Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükme yönelik; Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle ; Davada davacı aleyhine verilen hükmün hukuka aykırı olduğunu, alacakların eksik hesaplandığını, lehe eksik vekalet ücreti takdir edildiğini, davalı lehine takdir edilen vekalet ücretinin yüksek olduğunu belirterek istinaf isteminde bulunmuştur. T6 istinaf dilekçesinde özetle ;Dava konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının iş akdinin haklı sebeple feshedildiğini kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarına hak kazanamadığını, davacıya çalıştığı süre içinde yıllık izinlerinin kullandırıldığını, davanın reddi gerektiğini belirterek istinaf isteminde bulunmuştur. Dava; Kıdem tazminatı ve bir kısım işçilik alacaklarının tahsili talebine ilişkindir....

Aynı zamanda 5510 sayılı Yasa'nın “Devir, temlik, haciz ve Kurum alacaklarında zamanaşımı” başlıklı 93. maddesinde, "sigortalıların aylıklarının, 88. maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemeyeceği" hüküm altına alınarak, Kuruma, 88. madde kapsamındaki alacakların takip ve tahsilinde yaşlılık aylıkları üzerinde haciz işlemi uygulayabilme olanak ve yetkisi verilmiştir. “Primlerin ödenmesi” başlığını taşıyan 88. maddede, kısa ve uzun vadeli sigorta kolları ile genel sağlık sigortası üzerinden ödenecek primler hakkındaki düzenlemeler yer almakta olup, bu kapsamda süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacakların Kurum tarafından 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Yasa hükümleri gereğince tahsil edileceği belirtilmektedir....

    Yazılı gerekçe ile bu alacakların tamamının kabulüne karar verilmesi hatalıdır. 3. Davacı taraf 199,87 TL kıdem tazminatı faiz alacağı talep etmesine rağmen, HMK. 26 ve HUMK.’un 74. Maddesindeki taleple bağlılık kuralı ihlal edilerek 291,44 TL faiz alacağının hüküm altına alınması isabetsizdir. 4. Mahkemece davalının harçtan muaf olduğu kabul edilmesine rağmen, davacıdan peşin alınan harcın isteği halinde davacıya iade edilmesine karar verilmesi gerekirken, bu harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine şeklinde hüküm tesisi de usule aykırı olup ayrı bir bozma nedeni yapılmıştır. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 18.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Yazılı gerekçe ile bu alacakların tamamının kabulüne karar verilmesi hatalıdır. 3. Davacı taraf 1.826,88 TL fazla mesai alacağı talep etmesine ve kıdem tazminatı işlemiş faiz ile ücret alacağı talebi olmamasına rağmen, HMK. 26 ve HUMK.’un 74. Maddesindeki taleple bağlılık kuralı ihlal edilerek, 2.028,60 TL fazla mesai ücreti ile talep edilmeyen kıdem tazminatı işlemiş faiz ve ücret alacaklarının hüküm altına alınması isabetsizdir. 4. Mahkemece davalının harçtan muaf olduğu kabul edilmesine rağmen, davacıdan peşin alınan harcın isteği halinde davacıya iade edilmesine karar verilmesi gerekirken, bu harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine şeklinde hüküm tesisi de usule aykırı olup ayrı bir bozma nedeni yapılmıştır. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, 18.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Yazılı gerekçe ile bu alacakların tamamının kabulüne karar verilmesi hatalıdır. 3.Davacı taraf 506,99 TL kıdem tazminatı faiz alacağı talep etmesine rağmen, HMK. 26 ve HUMK.’un 74. Maddesindeki taleple bağlılık kuralı ihlal edilerek, 674,05 TL faiz alacağının hüküm altına alınması isabetsizdir. 4.Mahkemece davalının harçtan muaf olduğu kabul edilmesine rağmen, davacıdan peşin alınan harcın isteği halinde davacıya iade edilmesine karar verilmesi gerekirken, bu harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine şeklinde hüküm tesisi de usule aykırı olup ayrı bir bozma nedeni yapılmıştır. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, 18.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Mahkemece itirazın iptali davasının taleple sınırlı olarak hüküm altına alınacağı gözetilmeyerek diğer alacakların yanı sıra ihbar tazminatına yönelik takibin 1.532,21 TL olarak devamına karar verilmiştir. İtirazın iptali davasında hüküm kurulurken takiple sınırlı kalınmalıdır. Öte yandan takibe konu miktarın ayrıca eda davası olarak istenilmesi de mümkündür . Mahkemece yapılacak iş, ihbar tazminatının 700,00 TL'sini itirazın iptali kapsamında değerlendirmek bakiyesini ise, faizi ıslah tarihinden başlamak kaydıyla, eda hükmü olarak sonuçlandırmaktır. 4- Hükmedilen alacakların net mi yoksa brüt mü olduğunun belirtilmemesinin infazda tereddüte yol açacağının düşünülmemesi de hatadır. F) SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 18/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Öte yandan; tarafları aynı olan ve aynı ilamdan kaynaklanan alacakların, aynı takip dosyası üzerinden harcı yatırılarak tahsili mümkün iken, makul ve kabul edilebilir bir gerekçe olmaksızın ayrı takip başlatılması, yukarıda yasa ile düzenleme altına alınan usul ekonomisi ilkesine aykırılık teşkil etmektedir. Somut olayda, takibe dayanak ... 6. İş Mahkemesinin 21.08.2013 tarihli ve 2012/100 Esas-2013/704 Karar sayılı ilamının Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 24.02.2014 tarihli ve 2013/10919 Esas-2014/5524 Karar sayılı kararı ile bozulduğu ve bozma sonrası aynı mahkemece yeniden yapılan yargılama neticesinde 06.04.2015 tarihli ve 2014/281 E.-2015/15534 K. sayılı kararın verildiği, anılan bozma öncesi alacaklı tarafından ... 4. İcra Müdürlüğünün 2014/12296 Esas sayılı takip dosyası ile borçlu aleyhine takip başlatıldığı, anılan bozma sonrası ise yeni alınan mahkeme kararı ile işbu şikayet konusu ... 27....

              B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı, davacının talep ettiği tüm alacakların tam olarak ödendiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti ve Yargılama Süreci: Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. D) Temyiz: Kararı davalı temyiz etmiştir. E) Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Taraflar arasındaki uyuşmazlık, talep edilen alacakların zamanaşımına uğrayıp uğramadığı noktasında toplanmaktadır....

                TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü: İNCELEME VE GEREKÇE: MADDİ OLAY : Asıl borçlu şirketin dava konusu ödeme emri içeriği borçlarının bir kısmını 6111 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun kapsamında yapılandırmak amacıyla 03/03/2011 tarihinde başvuruda bulunduğu, 16/03/2011 tarihinde ödeme planına bağlanan borçların ilk üç taksinin ödendiği ancak diğer taksitlerin ödenmediği, devamında şirket tarafından 07/10/2016 tarihinde elektronik ortamda 6736 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun kapsamında yapılandırma talebinde bulunulduğu ancak takside bağlanan borçların vadesinde ödenmemesi üzerine söz konusu borçların tahsili amacıyla dava konusu ödeme emirlerinin düzenlendiği anlaşılmıştır...

                  nun davasından esinlenmesi olduğunu, alacakların zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak; kıdem tazminatı talebinin reddine, diğer taleplerin kısmen kabulüne karar verilmiştir. D) Temyiz: Kararı, taraflar temyiz etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu