UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR Uyuşmazlık taraflar arasındaki satım sözleşmesine konu emtiaların teslimi ve bedelinin ödenmesi ile kötüniyet ve icra inkar tazminatı talepleri noktasında toplanmaktadır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, satım sözleşmesini konu alan fatura kapsamında fazladan yapılan ödemenin tahsili talebi ile başlatılan takibe itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır. İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır. Satım sözleşmesinin kurulması için icap ve kabul yönünde tarafların iradelerinin birleşmesi yeterlidir. Sözleşmenin yazılı olması, sözleşmenin kurulması için sıhhat şartı olmayıp ancak sözleşmenin akdedildiğini ve muhtevasını ispata yarayan bir belgedir....
Somut olayda; davacı, davalı tarafından ayıplı araç satıldığını, aracın ayıplı olduğunun anlaşılması üzerine davalı tarafından aracın Bakırköy 30. Noterliği'nin 28/05/2018 tarihli, 10103 yevmiye no'lu satış sözleşmesi ile geri alındığını, ancak satım sözleşmesinin yapılması sebebi ile 200,00 TL personel otobüs ücret bileti, 200,00 TL araç ekspertiz ücreti, 181,08 TL noter ücreti, 40,00 TL şoförler odasına ödenen ücreti, 70,00 TL araç çekici ücreti, 1.102,49 TL araç tamir bedeli, 478,80 TL vites kutusu sökme takma ücreti, 200,00 TL personel aracı benzin gideri, 4.366,00 TL araç tamir bedeli, 514,00 TL personel yemek masrafı, 715,00 TL personel otel ücreti, 700,00 TL araç tamir bedeli olmak üzere toplam 9.369,94 TL masraf yaptığını ileri sürmüş ve 46,99 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 9.416,93 TL'nin tahsili amacı ile ilamsız icra takibi yapmıştır....
Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının itirazı ile takibin durduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamına, % 20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında yapılan alım satım ve komisyon sözleşmesinde satıcı kısmında herhangi bir imzanın bulunmadığını, gayri menkul simsarlığı sözleşmesinin geçici olabilmesi için içerik ve konusunun gösterilmesi gerektiği, borç altına girenlerin imzası bulunması gerektiğini, satım sözleşmesinin resmi şekilde yapılması gerektiğini, davacı yana 2.000 TL kapora gönderildiğini daha sonra 3.000 TL daha kapora gönderildiğini, ayrıca covid salgini sebebi ile davanın işlerinin durduğunu, mücbir sebep kabul edilmesi gerektiğini, İzmir 5 ATM'nin ......
A.Ş. arasında satış sözleşmesinin bulunmasına göre dosyanın Yüksek 13. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. Yüksek 13. Hukuk Dairesi ise davanın ticari araç satışından kaynaklandığı gerekçesiyle dosyanın Dairemize gönderilmesine karar vermiştir. Davacı ile davalılar arasında satım akdi bulunmadığı dosya içeriğinden anlaşılmakta olup, bu nedenle dosyanın temyizen incelenmesi görevi Yüksek 4.Hukuk Dairesine görevini girmektedir. Ne var ki dosya işbölümü yönünden dairemize gönderilmekle, görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığa gönderilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığa sunulmasına, 08.07 .2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
. - K A R A R - Davacı vekili; davacının davalı şirkete ait 20 B 6738 plaka nolu damper dorseyi 30/01/2008 tarihli harici yazılı araç satım sözleşmesi ile satın aldığını, davacının sözleşmenin düzenlendiği 30/01/2008 tarihinden, aracın trafikten men edildiği 09/02/2010 tarihine kadar haricen satın aldığı aracı kullandığını, ancak aracın davalı şirket tarafından davacıya resmi şekilde satılarak devredilmediğini, davacının satın aldığı araç için davalı şirkete toplam 27.000,00-TL bedel ödediğini, oto alım satım sözleşmesinin gerekli şekil şartlarını taşımadığı için geçersiz olduğunu, aracın davalı şirketin borcundan dolayı Konya 8....
in birlikte malik olduğu ... plakalı aracı davalıya 3.800,00 TL bedel ödemek suretiyle haricen satın aldığını, aracın tesliminden sonra araca 700,00 TL'lik masraf yaptığını, aracın tescil işlemlerinin tamamlanamadığını, aracın müvekkilinin uhdesinde bulunmasına rağmen ruhsatının davalıda bulunduğunu, aracın satım bedeli olan 3.800,00 TL'nin aracın satım tarihi olan 20.11.2006 tarihinden, araca yapılan 700,00 TL masrafın ise 11.06.2007 tarihinden işleyecek faiziyle davalı taraftan tahsilini istemiştir.Davalı cevabında; davaya konu aracı yurdışına giderken emanet olarak davacıya bıraktığını, daha sonra aracı satmaya karar verdiğini ancak aracın satım bedeli olan 3.800,00 TL'nin kendisine ödenmediğini, aracın mülkiyetinin kendisiyle birlikte dava dışı kızına ait olması nedeniyle satım sözleşmesinin geçersiz olduğunu beyan ederek davanın reddini savunmuştur....
KARAR Davacı, davalıya ait ikinci el aracı 03.02.2015 tarihinde noter satış sözleşmesi ile satın aldığını, aracı satın aldıktan sonra aracın pert kaydının olduğunu öğrendiğini, bu haliyle aracın satış bedelinin çok daha düşük olacağını ileri sürerek satış sözleşmesinin iptali ile ödenen bedelin davalıdan tahsiline, olmadığı takdirde aracın gerçek değeri ile satış bedeli arasındaki farkın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava ikinci el araç satışında ayıba karşı tekeffül hükümlerine göre açılan alacak istemine ilişkindir....
davalı şirkete teslim edildiği, buna göre dava konusu araçların satım bedelinin sözleşme gereği çekler ile ödendiği anlaşılmakla davanın satım bedellerinin ödenmiş olması nedeniyle kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Davacı sadece itirazın iptali davası yönünden istinaf talebinde bulunmuş,manevi tazminata ilişkin istinaf talebinin olmadığı belirlenmiştir. Davada harici araç satışı nedeniyle davacı yönünden manevi tazminat koşullarının oluşmadığı anlaşıldığından buna dair mahkemenin kararının yerinde olduğu anlaşılmıştır. Davalı vekili yargılama sırasında 16/02/2016 tarihli duruşmada " ödemelerin bir kısmı yapılmış fakat bir kısmı eksik yapıldığı için borç tasfiye edilmiş araç iade edilmiş araç iki yıl kullanılmasından dolayı bu bedeller kullanım bedeli olarak değerlendirilmiştir, bütün anlaşmalar sözlü yapılmıştır, davacının iddialarını kabul etmiyoruz, satış 2008 yılında yapılmıştır, " şeklinde beyanda bulunduğundan,davalı tarafça araç bedelinin bir kısmının alındığı ikrar edilmiş,alınan tutar belirtilmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 27/09/2012 gününde verilen dilekçe ile araç satış sözleşmesinin ve trafik kaydının iptali ile araç mülkiyetinin davacı adına tescili istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın satış sözleşmesinin ve trafik kaydının iptali talebi yönünden kabulüne, araç mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tespitine, araç mülkiyetinin davacı adına tescili talebinin ise reddine dair verilen 18/12/2014 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü....