Mahkemece, iddia, savunma, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında akdedilen ve davalı şirketin unvanının da antette basılı olduğu sözleşme gereği davacıya hisse devredildiği, davacının 125 adet hisse senedini sözleşmeden kaynaklı olarak şeklen iktisap ettiği, toplamda ise davalı şirkete 48.125 DM ödeme yaptığı, yapılan ödeme meblağı ile alakalı olarak davalı tarafın herhangi bir itirazının bulunmadığı, davalı şirket ve yetkililerinin, primli pay senedi çıkarma yetkisi olmaksızın, nominal değerin üzerindeki bedel üzerinden “hisse devir kabul sözleşmesi” ve “hisse senedi talep formu” adlı belgeler ile yüksek kar ve istenildiği zaman para iadesi vaadi ile gerçek kişilerin iradesini fesada uğrattığı, bu gerçek kişiler kendilerini davalı şirkete ortak zannetseler de taraflar arasında sahih bir ortaklık ilişkisinin kurulmadığı, davalıların para toplama eyleminin hukuka aykırılık taşıdığı, haksız fiil kapsamında değerlendirildiği, davalılardan ...’ın davalı şirketin...
Ortaklığı'ndaki hissesinin tamamını 02.02.2015 tarihinde ... ve ... isimli kişilere devrettiğini ve ortaklıktan ayrıldığını, icra takibine konu edilen çekin, hisselerin devrinden sonra yeni şirket yetkililerince cirolanmış olup hisse devir tarihi olan 02.02.2015 tarihi ile takip konusu çekin basım tarihi olan 30.03.2015 tarihi birlikte değerlendirildiğinde borcun, şirket hisselerinin devrinden sonra doğmuş olduğunun açıkça anlaşılmakta olduğunu, devirden sonra yeni şirket yetkililerinin borcundan dolayı davacının sorumlu olmayacağını beyanla davacının, takip konusu çek nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine ve İstanbul ...İcra Müdürlüğü'nün ... sayılı dosyasında davacı adına olan takibin iptaline, davalının haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle davalı aleyhine %20'den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde; Müvekkili şirketin bir faktoring şirketi olup dava dışı ......
Bu suçun oluşabilmesi için, Tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin dolandırıcılık suçunu ticari faaliyetleri sırasında işlemiş olmaları gerekir. Keza, kooperatif yöneticilerinin bu nitelikli halden cezalandırılabilmeleri için suçun kooperatifin faaliyeti kapsamında, işlenmesi gereklidir. Bu suçun faili tacir veya şirket yöneticisi yada şirket adına hareket eden kişi yada kooperatif yöneticisi olabilir. ... Konut yapı kooperatifi başkanı ve hisseli üyesi olan Sanık ...'nın ... gazetesine 15/06/2006 tarihinde " ...'...
Anonim şirkette, payın (hissenin) hisse senedine bağlanması zorunlu değildir. Eğer pay, hisse senedine (veya ilmuhabere) bağlanmazsa, çıplak pay olarak kalır. Hisse senedine (ve ilmuhabere) bağlanmamış (çıplak) pay da hisse senedi gibi her çeşit işlemin konusu yapılabilir; devredilebilir, rehnedilebilir, üzerinde intifa hakkı tanınabilir, haczedilebilir. Anonim şirketlerde paylar için pay senedi veya pay ilmuhaberi çıkartılmamışsa, borçlunun şirketteki (çıplak) payı, icra dairesi tarafından şirkete tebliğ olunarak haczedilir. (İİK.m.94/1 C.3). Buna göre, çıplak pay hissesinin haczine karar veren icra müdürü, bu hacizle ilgili muhafaza tedbiri almak için mahalline (anonim şirket merkezine) gitmek zorunda değildir. İcra Müdürü, İİK.m.94/1 C.3 hükmüne göre, anonim şirkete bir ihbarname (bildiri) göndermekle de yetinebilir....
tarihinde kadar hisse devrinden “sebepsiz olarak cayma” hakkı tanındığı, fakat bu sebepsiz caymasının müeyyidesi olarak, 300.000,00 TL'lik avans ödemesinin 100,000,00 TL'lik kısmının geri verilmesini talep etme hakkını tamamen kaybedeceği anlamına geldiği, bu nedenle de davacının, hisse devrinden kendisine tanınmış olan hakka istinaden haklı olarak caydığına kanaat edilmiş, davacı/-----hisse devrinden “haklı olarak” caydığı için davalı/-------, davacının talep ettiği 100.000,00 TL bedelli malı davacıya göndermekle yükümlü olduğu ancak davacının talebine rağmen göndermediği anlaşılmaktadır....
tarihinde kadar hisse devrinden “sebepsiz olarak cayma” hakkı tanındığı, fakat bu sebepsiz caymasının müeyyidesi olarak, 300.000,00 TL'lik avans ödemesinin 100,000,00 TL'lik kısmının geri verilmesini talep etme hakkını tamamen kaybedeceği anlamına geldiği, bu nedenle de davacının, hisse devrinden kendisine tanınmış olan hakka istinaden haklı olarak caydığına kanaat edilmiş, davacı/-----hisse devrinden “haklı olarak” caydığı için davalı/-------, davacının talep ettiği 100.000,00 TL bedelli malı davacıya göndermekle yükümlü olduğu ancak davacının talebine rağmen göndermediği anlaşılmaktadır....
‘nin17.05.2013 tarih 2013-01 nolu yönetim kurulu kararı ile sermayeyi temsilen hisse senedi çıkartılmasına, hisse senedi bastırılıncaya kadar geçerli olmak üzere nama yazılı hisse senedi ilmühaberi çıkartılmasına yönünde karar alındığı ve nama yazılı hisse senedi ilmuhaberi çıkartıldığı tespit edilmiştir. Anonim Şirkette hisseleri temsil etmek üzere çıkartılan nama yazılı hisse senedi ilmuhaberinin İİK’nın 88. maddesine göre haczedilmesi gerektiği yönündeki mahkeme kararları isabetlidir....
İSTİNAFA CEVAP : Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle davacının dava dilekçesinde açık bir şekilde davalıya şirket hisse devri için para gönderdiğini ve de şirket hisse devrinin gerçekleşmediği için gönderilen paranın iadesini talep ettiğini belirttiğini, davacının ticari amaçla hisse devri için vekil konumundaki müvekkile davalıya gönderdiğini, şirketin ekonomik darboğaza girmese nedeni ile borçlarla muhatap olmamak adına şirket hissesinin devralmaktan kaçındığını, davanın ticari dava olduğundan bahisle istinaf isteminin reddine karar verilmesini talep etmiştir. G E R E K Ç E Uyuşmazlık, şirket hisse devri ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince tazmini için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemlidir....
e satıp devrettiği ve yönetim kurulu kararı ile pay defterine işlendiğini, şirket ana sözleşmesinin 7. maddesine göre hisse devirlerinin genel kurul kararı ile yapılabileceği, genel kurulun kabul etmediği hisse devirlerinin geçersiz olacağı düzenlenmişse de hisse devrinden sonra yapılan ilk genel kurul toplantısının hisse devrinden sonra oluşan hisse durumuna göre yapıldığı, yüzde yüz toplantı nisabı gösterildiği bunun genel kurulun hisse devrini kabul ettiği anlamına geldiği, esasen davacının da hissesini devrettiğini kabul ettiği, şirket ana sözleşmesinin 15. maddesine göre ise kâr payının genel kurulun tespit edeceği şekil ve surette dağıtılacağı hisse devri tarihinden önce şirket genel kurulu tarafından kâr payı dağıtılmasına ilişkin alınmış bir karar ve buna göre tahukkuk ettirilmiş ve muaccel olmuş kâr payı alacağının mevcut olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....
Ltd.Şti 'de bulunan 700 adet hissesinin tamamını hisse devir sözleşmesi ile davalıya devrettiğini, bu sözleşmenin hukuken geçerli olabilmesi ve hüküm ifade edebilmesi için noter huzurunda bedelin tamamen ve nakden alındığına dair şeklen bir sözleşme yapılmasının istendiğini, ancak haricen yapılan sözlü anlaşmada, devredilen hisselerin karşılığı olarak belirlenen 700.000,00 TL'sinin müvekkiline bir kısım banka havalesi ve bir kısmı da çek ile peyderpey ödeneceğinin taahhüt edilmesine rağmen ödeme yapılmadığını ileri sürerek, şimdilik 404.000,00 TL şirket hisse devri bakiye bedelinin davalıdan temerrüt faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesi ile istemini artırmıştır. Davalı vekili, müvekkilinin hisse devrinden kaynaklı borcunun bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. İhbar olunan vekili, davanın reddini savunmuştur....