Mahkemece davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın ... bilirkişi raporuna ekli krokide (A) ile gösterilen 10269 m2'lik kısmının tapu kaydının iptaliyle son parsel numarası verilerek Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde arazi kadastrosu 1982 yılında yapılmış ve 22.12.1983 tarihinde kesinleşmiştir. Yörede orman kadastrosu 1967 yılında yapılmış ve 19.04.1968 tarihinde kesinleşmiştir. 175 nolu orman kadastro komisyonu tarafından yapılan aplikasyon ve 2B madde uygulaması 01.03.2007 tarihinde ilan edilerek 01.09.2007 tarihinde kesinleşmiştir....
İncelenen dosya kapsamına kararın dayandığı gerekçeye ve eski tarihli memleket haritası, amenajman planı ve ... fotoğrafları ile orman kadastro tutanak ve haritalarının uygulanmasına dayalı araştırma, inceleme ve keşif sonucu düzenlenen orman bilirkişi, ... bilirkişi ve ziraat uzmanı bilirkişi raporlarıyla çekişmeli parselin öncesi itibariyle orman sayılan yerlerden olduğu, 1968 yılında kesinleşen orman kadastrosunda orman olarak sınırlandırıldığı, 3402 sayılı yasanın 4. maddesi hükmüne göre 2005 yılında yapılıp sonuçları arazi kadastrosu ile birlikte ilan edilen ve dava nedeniyle kesinleşmeyen aplikasyon ve 2/B uygulamasıyla Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılmışsa da, taşınmazdaki nitelik kaybının doğal yollarla olmayıp, insan eliyle meşe ve çalıların temizlenip yerine incir ağaçları ekilmek suretiyle insan eliyle gerçekleştirildiği, taşınmazın ... bir bölümünün halen meşelik niteliğinde olduğu, taşınmazın bulunduğu yerin erozyona hassas, toprak muhafaza karakteri taşıyan bölge...
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2001/518 - 2004/738 E/K sayılı dosyasında taşınmazın 3.475,93 m2'lik kısmının tapu kaydının iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verildiği, karar temyiz aşamasında iken dava konusu taşınmazın ... tarafından tapu kaydında taşınmazın orman ya da tapu iptal ve tescil istemine ilişkin açılan davada davalı olduğuna dair takyidat bulunmaksızın davacı ...'ye 08.08.2006 tarihinde satış yolu ile devredildiği, kararın 16.10.2012 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın 04.01.2017 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. Dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptaline ilişkin mahkeme kararının kesinleşmesinden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde eldeki davanın açılmasında, arsa niteliğindeki taşınmaza emsal kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde ve TMK'nın 1007. maddesi gereğince açılan davada davacının zararının oluştuğunun kabulü ile bedelin davalı Hazine’den tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil ile orman tahdidine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 11.07.2005 gün 2005/4709 - 9553 sayılı bozma kararında özetle: "Çekişmeli ... Köyü, 109 ada 5 parsel (22.780 m2) hakkında Hazinenin orman savıyla açtığı tapu iptali tescil davası ile tespit maliki ... 'in açtığı orman tahdidine itiraz davası sonunda taşınmazın orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilmişse de, yörede yapılan ve 28.05.1986 tarihinde ilan edilen orman kadastrosunun, taşınmazın bulunduğu ......
GEREKÇE: Dava, Tapu İptali ve Tescil (Taşınmazın Orman Niteliğinin Çekişmeli Olması Nedeniyle ) davasıdır. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere yapılan inceleme neticesinde; Davalı vekili 07.01.2021 tarihli dilekçesi ile; her ne kadar istinaf başvurusunda bulunmuş ise de, istinaf başvurusundan feragat ettiğini bildirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Yönetimi, davalı adına tapuda kayıtlı olan Merkez ... Köyü 510 parsel sayılı 1730 m2 yüzölçümündeki taşınmazın kesinleşen orman tahdit sınırları içinde kaldığından bu bölümle ilgili tapu kaydının iptali ile orman niteliğinde Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın (C) harfli 551.11 m2 yüzölçümündeki bölümünün tapu kaydının iptaline orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali tescil davası niteliğindedir....
Davacı ... vekili, taşınmazın bir kısmının orman sayılan alanlardan olduğunu, dava konusu alanda yapılan kullanım kadastrosunda, taşınmazın fiili durumu itibariyle orman olmasına rağmen tarla olarak belirlendiğini, Hazine adına orman dışına çıkarılan alanların fiili durumunun orman olması halinde bu yerlerin Maliye Bakanlığınca Orman Genel Müdürlüğüne tahsis edileceğini, ancak 3402 sayılı Kanun'a göre yapılan çalışmalarda taşınmazın niteliğinin tarla olarak belirlenmesi nedeniyle tahsis talep edilemediğini ileri sürerek, taşınmazın eylemli orman olarak tespit edilen kısmının halizardaki niteliğinin iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tesciline, tapu kaydında bulunan mevcut şerhlerin de iptaline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır....
Dava orman kadastro sınırları içinde kalan taşınmazın tapusunun iptali ve tescili talebine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 05.08.1980 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 1744 Sayılı Yasanın değişik 2. maddesi uygulaması vardır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve davacı ......
Ancak keşifte görev alan orman bilirkişi tarafından taşınmazın üzerinde bulunan orman ağaçlarının dağınık mı yoksa, toplu mu, toplu ise taşınmazın hangi bölüm veya bölümlerinde oldukları, ağaçların sayısı, yaşı, kapalılık oranlarını açıklanmadığı gibi, sözü edilen orman ağaçlarının tesbit tarihi olan 1967 yılında var olup olmadığı hususunda da herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmamıştır. Zira, davacı Orman Yönetimi taşınmazın kısmen eylemli orman olduğu iddiasına dayanarak, taşınmazın eylemli orman olan bölümlerinin tapu kaydının iptalini istemiştir. Çekişmeli taşınmaz orman tahdidi dışında olduğuna göre, taşınmazın bu günkü eylemli durumu değil, tesbit tarihi olan 1967 yılındaki niteliğinin ne olduğunun tesbiti önem taşımaktadır. Dava konusu taşınmazın tespit tarihi olan 1967 yılında da eylemli biçimde orman olması halinde, yolsuz bir tesbit ve tescil işlemi ancak bu durumda söz konusu olabilecektir....
izleyen stereskopik çift hava fotoğraflarının stereskop aletiyle ve üç boyutlu olarak incelenip taşınmazın niteliğinin, konumunun ve kullanım durumunun anlatılan bilimsel yöntemle kesin olarak belirlenmesi gerekir....