Mahkememizin 01/07/2020 tarihli tensip tutanağının (14) numaralı ara kararı ile; ''Davacı vekiline arabuluculuk son tutanağı aslını Mahkememize sunması için bir haftalık kesin süre verilmesine, aksi halde davanın dava şartı yokluğundan usulden reddedileceğinin ihtarına'' dair karar verildiği ve davacı vekilinin 11/08/2020 tarihli dilekçesi ile arabuluculuk tutanağının aslını dosyaya sunduğu, sunulan arabuluculuk tutanağında başvurucu tarafın davacı şirket, karşı tarafın ise Serap Kılıçkaya olduğu, diğer davalı ...'nın ise arabuluculuk tutanağında yer almadığı tespit edilmiştir. Mahkememizin 28/10/2021 tarihli duruşmasının (1) numaralı ara kararı ile; ''Davacı vekiline; davalı ...'...
Somut olayda; 14/02/2024 tarihli dava dilekçesi ekinde arabuluculuk son tutanağının aslının veya arabulucu tarafından onaylanmış suretinin mahkememize sunulmadığı, mahkememizce 16/02/2024 tarihinde düzenlenen tensip tutanağının 2 nolu ara kararı gereği 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu'nun 18/A-2 maddesi gereğince, dava açılmadan evvel arabuluculuğa müracaat edilerek, anlaşmaya varılamadığına ilişkin arabuluculuk son tutanağı aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini mahkememize sunması için davacı vekiline bir haftalık kesin süre verildiği, davacı vekilinin kesin sürede arabuluculuk son tutanağı aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir suretini sunmadığı anlaşılmış olup, bu kapsamda davanın Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114/2 maddesi yollaması ile Türk Ticaret Kanunu'nun 5/A maddesi gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
III-İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR VE GEREKÇESİ: İlk Derece Mahkemesi'nce yapılan yargılama neticesinde yukarıda esas ve karar sayısı belirtilen kararı ile; "...davacı tarafça dava arabuluculuk tutanağının iptali davası olarak tam ıslah edilmiş olmakla; arabuluculuk tutanağının iptali davalarında söz konusu talebin irade fesadı hallerine dayanması itibariyle yanılma ve aldatılmadan itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre öngörüldüğü, somut uyuşmazlıkta ise iptali istenilen tutanak tarihi 01.04.2020 olup işbu dava tarihinin 13.10.2021 olduğu ve esasen arabuluculuk tutanağının iptali talepli tam ıslah ve bu talep yönünden kabul edilen dava tarihinin ise 29.05.2022 olduğu; her halükarda iptali istemi yönünden 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olduğu anlaşıldığından davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir. ..." gerekçesiyle karar verilmiştir. IV-İSTİNAF SEBEPLERİ: A....
Esas sayılı dosyasında dava açıldığını, davada sulh olunduğunu, anlaşma gereği kooperatifin kalan inşaatı bitirip teslim ettiğini ancak arabuluculuk tutanağının usulsüz olduğunu, yapılan ibranın tüm imalatları kapsar şekilde düzenlendiğinin tespit edildiğini, bu nedenle arabuluculuk tutanağının iptali için Antalya 8. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ... Esas sayılı dosyasında davanın görüldüğünü, davacının eser sözleşmesinden doğan bakiye alacağının tahsili ve arabuluculuk tutanağının iptali davasının yürütülebilmesi için şirketin yeniden ihyasının gerektiğini beyan ederek kooperatifin yeniden ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. DAVALILARIN SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davalılar ... ve ... , eser sözleşmesine ilişkin arabuluculuk tutanağının Antalya 8. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ......
yürürlüğe girmiş olması, dava dilekçesinde borçlu olmadığının tespitine ve istirdata karar verilmesinin talep edilmesi ve dava dilekçesi ekinde arabuluculuk son oturum tutanağının sunulmaması nedenleri ile davacı vekiline Türk Ticaret Kanununun 5/A maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 2. fıkrası gereğince görüşmeye katılanların tamamının ıslak veya elektronik imzaları bulunan veya arabulucu tarafından onaylanmış arabuluculuk son oturum tutanağının bir örneğini sunması için 1 hafta kesin süre verilmesine, kesin süre içinde arabuluculuk son tutanağının sunulmaması halinde dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkartılmaksızın davanın usulden reddedileceği ihtarlı davetiye tebliğine karar verilmiştir....
nin ofisinde gerçekleştiğini, 01.03.2021 tarihinde arabulucu tarafından gerek davacı gerekse de müvekkili Şirketi temsilen şahsının arabuluculuk sürecine ilişkin bilgilendirildiğini, arabuluculuk bilgilendirme tutanağının davacı tarafından okunarak imzalandığını, 01.03.2021 tarihinde arabuluculuk belirleme ve arabuluculuk bilgilendirme tutanakları düzenlendikten sonra 02.03.2021 tarihinde tekrar bir araya gelinerek arabuluculuk son tutanağı ve arabuluculuk anlaşma belgesinin imza altına alındığını, davacının tamamen kendi hür iradesi ile arabuluculuk sürecine başvurarak arabuluculuk sürecini yürüttüğünü ve süreci anlaşarak sonlandırdığını savunarak davanın reddini istemiştir. III....
Yerel mahkemece; tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, dosya münderecatı deliller, tanık beyanları, ihtiyari arabuluculuk tutanak ve ekleri ile yukarıda yapılan açıklamalar hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı vekilinin müvekkilinin iradesinin fesada uğratıldığı ve gabin iddiasının usulüne uygun delillerle ispatlanamadığı, Türk Borçlar Kanunu 28. ve 39.maddeleri gereğince davanın 1 yıllık hak düşürücü süre geçirildikten sonra açıldığı, ihtiyari arabuluculuk tutanak ve eklerinde herhangi bir usule aykırılık bulunmadığı, ihtiyari arabuluculuk tutanağının iptalini gerektiren bir usulsüzlüğün bulunduğunun tespit edilemediği, bu hali ile usulüne uygun olarak kabul edilmesi gereken ihtiyari arabuluculuk tutanağının iptaline ilişkin davanın reddine karar verilmiştir....
belgenin arabulucu tarafından onaylanmış belge niteliği taşımadığı, bu sebeple mahkememizce arabuluculuk tutanağının aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış örneğini sunmak üzere tensip tutanağı ile davacı vekiline kesin süre verildiği, tensip tutanağının 27/07/2022 tarihinde davacı vekiline tebliğ edildiği, davacı vekilinin 26/07/2022 tarihinde uyap üzerinden daha önce dava dilekçesi ekinde sunduğu belgenin aynısını/fotokopisini sunduğu, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun 18/A-2 maddesi hükmünün açık olduğu, dava dilekçesi ekinde veya mahkemece verilen kesin süre içerisinde arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin tutanağın aslı veya arabulucu tarafından bizzat aslı gibidir şeklinde onaylanmış ve bu onaylama şerhini içeren tutanağın sunulması gerektiği, davacı vekilinin arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin tutanağın aslını veya onaylanmış örneğini kendisine tanınan kesin süre içerisinde mahkememize ibraz etmediği...
Dava dosyası içerisinde yer alan ... arabuluculuk dosya numaralı anlaşamama başvuru tutanağının incelenmesinde, arabuluculuk başvuru tarihinin 24/05/2024 olduğu, dosyanın mahkememize 07/06/2024 tarihinde tevzi edildiği, mahkememiz dosyasında esasa ilişkin işlemlere başlandığı ve davacı taraftan arabuluculuk anlaşamama son tutanağının aslının yahut arabulucu tarafından aslı gibidir onaylı bir örneğinin sunulmasının istendiği, ancak henüz arabuluculuk başvurusuna dair görüşmelere başlanmadığı, son tutanağın olmadığı anlaşılmıştır. Bu haliyle arabuluculuk dava şartının tamamlanmadığı anlaşılmakla davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Dava, Genel Kredi Sözleşmesine istinaden başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olan itirazın iptali davasıdır. Mahkememizce, dava dilekçesinin eklerinin incelenmesi sonucunda; davacının sunmuş olduğu arabuluculuk son tutanağının fotokopisinin sunulduğunu, bu surette arabulucu tarafından aslı gibidir yapılmamış olduğu görülerek davacı vekiline 6325 Sayılı Kanunun 18/A-2.maddesi hükmü gereğince arabuluculuk son tutanağının aslını veya arabulucu tarafından aslı gibidir yapılmış suretini sunması için 1 haftalık kesin süre verilmiş, aksi takdirde davanın usulden reddine karar verileceği ihtar edilmiştir. Davacı vekili tarafından yapılan ihtara rağmen suresi içerisinde arabuluculuk son tutanağı veya arabulucu tarafından aslı gibidir yapılmış bir sureti sunulmamıştır. Mahkememizce UYAP sistemi üzerinden yapılan incelemede de iş bu dava dosyasıyla ilgili arabuluculuk dosyası görülememiştir....