Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı, dava dilekçesinde nüfus kaydında "..." olan adının "..." olarak değiştirilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde, nüfus kütüğünde ... olarak kayıtlı bulunan adındaki ...'ın iptalini adının "..." olarak düzeltilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne "..." adının "..." olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelerden davacının "..." olan adının 07.09.1999 tarihinde Yalova Asliye Hukuk Mahkemesinin kesinleşmiş kararı ile "..." olarak düzeltildiği anlaşılmaktadır. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 36/b maddesi gereği aynı konudaki kayıt düzeltme davalarının bir kez açılması mümkündür....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDA DÜZELTİM Taraflar arasında görülen davada; Davacı, adının"...oğlu ..." olmasına rağmen, kayden maliki olduğu 45797 ada 2 ve 7 parsel sayılı taşınmazlarda sehven adının "Hükmi", baba adının ise "..." olarak yer aldığını, daha önce başka taşınmazlar bakımından açtığı davada baba adının ...olarak tashih edildiğini ileri sürerek, tapu kayıtlarının nüfus kaydına uygun olarak düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, daha önce kesinleşen mahkeme kararı ile başka taşınmazlarda davacının adının "...oğlu ..." olarak tapu kayıtlarında düzeltilmesine karar verildiği, anılan kararın derecaattan geçerek kesinleştiği, iddianın sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı, dava dilekçesinde nüfus kaydında "..." olan adının "..." olarak değiştirilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı 22.08.2007 günlü dava dilekçesinde nüfus kütüğünde adının "..." olmasına karşın halk arasında ve çalışma hayatında "..." olarak tanındığını ileri sürerek nüfus kaydındaki "..." adının "..." olarak düzeltilmesine karar verilmesini istemiş olup, davacının yargılama sırasında 01.09.2007 tarihinde öldüğü ve ölüm kaydının nüfus kütüğüne işlendiği anlaşılmaktadır....

        ın adının yazılı olduğu, temyiz dilekçesinde isimleri ve haklarında temyiz talebi bulunduğu, Tebliğname'de isimleri de yazılarak temyiz talebi ile ilgili görüş de bulunduğu halde diğer sanıklar ... ile ...'ın isimlerinin ilamda sehven yazılmadığı, Dairemizin 08/06/2016 tarihli 2015/5441 esas, 2016/5295 karar sayılı onama ilamının sanık bölümündeki maddi hatanın sanıklar ... ile ...'...

          Davacı ..., taşınmazın murisi Süleyman Çakar'ın kullanımında iken 2002 yılında ölümüyle ve mirasçıları arasında yapılan taksimle kendisine kaldığını, o tarihten beri kendisinin kullanımında olduğunu öne sürerek, davalı adına yapılan kullanıcı tespitinin iptali ile kendi adının kullanıcı olarak yazılmasına, ağaç ve muhdesatların kendisine ait olduğunun belirtilmesine karar verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece verilen, davanın reddine ilişkin önceki hüküm, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 20.03.2018 tarih ve 2015/17918 Esas, 2018/1952 Karar sayılı ilamıyla; "yasal hasım konumunda olan Hazine'nin davalı olarak davaya dahil edilmesi suretiyle taraf teşkilinin sağlanması" gereğine değinilerek sair yönleri incelenmeksizin bozulmuştur. Bozma ilamı sonrası yapılan yargılama sırasında, davacı tarafça Hazine davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlanmıştır....

            Davacı ..., taşınmazın murisi .....,'ın kullanımında iken 2002 yılında ölümüyle ve mirasçıları arasında yapılan taksimle kendisine kaldığını, o tarihten beri kendisinin kullanımında olduğunu öne sürerek, davalı adına yapılan kullanıcı tespitinin iptali ile kendi adının kullanıcı olarak yazılmasına, ağaç ve muhdesatların kendisine ait olduğunun belirtilmesine karar verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece verilen, davanın reddine ilişkin önceki hüküm, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 20.03.2018 tarih ve 2015/17918 Esas, 2018/1952 Karar sayılı ilamıyla; "yasal hasım konumunda olan Hazine'nin davalı olarak davaya dahil edilmesi suretiyle taraf teşkilinin sağlanması" gereğine değinilerek sair yönleri incelenmeksizin bozulmuştur. Bozma ilamı sonrası yapılan yargılama sırasında, davacı tarafça Hazine davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlanmıştır....

              in şikayetçi olmadığı yönündeki beyanı esas alınarak yasaya aykırı şekilde düşme kararı verilmesi, 2- Gerekçeli karar başlığında suç adının "çocuğun kaçırılması ve alıkonulması" yerine "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" olarak gösterilmesi, 3- Dairemizin 2020/2463 Esas sayılı dosyasında 01.10.2020 tarihli kararla, somut norm denetimi yoluyla iptal istemli başvuru üzerine Anayasa Mahkemesinin 14.01.2021 gün ve 2020/81 Esas, 2021/4 sayılı Kararı ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununa 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanunun 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddesinin "01.01.2020 tarihi itibariyle... hükme bağlanmış ve kesinleşmiş dosyalarda .... basit yargılama usulü uygulanmaz" bölümündeki "hükme bağlanmış" ibaresinin Anayasanın 38. maddesine aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir. 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 38. maddesinde suçun kanuniliği ve cezanın kanuniliği güvence altına alınmıştır....

                "İçtihat Metni"Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 27.11.2019 tarih ve 2019/ 104493 sayılı maddi hatanın düzeltilmesi istemli yazısında; “Dairenizin 18/09/2019 tarih ve 2015/14401-2019/13962 sayılı ilamında tehdit suçundan kurulan hükmün Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edildiği, hakaret suçundan açılan dava ve hükmün bulunmadığı, sanık müdafiince hükmün temyiz edilmediği, sehven sanık ... müdafiinin temyiz ettiğinin belirtildiği belirlenmiştir. 5320 sayılı Yasanın 8. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesi uyarınca, Yüksek Dairenizin 18/09/2019 gün ve 2015/14401-2019/13962 sayılı ilamındaki yazıma ilişkin maddi hatanın düzeltilmesi arz ve talep olunur.” denilmektedir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mükerrer Nüfus Kaydının İptali İstemli Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Dava dilekçesinde; davacılar murisleri ... ve Hüsne'den olma 01.07.1912 doğumlu ... ile ... İlçesi ... Mahallesi 4 cilt, 145 hane ve 3 birey sıra numarası ile nüfusa kayıtlı ... ve ... olma 01.07.1912 doğumlu ...'ın aynı kişi olduğu iddia edilerek işlem görmeyen ...'in nüfus kaydının iptali ile ...'in anne adının da Sultan olarak düzeltilmesi istenmiştir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfusta Anne ve Baba Adının Düzeltimi İstemli Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Dava dilekçesinde, ...'ın davacılar tarafından evlat edinilmesine karar verilmesi istenmiş; mahkemece, davaya aile mahkemesi sıfatıyla bakılıp, davanın Türk Medeni Kanunun 292.maddesi kapsamında sonradan evlenme yolu ile soybağının kurulması davası olarak nitelendirilerek soybağının tespitine dair verilen karar Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Bir hakkı dava etme yetkisi (dava hakkı) kural olarak o hakkın sahibine aittir....

                      UYAP Entegrasyonu