"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Asıl ve birleşen dosyada davacı ... vekili Avukat ... tarafından, asıl dosyada davalılar ... ve ... aleyhine, birleşen dosyada ise davalılar ... ve ... aleyhine 02/04/2015 gününde verilen dilekçe ile araç tescili ve mülkiyetin iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın ... yönünden kabulüne, diğer davalılar aleyhine açılan davanın reddine dair verilen 21/06/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, araç mülkiyetinin tespiti ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne, karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/451 Esas ve 2017/994 Karar sayılı kararı ile davaya konu araca ait mülkiyeti muhafaza sözleşmesinin feshedildiğinden aracın mülkiyetinin alıcıya geçmediği ve hala satıcıda olduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile 34 XX 754 plaka sayılı araca konulan haczin kaldırılmasına karar verilmiştir....
vekaletnameyi verdiklerini ancak diğer davalıların devir işlemine yanaşmadıklarını belirterek, 34 XX 535 plakalı aracın mülkiyetinin tarafına olduğunun tespiti ve tüm mirasçılar adına olan tescil kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece, davacının adına ticari plaka tahsis belgesi düzenlendiği, ancak aracın mülkiyetinin noter satışıyla karşı tarafa geçebileceği, noterden yapılan bir resmi satış işleminin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 17.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, ... plakalı ... marka ... model ... cins, ... motor nolu, ... şase nolu aracın davalı adına yapılan satışının ve davalı adına olan trafik tescil kaydının iptaline ve aracın davacıya ait olduğunun tespiti ile davacı adına trafik siciline kayıt ve tesciline şeklinde hüküm kurulmuştur. 2918 sayılı yasanın 19. maddesi ve devamı hükümleri uyarınca, araçların trafik tescil işlemleri idari nitelik taşımaktadır. Bu bakımdan, idari makamları belirli bir biçimde işlem tesisine zorlayıcı nitelikte iptal ve tescil kararı verilmesi doğru görülmemiştir. Ancak bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK'nun 438. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) numaralı bentte gösterilen nedenlerle; hüküm fıkrasının 1. bendinin silinerek yerine "Davanın kısmen kabulüne", 2. bendinin silinerek yerine "Davaya konu ... plaka sayılı ve davalı adına trafikte kayıtlı olan aracın mülkiyetinin davacı ...'...
a yönelen tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, bozmaya uyularak karar verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl ve birleşen dava davacısının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava; davacıya ait dava konusu aracın davalılar ... ve ... tarafından oluşturulan sahte kimlik ile davalı noter ...’ın olay tarihinde görev yaptığı noterde birleşen dosya davalısı ...’ya satışından kaynaklı araç mülkiyetinin tespiti ve tazminat istemine ilişkindir. 1512 sayılı Noterlik Kanunu'nun 162. maddesine göre; ''Noterler bir işin yapılmamasından veya hatalı yahut eksik yapılmasından dolayı zarar görmüş olanlara karşı sorumludurlar''. Bu maddeye göre, noterlerin sorumluluğu kusursuz sorumluluktur....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2017/1109 ESAS KARAR NO:2023/742 DAVA: Sözleşmenin İptali-Tescil DAVA TARİHİ: 02.12.2016 KARAR TARİHİ: 03.10.2023 Mahkememizde görülmekte olan Sözleşmenin İptali-Tescil davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında-----bedelle satılması konusunda anlaşldığını, mülkiyeti muhafaza kaydı ile ------ yevmiye numaralı satış sözleşmesi imzalandığını, ancak davalı tarafın işbu sözleşme gereğince araç bedelini ödeme günü geldiği halde ödemediğini, dava konusu aracın trafikte kaydının davalı adına olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ---- plakalı araç için mülkiyeti muhafaza kaydı ile yapılan ------ yevmiye numaralı satış sözleşmesinin iptali ile araç kaydındaki haciz ve sair diğer takyidatların terkini ile aracın müvekkile kayıt ve şerh olmaksızın tesciline, öncelikle aracın fiilen trafikten men edilerek müvekkiline teslimi yolunda ihtiyati tedbir...
Asliye Hukuk Mahkemesi 04/03/2021 Tarih - 2018/63 Esas - 2021/98 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; hukuksal niteliği itibariye, 2918 sayılı Kanununun 20.maddesine uygun olarak yapılan araç satışı nedeni ile mülkiyetin tespiti, haczin fekki ve araç satış sözleşmenin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hüküm davacı tarafından istinaf edilmiştir. İstinaf incelemesi HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır....
Dava değeri olarak dava dilekçesinde 10.000- TL gösterilmiş ve bu tutar üzerinden harcın yatırıldığı, yargılama aşamasında noksan harcın tamamlatılmadığı ve karar verildiği anlaşılmıştır. Dava konusu aracın dosya kapsamından değerinin 10.000 TL'nin çok üzerinde olduğu, nitekim davalıya aracın satışına ilişkin noter sözleşmesinde araç bedelinin 40.000TL olduğunun belirtildiği görülmüştür. Harç kamu düzeni ilgili olduğundan mahkemece öncelikle dava konusu aracın gerçek değerinin tespiti ve bu miktar üzerinden davacıya noksan harcın tamamlatılması için süre verilmesi ve Harçlar Kanunu'nun 27 ve 32. maddeleri ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 150/4 maddesi gereğince bir değerlendirme yapılması gerekirken yazılı biçimde karar verilmiş olması doğru değildir....
Dava değeri olarak dava dilekçesinde 10.000- TL gösterilmiş ve bu tutar üzerinden harcın yatırıldığı, yargılama aşamasında noksan harcın tamamlatılmadığı ve karar verildiği anlaşılmıştır. Dava konusu aracın dosya kapsamından değerinin 10.000 TL'nin çok üzerinde olduğu, nitekim davalıya aracın satışına ilişkin noter sözleşmesinde araç bedelinin 40.000TL olduğunun belirtildiği görülmüştür. Harç kamu düzeni ilgili olduğundan mahkemece öncelikle dava konusu aracın gerçek değerinin tespiti ve bu miktar üzerinden davacıya noksan harcın tamamlatılması için süre verilmesi ve Harçlar Kanunu'nun 27 ve 32. maddeleri ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 150/4 maddesi gereğince bir değerlendirme yapılması gerekirken yazılı biçimde karar verilmiş olması doğru değildir....