Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasındaki alacak, araç satış sözleşmesinin feshi, mülkiyetin tespiti ve tescili davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı şirket kayyımı, davacı şirket ile davalı arasında imzalanan finansal kiralama sözleşmesine konu aracın kira borçlarının ödenmemesi üzerine davalıya ihtarname gönderildiğini, davalının aracın kati satış sözleşmesi ile devredildiğinden bahisle borcun olmadığını ileri sürdüğünü, kanuna aykırı olarak süresinden önce yapılmış olan araç satışının geçersiz olduğunu belirterek 27.000 kira borcunun davalıdan tahsiline, araç satışının iptali ile davacı şirket adına aracın tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Somut uyuşmazlıkta; taraflarca 11.04.2014 tarihli adi satış sözleşmesi yapıldığı, aracın davalıya tesliminden üç gün sonra iade edildiği anlaşılmıştır. Yukarıda belirtilen yasal hükümler ve açıklamalar çerçevesinde; dava konusu oto (traktör) satış sözleşmesi resmi şekle uygun yapılmadığından geçersiz olup, tarafları bağlamaz. Taraflar arasındaki sözleşmenin, ön akit (satış vaadi) olarak kabulü halinde de ön akit asıl sözleşme şekline tabi olacağından, sözleşmenin geçersiz olduğunun kabulünde zorunluluk bulunması karşısında, kararlaştırılan sözleşme hükümlerinin baştan itibaren hukuki sonuç doğurmadığının kabulü gerekir. Bu itibarla; şekle aykırılık nedeniyle geçersiz sözleşmede yer alan cezai şart hükmü de geçersiz olup, bu yön gözetilmeksizin, yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....

      - K A R A R - Davacı vekili; müvekkilinin, dava dışı ... adına kayıtlı olan ... plakalı aracın 1/2 hissesini 25.02.2009 tarihinde satın aldığını, araç ön satış sözleşmesi düzenlediklerini, sözleşme ile davalıya 200.000,00 TL satış bedelinin verildiğini, davacının ısrarına rağmen satış işleminin gerçekleştirilemediğini, aradan geçen sürede müvekkilinin oyalandığını ve araç satışının yapılmadığı gibi bedelin de ödenmediğini, davalı hakkında ...İcra Müdürlüğünün 2011/1740 esasında kayıtlı takip dosyası ile ilamsız takip yaptıklarını, takibe itiraz üzerine durdurulduğunu beyanla, itirazın iptaline, takibin devamına ve inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir Davalı vekili; sözleşmenin geçersiz olduğunu iddia eden tarafın bu sözleşmeye dayanarak talepte bulunamayacağını, 25.02.2009 tarihli oto satış sözleşmesi isimli belgeyi kabul etmemekle birlikte, sözleşmede müvekkilinin, vekil sıfatını taşıyıp başkası adına ve hesabına hareket ettiğini, sözleşmenin tarafı olmadığını...

        - K A R A R - Davacı-karşı davalı vekili; taraflar arasında acentelik sözleşmesi imzalandığını,bu sözleşme içeriğinde iki adet motorlu aracın satış ve devri için anlaşma yapıldığını, araç bedellerinin ödendiğini, ancak devir işleminin ek protokolde belirtilen sürede yapılmadığını, davalı-karşı davacının bu araçların maliki değil kiracısı olduğunun öğrenildiğini, davalı-karşı davacıya araç bedellerini iade etmesi için ihtarname gönderildiğini, ayrıca araç satışının KTK'da belirtildiği gibi resmi şekilde yapılmadığı için geçersiz olduğunu, tarafların aldıklarını haksız iktisap hükümleri uyarınca iade etmekle yükümlü olduklarını, araç bedellerinin tahsili için davalı-karşı davacı hakkında icra takibi başlatıldığını, davalı-karşı davacının haksız itirazı ile takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....

          - K A R A R - Davacı vekili, davalı tarafından satılan iş makinesinin sicile tescil işleminin yapılabilmesi için mülkiyetinin müvekkiline ait olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı davaya cevap vermemiş ve duruşmalara katılmamıştır. Mahkemece, iş makinelerinin satış ve devirlerinin noterce yapılmasının zorunlu olduğu, bunun dışındaki her türlü satış ve devirlerin geçersiz olduğu, fatura ve ticari defterlere dayanılarak mülkiyet tespiti yapılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 28.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            gerekçe ile tedbirin kısmen reddine karar verilmesi isabetli olmamıştır." şeklinde karar verdiğini, bunun üzerine yerel mahkemenin istinaf ilamı doğrultusunda; aracın satış işleminin öncelikle muvazaalı olduğunun tespiti ile boşanma ve mal rejiminden kaynaklı alacakları nedeniyle İİK.nun 283. maddesinin kıyasen uygulanarak aracın haciz ve satışını isteyebilmeleri, İİK.nun 227. vd....

            Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Olduğunun Tespiti-Tapu İptali ve Tescil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı kadın dava dilekçesinde; aile konutu olan gecekonduyu davalı eşinin diğer davalılara gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile devrettiğini, taraflar arasında gerçekleşen satış vaadi sözleşmesinin olası bir boşanmanın sonuçlarından kurtulmak için mal kaçırmak maksadıyla yapıldığını, gerçek bir devir iradesi olmadığını, bedel ödenmediğini, yapılan işlemin TBK uyarınca muvazaalı olduğunu, TMK m. 194 uyarınca da rızası olmadan yapılan devir işleminin geçersiz olduğunu bu sebeplerle taşınmazın aile konutu olduğunun tespiti ile yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin iptaline karar verilmesini talep etmiş, mahkemece diğer eşin rızası olmaksızın aile konutunun devredilemeyeceğine...

              Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; “Taraflar arasındaki satış sözleşmesinin 28.03.2013 tarihinde imzalandığı, sözleşmede araç bedelinin 420.000 TL olduğunun ve bedelin tamamının ödendiğinin belirtildiği, sözleşme tarihinden önce 27.03.2013 tarihinde 30.05.2013 ödeme tarihli 340.000 TL bedelli kambiyo senedinin düzenlendiği, araç satışına ilişkin kapalı faturanın 28.03.2013 tarihinde düzenlendiği, araç satış sözleşmesinin düzenlendiği tarihte Mersin 9....

                e sattığını, satışın mirasçılardan mal kaçırmaya yönelik muvazaalı bir işlem olduğunu, davalının alım gücü bulunmadığı gibi, murisin aracı satmasını gerektirecek bir durumun da olmadığını, satış işleminin tarafların gerçek iradelerini yansıtmadığı için iptali gerektiğini belirterek, satış sözleşmesinin muvazaa nedeniyle geçersiz olduğunun tespitini, trafik kaydının müvekkilin miras payı oranında iptaliyle davacı adına trafiğe kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre; davanın kabulü ile; davalı ... adına kayıtlı ... plaka sayılı, ... Marka, 2008 model minibüs cinsindeki aracın trafik kaydının iptali ile ......

                  Buna göre, noter satış senedi ile aracın mülkiyeti davacıya geçmiştir. Ne var ki araç kaydı üzerinde bulunan çalıntı şerhi nedeniyle tescil işleminin yapılmadığı anlaşılmaktadır. Aracın çalınması ile ilgili ceza yargılaması dosyasında davacının taraf sıfatı bulunmamaktadır. Davacı ile davalı arasındaki satış sözleşmesi gereğince aracın malikinin davacı olduğunun tespiti şeklindeki karar, davacıya bu kararla Trafik siciline mevcut satışı işlemeyi sağlayacağından, davacının bu davayı açmada hukuki yararı da bulunmaktadır. Mahkemece, araç mülkiyetinin davacıya geçtiğinin tespitine karar verilmesi gerekirken, gerekçede bu istek kabul edilmekle birlikte, tescile karar verilemeyeceğinden bahisle davanın tümden reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA,peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 10.7.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu