Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

haciz konulmasının yasa hükümlerine aykırı olduğu iddia edilmesine rağmen, mahkemece bu bağlamda bir inceleme yapılmadığını ve sermaye haczi yönünden bir karar verilmediğini, TTK'nın 133/2 maddesi gereği bir ortağın şahsi borcundan dolayı, o ortağın anonim şirketteki sadece hissesinin, kar ve tasfiye payının haczinin mümkün olduğunu, haczedilebilecek unsurlar arasında ortağın şirkete koyduğu sermayenin sayılmadığını, TTK'nın 128, 329/2 maddelerine göre, müvekkili T1 tarafından konulan sermayenin, borçlu müvekkiline değil, 3. şahıs durumundaki diğer müvekkili şirkete ait ve onun mamelekinde olan bir unsur olduğunu, Yargıtay kararlarında da sermaye koyma taahhüdü yerine getirildiğinde, sermayenin şirket malı olduğunun açıkça belirtildiğini, müvekkilinin şahsi borcundan dolayı, ortağı olduğu şirkete ait sermayeye haciz konulamayacağını, anonim şirket hissesinin haczi için İİK'nın 89. maddesi gereğince şirket tüzel kişiliğine haciz ihbarnamesi gönderilmesi gerektiğini belirterek, kararın kaldırılmasına...

nin %60 hissesinin %15 hissesinin tarafına, %45 hissesinin müşterek çocukları ... ve ...'a intikal ettiğini, ... Tic. A.Ş.'nin %40 hissesinin ise müteveffa eşi ...'ın babası olan ...'a ait olduğunu, eşinin vefatından sonra kendisinin şirketin yönetim kurulu başkanı sıfatıyla, diğer hissedar ...'ın ise yönetim kurulu başkan vekili sıfatıyla şirketi müştereken temsil etmeye yetkili kılındıklarının, Konya Ticaret Sicili Müdürlüğü'nde ... sicil dosya numarası ile kayıtlı ... Anonim Şirketi'nin %60 hissesinin %15 hissesinin tarafına, %45 hissesinin müşterek çocukları ... ve ...'a intikal ettiğini, ... A.Ş.'nin %40 hissesinin ise müteveffa eşi ...'ın babası olan ...'a ait olduğunu, eşinin vefatından sonra kendisinin yine aynı şekilde bu şirketin de yönetim kurulu başkanı sıfatıyla, diğer hissedarlar ...'ın ise yönetim kurulu başkan vekili sıfatıyla şirketi müştereken temsil etmeye yetkili kılındıklarını, davalı şirketlerin diğer hissedarı ...'...

    a ait %40 hissesinin aidiyetinin tespiti davası derdest olduğundan bu sebepten dolayı, Genel Kurul Kararına itiraz ediyoruz yeklinde muhalefet şerhi ile olumsuz oy kullandığını, 4.maddesinde; 2020, 2021 ve 2022 yıllarına ait Yönetim Kurulu Faaliyet Raporuna, vekaleten ....Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ....sayılı dosya üzerinden ... ... ...'...

      İcra dairesinin bu ihbarnamesini alan anonim şirket, çıplak payın haczedildiğini şirket pay defterine işlemek zorundadır; ancak, çıplak pay haczi, şirket pay defterine işlenmemiş olsa bile, haciz bildirisinin anonim şirkete tebliğ edildiği tarihte yapılmış sayılır. İİK'nın 88/1 maddesine göre, hamiline ait senetleri icra dairesi muhafaza eder. Bu fıkrada yazılan şeylere icra dairesi tarafından el konulması, bunların haczi için geçerlik şartıdır....

      Mahkememizce aldırılan grafoloji bilirkişisi raporunda ve ATK raporunda, yargılamaya konu anonim şirket hisse devir sözleşmelerinin üzerindeki devreden imzasının davacı eli ürünü olduğunun belirtildiği görülerek, davacının bu devir sözleşmeleri ile bağlı olduğu anlaşılmıştır. Sözleşmeler üzerindeki imzaların, davacıya ait olduğu anlaşıldığından, sübut bulmayan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiş ve hüküm kurulmuştur....

        Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre, davalı şirket hisselerinin senede bağlanmamış çıplak pay niteliğinde olduğu bu nedenle B.K’nın alacağın temlikine ilişkin hükümlerine göre, yazılı olarak yapılan bir devir sözleşmesiyle devre konu edilebileceği ancak anonim şirketlerde bu devrin şirkete karşı hüküm ifade edebilmesi için şirket pay defterine işlenmesi gerektiği, somut olayda, 09.10.2007 tarihli taahhütnamede bahsedilen devir işleminin şirket pay defterine kaydedilmediği hususu tarafların kabulünde olduğundan devrin şirkete karşı ileri sürülemeyeceği gerekçesiyle asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Asıl ve birleşen davalar, davacıya ait olduğu ancak taraflar arasındaki anlaşmaya dayalı olarak davalı ...’nın uhdesinde bulunduğu iddia edilen bir kısım davalı şirket hissesinin davacı adına kayıt ve tescili istemine ilişkindir....

          Bilirkişi ek raporunda; Davacıların talebi doğrultusunda, kar payı dağıtımları ile ilgili tespit ve değerlendirme yapılabilmesinin, ancak ilgili yıllara ait davalı şirket ticari defterlerinin incelenmesi ile mümkün olduğu, dosyadaki Ticaret Sicil Gazetelerine göre; 1984, 1989, 1990, 1991, 1992, 1993, 1994, 1995, 1996 yıllarında davalı şirket genel kurullarında kar payı dağıtımı kararı alındığı, davalı şirket vekili tarafından 03.11.2021 tarihinde verilen dilekçe ile; inceleme sebebiyle talep edilen belgelerin, TTK ve ilgili vergi mevzuatları gereğince yasal muhafaza süreleri dolduğundan imha edildikleri, bu yüzden defter ve belgelerin ibraz edilemeyeceği yönünde beyanda bulunulduğu, ibraz edilen, 1973-1976 yıllarına ait Ortaklar Pay defterlerinin incelendiği, defterlerde davacıların murisi ... ile ilgili herhangi bir kayıt bulunmadığı, dava dosyasına ibraz edilen ortaklık belgesi üzerinde tarih belirtilmediği, dava dilekçesinde ise belgenin 1979 yılına ait olduğunun ifade edildiği, sermaye...

            Bilirkişi ek raporunda; Davacıların talebi doğrultusunda, kar payı dağıtımları ile ilgili tespit ve değerlendirme yapılabilmesinin, ancak ilgili yıllara ait davalı şirket ticari defterlerinin incelenmesi ile mümkün olduğu, dosyadaki Ticaret Sicil Gazetelerine göre; 1984, 1989, 1990, 1991, 1992, 1993, 1994, 1995, 1996 yıllarında davalı şirket genel kurullarında kar payı dağıtımı kararı alındığı, davalı şirket vekili tarafından 03.11.2021 tarihinde verilen dilekçe ile; inceleme sebebiyle talep edilen belgelerin, TTK ve ilgili vergi mevzuatları gereğince yasal muhafaza süreleri dolduğundan imha edildikleri, bu yüzden defter ve belgelerin ibraz edilemeyeceği yönünde beyanda bulunulduğu, ibraz edilen, 1973-1976 yıllarına ait Ortaklar Pay defterlerinin incelendiği, defterlerde davacıların murisi ... ile ilgili herhangi bir kayıt bulunmadığı, dava dosyasına ibraz edilen ortaklık belgesi üzerinde tarih belirtilmediği, dava dilekçesinde ise belgenin 1979 yılına ait olduğunun ifade edildiği, sermaye...

              Madde gereğince; Davacı şirket tarafından----------- davacı şirket bünyesinde olan ve bir kısmının kurulacak yeni bir şirkete ayni sermaye olarak konulacağı bildirilen her bir payının değerinin 28,5963 TL olduğunun TESPİTİNE, Davacı tarafından karşılanan harç maktu harcı karşıladığından yeniden harç alınmasına gerek bulunmadığına, Davacının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına, bakiye gider avansının davacıya iadesine, Dair karar, dosya üzerinden yapılan inceleme ile kesin olarak ve oy birliğiyle verildi....

                MAHKEME KARARI Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının dava dilekçesinde belirttiği 42 hissenin 9 hissesinin davacıya devrinden önce davalı şirketin yönetim kurulu kararı ile ...'a devredildiğinin pay defterindeki kayıtlardan anlaşıldığı, davalı şirketçe davacı adına açılan icra takiplerinin sayıca çok olması ve şirket sözleşmesi gereğince bunun gerekli bir sebep olduğunun bildirildiği, ancak bu borçların şahıs borcu olması ticari şirketlerin malvarlığını etkilemeyeceğinden davacının devir aldığı senetlerin tespit ve tescilini talep edebileceği, bu durumda davalı ...'ın diğer davalı şirkette 42 adet hissesinin bulunduğu, hissesinin 9 adetini 08.05.2012 tarih ve 93 numaralı yönetim kurulu kararı ile ...'...

                  UYAP Entegrasyonu