Parkı kapsamında el atıldığı, davalı idarenin cevap dilekçesinde dava konusu taşınmaza 1956 yılından çok daha önce el atıldığının belirtildiği anlaşılmaktadır.Dava konusu taşınmaza 09.10.1956 tarihinden önce el atıldığı ileri sürüldüğünden ve mahkemece aynı gerekçeyle dava reddedildiğinden dava konusu taşınmaza ne zaman el atıldığı olgusunun kesin olarak belirlenmesi gerekir. Bu itibarla ilgili resmi kuruluşlardan dava konusu taşınmazın 1956 öncesi hava fotoğrafları temin edilerek, refakate re'sen alınacak hava fotogrometri uzmanı bilirkişiler eşliğinde mahallinde keşif yapılarak hava fotoğrafları üzerinde dava konusu taşınmazın konumu da işaretlettirilmek suretiyle ve tarafların dava konusu taşınmaza el atma ile ilgili her türlü delili de sorulup toplanarak, taşınmaza fiilen hangi tarihte el atıldığı kesin olarak saptanıp, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,Doğru görülmemiştir.Davacı ......
Parkı kapsamında el atıldığı, davalı idarenin cevap dilekçesinde dava konusu taşınmaza 1956 yılından çok daha önce el atıldığının belirtildiği anlaşılmaktadır.Dava konusu taşınmaza 09.10.1956 tarihinden önce el atıldığı ileri sürüldüğünden ve mahkemece aynı gerekçeyle dava reddedildiğinden dava konusu taşınmaza ne zaman el atıldığı olgusunun kesin olarak belirlenmesi gerekir. Bu itibarla ilgili resmi kuruluşlardan dava konusu taşınmazın 1956 öncesi hava fotoğrafları temin edilerek, refakate re'sen alınacak hava fotogrometri uzmanı bilirkişiler eşliğinde mahallinde keşif yapılarak hava fotoğrafları üzerinde dava konusu taşınmazın konumu da işaretlettirilmek suretiyle ve tarafların dava konusu taşınmaza el atma ile ilgili her türlü delili de sorulup toplanarak, taşınmaza fiilen hangi tarihte el atıldığı kesin olarak saptanıp, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,Doğru görülmemiştir....
Başkanlığınca dava konusu taşınmaza yol olarak el atıldığı anlaşılmakla el atmanın önlenmesi davasının kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; Dava konusu taşınmaz arsa niteliğindedir. Arsalarda ecrimisile hükmedilebilmesi için davacının taşınmazın el atılan bölümünün fiilen kullanılması nedeniyle menfaat temin ediyor olması, diğer bir deyişle gelir elde etmesi ve el koymadan dolayı bu gelirden mahrum kalması gerekir. Bu nedenle öncelikle dava konusu taşınmazın el atılan bölümünün gelir getirip getirmeyeceğinin tespiti ile, gelir getirmesi mümkün ise gelirin nasıl ve ne yapılarak elde edileceğinin, kiraya verilmesi söz konusu ise bu yerin nasıl kiraya verileceğinin, varsa emsal kira sözleşmeleri de getirtilip tespit edilerek yapılacak inceleme sonucunda ecrimisil miktarının belirlenmesi gerekirken, usulüne uygun olmayan şekilde ecrimisil bedeli tespit eden rapora göre karar verilmesi, Doğru görülmemiştir....
Bu dava şartının yerine getirilip dava açılması hâlinde, fiilen el konulan taşınmazın veya üzerinde tesis edilen irtifak hakkının el atma tarihindeki vasfına göre, dava tarihindeki değeri, belirlenmelidir. 1983 yılı öncesi el atma halinde maktu harç ve vekalet ücreti taktiri ile hüküm kurulmalıdır. 1983 sonrası el atmalarda ise, uzlaşma dava şartı aranmaksızın ,taşınmazın dava tarihindeki vasfına göre değerlendirme yapılmalıdır. Bu durumda nispi harç ve vekalet ücreti taktiri ile hüküm kurulmalıdır....
sayılı Kamulaştırma Yasasının 11/1-f maddesi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden bilimsel yolla tespiti ile dava konusu taşınmazın davalı idarece el atılan bölümünün bedeli ile eski hale getirme masraflarının karşılaştırmasının yapılarak, eski hale getirme masraflarının yer bedelinden fazla olması halinde, el konulan kısmın zemin bedelinin davalı idareden tahsili ve el konulan bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali ile idare adına tescline, yer bedelinin fazla olması halinde ise el atmanın önlenmesi talebinin kabulüne ve eski hale getirme bedeli ile el atıldığı zaman taşınmaz üzerinde ürün var ise bu ürünün bedeline hükmedilmesi gerektiği düşünülmeden, eksik inceleme ve yazılı gerekçe ile yer bedeline hükmedilmesi, 3- Dava konusu 1400 ve 1401 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında bulunan takyidatların hükmedilen bedele yansıtılmaması, Doğru görülmemiştir....
Davalı idare vekilinin istinaf dilekçesi ile özetle; haksız el atma yapılmadığı, zaten acele el koyma kararı alındığı, davacının imzaladığı protokollerle el atılmasına müsaade edip bedelini aldığı, 4277 ada 3 parsel sayılı taşınmazın bir kısmına el atıldığı halde tamamının tapusunun iptal edilmesinin hatalı olduğu belirtilerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması talep edilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat ve ecrimisil istemine ilişkindir. Kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davalarında, Kamulaştırma Kanununun değer biçmeye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır. Kamulaştırmasız el atma talebinde bulunabilmek için idarenin taşınmaza fiilen el atması ve sahibinin tasarrufunu engellemesi gerekir....
el atılan taşınmaz bedeli 16.05.1956 gün 1-6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı uyarınca davacıya ödenmelidir....
Davacılar vekilinin temyizine gelince; Kaldırım olarak sonradan el atılan ve ek dava ile bedeli talep edilen 58,98 m2'lik kısımda; 03.10.2011 tarihli bilirkişi raporunda bulunan resim ve ekli krokiye göre; el atmaya son verildiği belirtilmiş ise de, kaldırımın; el atmaya son verilen kısım ile bunun dışında kalan bölümünün bütünlük gösterir şekilde devam ettiği, davalı belediyenin sadece taşınmaza rastlayan bölümde el atmaya son vermesinin iyi niyet kuralları ile bağdaşmadığı, el atmanın yol boyunca kaldırım olarak devam ettiğinin kabulü gerektiği anlaşıldığından bu bölüm bedeline hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde ret kararı verilmesi, Doğru görülmemiştir....
Bu durumda; mahkemece, dava konusu taşınmazın el atılan alanı ile ilgili olarak fen bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin giderilmesi amacıyla; resen refakate alınacak fen bilirkişi heyeti eşliğinde dava konusu taşınmaz başında yeniden keşif yapılıp, bilirkişilerin elektronik aletlerle hassas ölçüm yapması da sağlanarak dava konusu taşınmaza fiilen el atılıp atılmadığı, el atılmış ise ne kadarlık kısma el atıldığı yeniden tespit edilip alınacak rapor sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması, 2-Kabule göre de; a) Davanın niteliği gereği hüküm altına alınan alacağın tamamına dava tarihinden itibaren itibaren faiz işletilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, b) Davalı idare tarafından kamulaştırmasız el atılan kısımların tapudan terkini ile ilgili olarak infazda tereddüt uyandıracak şekilde hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaza vaki el atmanın önlenmesi ve ecrimisil davasının kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca DÜZELTİLEREK ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan ....03.2013 gün ve 2012/27540 Esas - 2013/4950 Karar sayılı ilama karşı davalı vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Kamulaştırmasız el atılan taşınmaza vaki el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemlerine ilişkin davanın kısmen kabulüne dair mahkemece verilen karar, davalı vekilinin temyizi üzerine Dairemizce düzeltilerek onanmış, bu karara karşı davalı vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur....