in 30.12.2008 tarihinde üyelik kaydının silinmesi için talepte bulunduğu anlaşıldığından, bu tarihten itibaren üyelik kaydının silinmesine” ibaresinin yazılmasına, davalının diğer temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte gösterilen nedenlerle reddi ile kararın düzeltilmiş bu biçimi ile ONANMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 11/02/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
AŞ vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, müvekkile ait aracın çalındığını, çalınma neticesinde araçta 30.807,55 TL hasar meydana geldiğini, hasar bedelinin ödenmesi için kasko firmasına başvuruda bulunulduğunu, ... firması tarafından "kasko sigortası özel şartları "Anahtar ile araç çalınması klozunda" araç anahtarının araç üzerinde bırakılmasının teminat kapsamı dışında olduğu sebebi ile hasar tazmini yapılmadığı, sigortada yer alan bu şartın müvekkile bildirilmediği, bu sebeple müvekkili bağlamadığı, kaskonun genişletilmiş kasko olduğu, sigortanın özel şartları bildirme yükümlülüğü olduğu, araç çalınmasının da kasko kapsamında olduğu beyan edilerek hasar bedelinin ödenmesi talep edilmiştir....
Davacının değer kaybı yönünden yapılan değerlendirmede kaza tarihinden önce sisteme kayıtlı bir adet hasar kaydının bulunduğu, kasko sigorta poliçesi özel şartların incelenmesinde değer kaybı talebinin poliçe teminatı altına alındığına dair özel şart düzenlenmediği, daha önce hasara maruz kalan araç nedeniyle değer kaybı hesaplaması yapılamayacağı önceki kazada hasar detay ayrıntı kaydının bulunmadığı bu nedenle dava konusu kaza nedeniyle değer kaybına uğrayan parça malzeme kalemlerinin eski kazada hasara uğrayıp uğramadığının tespiti de yapılamadığından davacının değer kaybına yönelik taleplerinin reddine karar verilmiştir. Davacının dava dilekçesinde araç mahrumiyet bedeli de talep ettiği dikkate alındığında davaya konu aracın Kasko Sigorta Poliçesinin incelenmesinde poliçede ikame araç klozunun bulunmadığı anlaşılmakla; davacının ikame araç bedeline ilişkin fazlaca taleplerinin reddine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
plakalı aracın sağ arka kısımlarına çarpması sonucu davacının aracının hasarlandığı, dosyamıza sunulan deliller ile de uyumlu tespitler içermekle Mahkememiz’ce de denetime elverişli görülerek benimsenen bilirkişi raporuna göre; aracın dava konusu trafik kazasına kadar üç kez hasar kaydının olması, hasar noktalarının değer kaybına etki edecek aksam olmaması, hasar miktarının hasar kaydı olacak olsa bile çok düşük olması göz önünde bulundurulduğunda söz konusu araçta değer kaybının olmayacağı anlaşıldığından davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir....
Davalı tarafından dosyaya sunulan 17.06.2022 tarihli İstinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava konusu aracı davacı yana sattığı tarih itibarı ile kayıtlarında ağır hasar kaydı bulunmadığını, yapılan sistem sorgularında bu kaydın gözükmediğinin anlaşıldığını, pert kaydının satış tarihinde gözükmemiş olmasının nedeninin sigorta şirketi tarafından hasar kaydı dosyasının sisteme geç işlenmesinden kaynaklandığını, bu hasar kaydının satış esnasında mevcut olmadığını, bu nedenle kusurunun olmadığını, kendisinin de mevcut kayıtlara güvenerek aracı satın aldığını daha sonra davacı yana sattığını, aracı aldığı tarihte de aracı davacı yana sattığı tarihte de bu hasar kaydının gözükmediğini, bu kaydın sonradan siteme eklenmiş olmasının ne kendisinin ne kendisinden önceki satıcının ne de açıkçası davacı yanın ön görebileceği bir durum olmadığını, her ne kadar ilgili yasa 'gizli ayıp durumunda satıcının sorumlu olduğunu” belirtiyor olsa da bu olayda şahsına münhasır bir durum söz konusu ve bu durumun...
Türk Medeni Kanununun 6. ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 190.maddeleri uyarınca; davanın taraflarından her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür.Tüm Dosya Kapsamı Birlikte Değerlendirildiğinde; Davacıya ait ------- plakalı araç ile davalı sigorta şirketi nezdinde ZMMS ile sigortalı -------- plakalı araç arasında meydana gelen trafik kazası neticesinde --------- Karar içeriğinde aldırılan bilirkişi raporunda bakiye hasar tutarının 7.372,8 TL , olarak belirlendiği ve davalı tarafça bu bedelin ödendiği, davalı sigorta şirketi meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasında davacının aracında 7.372,80-TL hasar olduğunu --------- bildirmesi gerekirken 14.372,00-TL olarak bildirerek kayıtlara işlendiği, bu durum davacının mağduriyetine sebep olduğu, davacı tarafından -------- bildirim yükümlülüğü olan davalıya hatalı bildirilen hasar kaydının doğru bir şekilde bildirilmesi hususunda ihtamame gönderildiği ancak bu tarihe kadar herhangi bir düzeltme yapılmadığı...
II Emniyet Müdürlüğü' nün 05/02/2020 tarihli yazı cevabı ile söz konusu aracın kiralık araçlar sisteminde herhangi bir kaydının bulunmadığı bildirildiğinden takdiri Sayın Mahkemede olmak üzere ... plakalı aracın kiralık araç olarak kullanılmadığı kanaatine varıldığını, söz konusu araç kiralamaya konu olmadığından poliçe teminatı kapsamında olduğu ve hasar tutarından %60 muafiyet uygulanamayacağını, Hasar Zararı Yönünden Değerlendirme: Davacıya ait ... plaka sayılı aracın hasar onarım bedelinin KDV dahil 10.496,16-TL olduğunu, davalı sigorta şirketinin hasar tamirini yapan...' ya yaptığı 4.198,47-TL ödeme miktarının tenzili sonrasında davacının ... plakalı aracındaki hasara ait bakiye maddi zararının 6.297,69-TL (Davacının talebinin 6.296,76-TL olduğu) olduğuna dair ek rapor sunmuşlardır....
hasar alarak davalı kasko firmasının 60 DZ plakalı araç sahibine yüklü miktarda kasko bedeli ödenmesinde ikinci bir neden 34 XX 388 plakalı araç sürücüsünün aşırı hızlı ve kontrolsüz bir şekilde teknik olarak kontrolsüz bir kavşağa girdiğini, 34 XX 388 plakalı araç sürücüsünün ve ara sahibinin baskıcı hareketleri neticesinde yine araç sahibi olan Feyzullah Özgan'ın telefon ederek kaza mahline çağırdığı Generali sigorta yetkilisi Cengizhan Cengiz'in müvekkiline " sizinle konunun bir alakası yok siz olayı bildiğiniz gibi tutanağın size ayrılan bölümüne yazın diğer sürücü de olayı kendi anladığı şekilde tutanağın kendisine ayrılan yerine yazsın" dediğini bunun üzerine müvekkilin sağdan gelen araç çok hızlı olduğu için kontrolünü kaybedip karşı yoldan kaldırıma kadar çıktığını kazaya sebebiyet vermek istemediğini, 34 XX 388 plakalı araç müvekkilin aracına çarpmadığını 34 XX 554 plakalı araca hiçbir şekilde temasta dahi bulunmadığını, müvekkilinin davayla uzaktan yakından alakasının...
Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; Davalı tarafın, yargılamanın başından beri dava konusu araçta 52.000,00 TL tutarında hasar kaydı bulunduğunu ve bu hasar kaydının müvekkili tarafından bilindiğinden bahsettiğini, araçtaki ayıpların müvekkili tarafından bilindiğini iddia ettiğini, öncelikle "hasar kaydı" kavramını açıklamak gerektiğini, hasar kaydının; aracın geçmişte geçirdiği kazaları, tamir işlemlerini ve değişen parça bilgilerini içeren kayıtlara verilen isim olduğunu, tanımdan da anlaşılacağı üzere aracın hasar kaydının bulunması, aracın satış anında arızalı olduğu anlamına gelmeyeceğini, her ne kadar davalı vekilinin araçta 52.000 TL hasar kaydı olduğunu ve bu durumun müvekkiline bildirildiğini beyan etmiş ise de hasar kaydının, aracın daha önceki geçirdiği kazaya ilişkin olup, araçta satıştan sonra tespit edilen ayıplara ilişkin olmadığını, davalı vekilinin her ne kadar ''TBK m.222/1'e göre araç satışı gerçekleşmeden önce alıcının fark edip kabul ettiği veya satıcının...
Sulh Ceza Mahkemesinin 16/05/2005 tarihli ve 2005/51 esas, 2005/319 sayılı kararını müteakip, hükümlünün adlî sicil arşiv kaydının silinmesi talebi üzerine, 765 sayılı Kanunu'nun 95/2. maddesi uyarınca arşiv kaydının silinmesine ilişkin aynı Mahkemenin 10/06/2014 tarihli ve 2005/51 esas, 2005/319 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 05.10.2015 gün ve 2015-19559/63344 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 12.10.2015 gün ve 2015/337276 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu....