Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi 04/03/2021 Tarih - 2018/63 Esas - 2021/98 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; hukuksal niteliği itibariye, 2918 sayılı Kanununun 20.maddesine uygun olarak yapılan araç satışı nedeni ile mülkiyetin tespiti, haczin fekki ve araç satış sözleşmenin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hüküm davacı tarafından istinaf edilmiştir. İstinaf incelemesi HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır....

vekaletnameyi verdiklerini ancak diğer davalıların devir işlemine yanaşmadıklarını belirterek, 34 XX 535 plakalı aracın mülkiyetinin tarafına olduğunun tespiti ve tüm mirasçılar adına olan tescil kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/451 Esas ve 2017/994 Karar sayılı kararı ile davaya konu araca ait mülkiyeti muhafaza sözleşmesinin feshedildiğinden aracın mülkiyetinin alıcıya geçmediği ve hala satıcıda olduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile 34 XX 754 plaka sayılı araca konulan haczin kaldırılmasına karar verilmiştir....

Dava değeri olarak dava dilekçesinde 10.000- TL gösterilmiş ve bu tutar üzerinden harcın yatırıldığı, yargılama aşamasında noksan harcın tamamlatılmadığı ve karar verildiği anlaşılmıştır. Dava konusu aracın dosya kapsamından değerinin 10.000 TL'nin çok üzerinde olduğu, nitekim davalıya aracın satışına ilişkin noter sözleşmesinde araç bedelinin 40.000TL olduğunun belirtildiği görülmüştür. Harç kamu düzeni ilgili olduğundan mahkemece öncelikle dava konusu aracın gerçek değerinin tespiti ve bu miktar üzerinden davacıya noksan harcın tamamlatılması için süre verilmesi ve Harçlar Kanunu'nun 27 ve 32. maddeleri ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 150/4 maddesi gereğince bir değerlendirme yapılması gerekirken yazılı biçimde karar verilmiş olması doğru değildir....

Dava değeri olarak dava dilekçesinde 10.000- TL gösterilmiş ve bu tutar üzerinden harcın yatırıldığı, yargılama aşamasında noksan harcın tamamlatılmadığı ve karar verildiği anlaşılmıştır. Dava konusu aracın dosya kapsamından değerinin 10.000 TL'nin çok üzerinde olduğu, nitekim davalıya aracın satışına ilişkin noter sözleşmesinde araç bedelinin 40.000TL olduğunun belirtildiği görülmüştür. Harç kamu düzeni ilgili olduğundan mahkemece öncelikle dava konusu aracın gerçek değerinin tespiti ve bu miktar üzerinden davacıya noksan harcın tamamlatılması için süre verilmesi ve Harçlar Kanunu'nun 27 ve 32. maddeleri ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 150/4 maddesi gereğince bir değerlendirme yapılması gerekirken yazılı biçimde karar verilmiş olması doğru değildir....

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/02/2018 NUMARASI : 2010/578 E - 2018/91 K DAVA KONUSU : Araç Mülkiyetinin Tespiti Ve Tescili KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; T1 34 XX 682 plakalı Honda marka motosikleti 15.01.2009 tarihinde Üsküdar 5. Noteriliği tarafından düzenlenen 15.01.2009 tarih ve 1842 yevmiye nolu araç satış sözleşmesi ile Faik Eren Tekin’den satın aldığını, aracın devrinin araç satış sözleşmesine uygun olarak davacı adına tescil edildiğini, T1 söz konusu motosikletle 07/03/2009 tarihinde Mahmutbey Yolu Istoç 1 Nolu kapı önünde kaza yaptığını, kaza sonucu hasar gören motosikleti tamir amacıyla davalılardan T9 sorumlusu olduğu servise bıraktığını, bir süre sonra 34 XX 682 plakalı motosikletin İstanbul 15....

Türkiye Noterler Birliği'nin genelgeleri uyarınca; rehin sözleşmelerinin, tescil belgelerine işlenmesi ve ayrıca araç dosyasına geçirilmek üzere ilgili tescil kuruluşuna bildirilmesi gerekmektedir. Dava konusu olayda, davalı noter tarafından rehin şerhi tescil belgesine işlenmiş ise de; durum, aracın ilgili tescil kuruluşu olan Antalya Trafik Tescil Müdürlüğü'ne bildirilmediğinden meydana gelen zararlı sonuçtan davalı noter sorumlu tutulmalıdır. Davacı ise, rehin sözleşmesinin ilgili kuruluş kayıtlarına geçirilmesi bakımından üstüne düşen yükümlülükleri yerine getirmemiş olup bu nedenle bölüşük kusurludur. Yerel mahkemece açıklanan yönler gözetilerek, zararın kapsamı belirlendikten sonra davacının bölüşük kusuru nedeniyle uygun bir tutarda indirim yapılmak suretiyle davalının sorumlu tutulması gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki araç mülkiyetinin tesbiti ve tescili davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü....

      İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 280 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki "istihkak-tasarrufun iptali" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kartal 2. İcra Mahkemesince istihkak isteminin kabulüne-tasarrufun iptali isteminin reddine dair verilen 21.12.2004 gün ve 2003/61-2004/545 sayılı kararın onanması üzerine karar düzeltme yoluyla incelenmesi davalı-karşı davacı alacaklı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin 04.07.2006 gün ve 2006/8646-7422 sayılı ilamı ile, (...Davacı; karşı davalı 3. kişi; dava konusu 4 adet aracı noter satış senedi ile satın aldığını belirterek; üzerlerine konulan haczin kaldırılmasını istemiştir. Davalı; karşı davacı ise; araç satışının mal kaçırma amacına yönelik olduğunu, satışın iptal edilmesi gerektiğinden bahisle karşı dava olarak tasarrufun iptali davası açmıştır. Mahkemece davacı; karşı davalı 3. kişinin davası kabul edilmiş, tasarrufun iptali istemine ilişkin karşı davanın ise reddine karar verilmiştir....

        Asıl dava, davacının davalı şirkette ortak olmadığının tespiti, şirket ortaklığının iptali, şirkette davacının adına alınan kararların iptali; birleşen dava ise asıl davadaki taleplere ek olarak hisse devrine ilişkin sözleşmenin iptali istemine ilişkindir. Birleşen davada verilen karar, Dairemizin 2013/3204 Esas, 2013/19938 Karar sayılı kararı ile ''Dava, sahte vekaletnameye dayalı olarak düzenlenen hisse devri sözleşmesinin iptali, davacının şirket ortağı olmadığının tespiti ve davacı adı ile alınan şirket kararlarının iptali istemine ilişkin olup, sahte vekaletnamede vekil tayin edilen davalı ile işlemin gerçekleştirildiği noter aleyhine görülerek sonuçlandırılmıştır. Ancak, şirket ortağı olunmadığının tespiti ve davacı adı ile alınan kararların iptaline yönelik talepte husumetin şirkete tevcih edilmesi, hisse devri sözleşmesinin iptaline yönelik talebin ise hissesini devreden ortağa yöneltilmesi gerekir....

          UYAP Entegrasyonu