Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra dairesinin bu ihbarnamesini (haciz bildirisini) alan anonim şirket, çıplak payın haczedildiğini şirket pay defterine işlemek zorundadır; ancak, çıplak pay haczi, şirket pay defterine işlenmemiş olsa bile, haciz bildirisinin anonim şirkete tebliğ edildiği tarihte yapılmış sayılır. (İİK. m. 94/1 CA Kuru, Baki; İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, 2004 baskı, s. 392, 393). İİK'nun 88. maddesinin birinci fıkrasına göre ise, haczolunan paraları, banknotları, hamiline ait senetleri, poliçeler ve sair cirosu kabil senetlerle altın ve gümüş ve kıymetli şeyleri icra dairesi muhafaza eder. Bu fıkrada yazılan şeylere icra dairesi tarafından el konulması, bunların haczi için geçerlik şartıdır....

Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davaya konu şirket hisselerinin davalı tarafından tek elden yönetilmesi ve temsil edilmesi için, dış ilişki açısından geçerli olmakla birlikte taraflar arasındaki iç ilişkide inanç esasına dayanan bir devir işlemi yapıldığı, davacının davalı şirketteki hissesini davalı ...’e devrettiği, bu devir işleminin şirket kayıtlarına işlendiği ve ilan edildiği, inançlı işlem protokolünden sonra davalı ...’in uhdesinde topladığı kimi hisseleri iade ettiği, ancak davacının hisselerinin uhdesinde kaldığı, sermaye artırımına iştirak etmediği için davacının bu hissesinin mahkemece benimsenen bilirkişi raporu ile dava tarihi itibariyle ulaştığı miktarın %5,258 olarak tespit edildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, Gaziantep Ticaret Sicil Müdürlüğünün 20080 numarasında kayıtlı bulunan Gama Özel Sağlık Hizmetleri A.Ş.'ndeki %5,258 hissenin (5.258 adet) davacıya ait olduğunun tespitine, davalı ...'...

    ndan anlaşmalı olarak boşandığını, 06.10.2005 tarihli boşanma protokolü ve 18.08.2004 tarihli düzenleme şeklinde edinilmiş mallara katılma rejimi sözleşmesi kapsamında, mahkemece eşinin Şerefoğlu İnşaat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.'nin %51 hissesinin %25,5 hissesinin davacıya ait olduğunun tespitine karar verildiğini, isim bilgileri girilerek tavzih edilen kararın kesinleştiğini, ancak bu karar ile davalı şirkete ve Ticaret Sicil Müdürlüğüne yaptığı başvurulardan bir sonuç alınamadığını, dava açma zorunluluğu doğduğunu belirterek müvekkilinin davalı şirketteki ortaklığının 17.10.2005 tarihinden itibaren hüküm ve sonuç doğurduğunun tespiti ile bu hususun davalı şirket pay defterine tesciline ve hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      un %51 hissedarı haline geldiğini, bu devir sözleşmesinin hükümsüzlüğünün tespiti ve bu hisselerin müvekkiline ait olduğunun tespiti amacıyla açtıkları Bakırköy 7. ATM'nin 2015/691 esas sayılı dosyasının derdest olduğunu, genel kurul toplantısı davetinin müvekkili cezaevindeyken yapıldığını, ancak cezaevine tebligat yapılmadığından toplantı davetinin usulsüz olduğunu,alınan kararların yok hükmünde olduğunu, toplantıda şirket ana sözleşmesinin 6/B maddesinin değiştirilmesine yönelik kararın müvekkilinin rüçhan hakkını ortadan kaldırdığını, bu nedenle bu kararın TTK'nın 461/2. maddesine aykırı olduğunu, usulsüz çağrı nedeniyle toplantıya katılamayan davacının finansal tabloları inceleme, gündeme madde ekletme ve finansal tabloların müzakeresi ve buna bağlı konuların görüşülmesini erteletme hakkını kullanamadığını belirterek, kararın kaldırılarak davanın kabulüne, bu talebin kabul edilmemesi halinde Bakırköy 7....

        HUKUK DAİRESİ Uyuşmazlık ve davacının öncelikli istemi taraflar arasında akdedilen sözleşmeye dayalı olarak sözleşme konusu Anonim Şirket hissesinin adına tescili istemine ilişkin olup davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 11. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 11. Hukuk Dairesine gönderilmesine 25/11/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

          dahi davacıya ait davalı ...'...

            A.Ş'deki %15 hissesinin 1.500.000 TL karşılığı devrinin kararlaştırıldığını, dava dışı ...............ehine ipotek verirken yaptığı 38.000 TL masrafın Adem Torun'a ödeneceğinin ve.........orun'a ait taşınmaz üzerine konulan ipoteğin kaldırılacağının, bu husustaki sorumluluğun davalıya ait olduğunun da hüküm altına alındığını, davalının ödeme ve ipoteği kaldırma yükümünü yerine getirmediğini, anılan sözleşmenin 12. maddesinde edimini yerine getirmeyen tarafın 1.000.000 TL ceza ödemesi gerektiğinin belirtildiğini, cezai şartın tahsili için yapılan icra takibine davalının itirazının haksız olduğunu ileri sürerek itirazın iptalini ve icra inkâr tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davanın anonim şirket hisse devri sözleşmesinden kaynaklandığı, davanın taraflarının ..........'...

              Davacının, şirketin tek malvarlığının satışına ilişkin iddiasına yönelik sorumluluk davası talebinden başkaca, satışın hükümsüz olduğunun tespiti adı altında herhangi bir talebi bulunmamakla birlikte TTK m.408/2-f bendi gereği anonim şirketlerde önemli miktarda şirket varlığının toptan satışının genel kurul kararına bağlanmış olmasına karşın esasen limited şirkette böyle bir düzenlemenin bulunmadığı" sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, şirket ortağı davacının TTK 644.madde yollamasıyla aynı Kanununu 553-555 maddesi kapsamında şirket yöneticisi aleyhine açtığı sorumluluk davasıdır. 6102 sayılı TTK'nın 644/1-a maddesi uyarınca uygulanması gereken 553. ve 555. maddeleri limited şirket ortaklarının, “tazminatın şirkete verilmesi” kayıt ve koşuluyla sorumluluk davasını açabilmeleri mümkündür....

                Deliller: Tarafların dayandıkları tüm deliller, şirket kayıtları getirtilmiştir. 7.Tarafların iddia ve savunmaları ile dosyaya sunulan deliller birlikte değerlendirildiğinde; Asıl dava, ortak olunan anonim şirketin haklı sebeple feshi, birleşen dava ise; davalı ortağa ait hissenin davacıya ait olduğunun tespiti, olmadığı taktirde şirket hissesinin devri için ödenen bedelin tahsili taleplidir. Dosyaya sunulan beyanlar ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; Asıl dava davacısı-birleşen dava davalısı ... ile birleşen dosya davacısı ...'in %50'şer oranında eşit hisseye sahip ortak oldukları, asıl davada davacı ortağın şirketin haklı sebeple feshini istediği, birleşen davada ise davacı ortağın terditli olarak öncelikle davalı ortağa ait hissenin kendisine ait olduğunun tespitini, olmadığı taktirde şirket hissesinin devri için ödenen bedelin davalıdan tahsilini istediği görülmüştür....

                  Kararı, davacı vekili ve davalılardan ... vekili ile ... vekili temyiz etmiştir. 1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, ortaklara kar dağıtımı yapılıp yapılmamasına ilişkin yetkinin münhasıran davalı şirket genel kuruluna ait olmasına, davalı şirket genel kurullarında kar dağıtımına ilişkin bir karar alındığının davacı tarafından kanıtlanamamasına, esasen bu hususun iptal davasına konu edilmemesine ve ayrıca davacının manevi tazminat istemi koşullarının oluşmadığının anlaşılmasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava, hisse devrinin iptali ile davacı adına tescili, devrini iptalinin mümkün olmaması halinde hisselerin gerçek değerinin tespiti ile maddi tazminatın, kâr payının ve manevi tazminatın tahsili istemlerine ilişkin olup, mahkemece, yazılı gerekçelerle davanın kısmen kabulü...

                    UYAP Entegrasyonu