 16.01.2008 tarihinde 135.472.-TL bedel ile satın alınmış, 15.09.2014 tarihinde araç müsadere edilmiştir. Araçların ikinci el değerleri, aracın marka ve modelinin yanısıra kilometresine, kullanım şartlarına, kaza geçirip geçirmediğine, geçirmiş ise onarım şartlarına ve günün ekonomik şartlarına göre değişmektedir....
Buna göre yapılan değerlendirmede davacının dava yazısındaki talebinin öncelikle araç mülkiyeti devrine ilişkin olduğu, yargılama sırasında araç bedelini icra yoluyla davalı tarafa ödemiş olduğu, taraflar arasındaki sözleşme şekil şartı yönünden eksik ise de her iki tarafça sözleşme konusu edimlerin ifa edilmiş olduğu da gözetildiğinde, davalının kabul beyanı çerçevesinde araç mülkiyetini tespit hususunda karar verilmeksizin bedele hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu itibarla, davalının istinaf isteminin kabulüyle HMK'nın 353/1- a-6 maddesi gereğince karar kaldırılarak davalının kabul beyanı çerçevesinde araç mülkiyetini tespit hususunda istinafı kabil ve gerekçeleri belirtilmiş şekilde karar verilmesi için dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmiştir....
. - K A R A R - Davacı vekili,...Asliye Hukuk Mahkemesinin 16.10.2012 tarih, 2010/276 esas ve 2012/428 karar sayılı ilamı ile... nolu ticari araç plakası mülkiyetinin müvekkilleri adına kayıt ve tesciline karar verildiğini, tescil için davalı bankaya müracaatta bulunulduğunu, ancak davalının dosyanın temyiz edilmesi nedeniyle fekkin mümkün olmadığını bildirdiğini, ancak dava nedeniyle verilen kararın icrası için kesinleşme şartının bulunmadığını ileri sürerek araç üzerindeki banka rehninin kaldırılmasını talep ve dava etmiş, 17.11.2014 havale tarihli dilekçesinde taleplerinin sadece plaka üzerindeki rehnin kaldırılmasına yönelik olduğunu bildirmiştir. Davalı vekili, öncelikle iş bölümü ve husumet itirazlarının bulunduğunu, ayrıca sicile güven prensibi gereğince iyiniyetli müvekkili banka lehine dava dışı malikler tarafından tesis edilen rehnin terkini talebinin de istenemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir....
Davacı vekili; bahsi geçen sözleşme ile davalının araçtaki payını davacıya satarak devrettiğini ileri sürerek araç mülkiyetinin tamamının davacıya ait olduğunun tespitine ve davacı adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
, aracın davacı adına tescili olanağının bulunmaması durumunda şimdilik 5.000,00 TL araç bedelinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece iddia, toplanan delillere göre; davacının dava konusu aracı satın aldığı tarihte trafikte haciz kaydı bulunmadığından 2918 Sayılı KTK'na göre araç mülkiyetinin davacıya ait olduğu gerekçesiyle davanın kabülüne karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1948 KARAR NO : 2022/1425 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ÇAYELİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/06/2022 NUMARASI : 2021/13 ESAS, 2022/233 KARAR DAVA KONUSU : Araç Mülkiyetinin Tesbiti Ve Tescili KARAR : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 27/09/2022 tarih ve 2022/1372 Esas, 2022/1027 Karar sayılı görevsizlik ilamı ile dairemize gelen dosya üzerinde HMK'nun 352. maddesi uyarınca ön inceleme yapıldı. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 34 XX 928 plaka sayılı aracın davacıya ait olduğunun tespit edilerek davalı adına olan trafik kaydının iptali ile müvekkili adına tescili ile teslimine, olmadığı taktirde araç bedelinin tespiti ile yasal faiziyle birlikte müvekkile ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3....
Mahkemece, haczin aracın trafik kaydına 7.6.2008 tarihinde konulduğu, boşanma kararının ise 6.6.2008 tarihinde kesinleştiği, aracın mülkiyetinin davacı 3.kişiye haciz tarihinden önce geçtiği gerekçesiyle davanın kabulü ile ...plakalı araç üzerine konulan haczin kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekilince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, 3.kişinin İİK.nun 96 vd. maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Mahkemece, haciz tarihinden önce aracın mülkiyetinin boşanma kararı ile davacıya geçtiğinden bahisle hüküm kurulmuş ise de dava konusu aracın trafik siciline haciz konulduğu tarihte borçlu adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır....
Dava, araç plakası mülkiyetinin tespiti ve tescili istemine ilişkindir. Mahkemece istem reddedilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, takip dosyasından satışa çıkarılan "26 S 1228" sayılı araç plakasını 14/03/2012 tarihinde açık arttırma yoluyla düzenlenen ihalede satın aldığını, satışın kesinleşmesinden sonra plakanın tescili için Müdürlüğüne başvuruda bulunduğunu, ancak talebinin reddedildiğini belirterek; davalı kurumun açıklayıcı mahiyetteki tescili yapmamak suretiyle yarattığı muarazanın giderilmesi ve 26 S 1228 sayılı plaka üzerindeki mülkiyet hakkının kendisine ait olduğunun tespitine karar verilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı kurum, davaya konu plakanın başka bir araca takılı olması ve aynı plakanın iki araca takılmasının mümkün olmaması nedeniyle talebin yerine getirilemediğini beyanla davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....
- K A R A R - Davacı vekili, davacı şirketin devrine ilişkin 22.07.2007 tarihli genel kurul kararının ve dolayısıyla devir işleminin mahkemece iptaline karar verilip, yine olağan genel kurul kararının Ticaret Sicili'nden terkinine karar verildiğini ve şirkete kayyım atandığını, şirketin devri için sözleşme yapılmasından önceki bir dönemde taraflar arasında 34 ZD 5066 plakalı araç için 4 yıl süreli 13.09.2006 tarihli finansal kiralama sözleşmesi imzalandığını, davalının finansal kiralama bedellerini ödemediğini, müvekkili şirketin ihbar edilenler tarafından kanuna aykırı olarak yönetildiği dönemde finansal kiralamaya konu aracın, finansal kiralama sözleşmesinin süresi dolmadan 25.03.2008 tarihli kati satış sözleşmesi ile düşük bedelle davalıya satıldığını, sözkonusu satışın iptalinin gerektiğini iddia ederek kati satış sözleşmesinin iptali ile aracın mülkiyetinin müvekkili şirket adına tespitine, aracın mülkiyetinin davalı tarafından üçüncü şahsa devri halinde yapılan satışın geçersizliğinin...