Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Spor Müsabakalarını Seyirden Yasaklama Koruma Tedbirinin Hukuki Niteliği Ceza muhakemesinde koruma tedbirleri, kişinin suçluluğu yargı kararıyla tespit edilmeden önce temel bir hakkın sınırlandırılması sonucunu doğuran ve amacı muhakemenin yapılabilmesini veya ileride verilmesi muhtemel olan hükmün infazının yerine getirilmesini sağlamak olan işlemlerdir....

    Bu yönüyle Bölge Adliye Mahkemesinin 2/B çalışması, kullanım kadastrosu ve satış işlemlerine hiçbir hukuki kıymet vermeyen karar gerekçesinin yerinde olduğunu söylemek uygun görünmemektedir. Somut olayın koşullarında ilgili komisyonların esasında Tabiat Koruma Alanı içinde bulunan dava konusu taşınmazı 6831 ... Kanun'un 2/4 maddesine aykırı olacak şekilde- 2/B çalışma alanına dâhil etmeleri ve orman sınırları dışına çıkarmaları işleminin hatalı olduğu açıktır. Ne var ki 2/B çalışmalarının yapıldığı sırada, ilgili Komisyon tarafından; taşınmazın 1988 yılında Sırtlandağı Halep Çamı Tabiat Koruma Alanı içine alınmış olduğu fark edilmediği gibi sonrasında da Orman İdaresince 2/B işleminin hatalı olarak yapıldığı iddiasıyla bir itirazda bulunulmamış ve dava da açılmamıştır....

      Bu yönüyle Bölge Adliye Mahkemesinin 2/B çalışması, kullanım kadastrosu ve satış işlemlerine hiçbir hukuki kıymet vermeyen karar gerekçesinin yerinde olduğunu söylemek uygun görünmemektedir. Somut olayın koşullarında ilgili komisyonların esasında Tabiat Koruma Alanı içinde bulunan dava konusu taşınmazı -6831 ... Kanun'un 2/4 maddesine aykırı olacak şekilde- 2/B çalışma alanına dâhil etmeleri ve orman sınırları dışına çıkarmaları işleminin hatalı olduğu açıktır. Ne var ki 2/B çalışmalarının yapıldığı sırada, ilgili Komisyon tarafından; taşınmazın 1988 yılında Sırtlandağı Halep Çamı Tabiat Koruma Alanı içine alınmış olduğu fark edilmediği gibi sonrasında da Orman İdaresince 2/B işleminin hatalı olarak yapıldığı iddiasıyla bir itirazda bulunulmamış ve dava da açılmamıştır....

        Bu karara karşı davalı vekili tarafından sunulan maddi hata dilekçeleri ilk derece mahkemesince ve bölge adliye mahkemesince sehven istinaf başvuru dilekçesi olarak değerlendirilmiş ve nihai olarak bölge adliye mahkemesi tarafından ihtiyati tedbir isteminin kabulüne dair verilen kararın kesin olduğundan bahisle davalının istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş olup, iş bu karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK'nın 362. maddesinde bölge adliye mahkemelerinin temyiz olunamayan kararları düzenlenmiş, aynı maddedin 1/f bendinde de geçici hukuki korumalar hakkında verilen kararlar hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, geçici hukuki koruma kararlarından olan ihtiyati tedbir talebinin kabulüne ilişkin kararın temyiz edilemeyen kararlardan olduğu açıktır....

          Bu yönüyle Bölge Adliye Mahkemesinin 2/B çalışması, kullanım kadastrosu ve satış işlemlerine hiçbir hukuki kıymet vermeyen karar gerekçesinin yerinde olduğunu söylemek uygun görünmemektedir. Somut olayın koşullarında ilgili komisyonların esasında Tabiat Koruma Alanı içinde bulunan dava konusu taşınmazı -6831 sayılı Kanun'un 2/4 maddesine aykırı olacak şekilde- 2/B çalışma alanına dâhil etmeleri ve orman sınırları dışına çıkarmaları işleminin hatalı olduğu açıktır. Ne var ki 2/B çalışmalarının yapıldığı sırada, ilgili Komisyon tarafından; taşınmazın 1988 yılında Sırtlandağı Halep Çamı Tabiat Koruma Alanı içine alınmış olduğu fark edilmediği gibi sonrasında da Orman İdaresince 2/B işleminin hatalı olarak yapıldığı iddiasıyla bir itirazda bulunulmamış ve dava da açılmamıştır....

            DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Önalım Hakkından Kaynaklanan) KARAR : Taraflar arasında görülen, yukarıda esas ve karar numarası yazılı ilama ilişkin olarak istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya dairemize gönderilmiş olmakla incelendi....

            İSTİNAF NEDENLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE : 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesi gereğince kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf sebepleriyle bağlı olarak yapılan inceleme sonunda; Davacının talebinin değerlendirilmesi için geçici hukuki koruma tedbirleri, ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir kavramları, pozitif hukukumuzdaki düzenlemeler, uygulamadaki durum ve doktrindeki tanımları göz önüne alınmalıdır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 20.12.2013 tarih 2013/21– 1791 E., 2013/1676 K. sayılı oy birliği ile verilen kararına dair ilamda, geçici hukuki koruma tedbirlerinden ihtiyati tedbir (HMK 389 vd.) ve ihtiyati haciz (İİK 257 vd.) kurumları karşılaştırmalı ve ayrıntılı olarak açıklanmıştır....

            İSTEMİN KONUSU : Davacı hakkında 5726 sayılı Tanık Koruma Kanunu kapsamında tesis edilen koruma tedbirlerinin 3 (üç) ay süreyle devamına ve maddi yardımda bulunulması tedbirinin kaldırılmasına ilişkin, ...tarih ve ...sayılı işlem ile tebliğ edilen Tanık Koruma Kurulunun ...tarih ve ...sayılı kararının iptali istemiyle açılan davada; .... İdare Mahkemesince davanın reddi yolunda verilen ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararın davacı tarafından temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davacı tarafından, savunma dilekçesinin süresinde verilmediğine dair itirazlarının irdelenmediği, tanık koruma kararının kaldırılmasının gerekçesinin olmadığı, Ağır Ceza Mahkemesince koruma tedbirlerinin 1 yıl süre ile devamına karar verildiği, bu karar ile dava konusu idari işlemin çeliştiği, korunma ihtiyacının devam ettiği, bu nedenle temyize konu İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir....

              Davalı vekili, kasko sigorta poliçesi ile sigortalanan aracın kaza yaptıktan sonra çalıntı olduğunun anlaşıldığını, davacının hukuken malik olmadığını, hukuki menfaati bulunmadığını, poliçenin batıl olduğunu, hukuksal koruma teminatının sigortalı aleyhine yapılan hukuki takiplere ilişkin olarak verildiğini, faiz başlangıcının ekspertiz gideri olduğunu davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacı hakkında hırsızlık malı bilerek satın almak suçu nedeniyle açılan ceza davası beraatle sonuçlandığı ve kesinleştiği, davacının aracın çalıntı olduğunu bilmeden satın alarak sigortalattığı aracın çalıntı olduğunun anlaşılması karşısında davacının araç sahibine karşı aracı iade etmek ve hasar bedelini ödemekle sorumlu olduğu, davacının araç üzerinde meşru hukuki menfaati bulunduğu gerekçesi ile davanın kabulüne, 20.100 TL'nin 24.8.2004 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                A) Ziraat mühendisleri, b) Sadece tütünlerde kullanılan bitki koruma ürünlerini reçeteye yazmak üzere tütün teknoloji mühendisleri. (2) Bitki koruma ürünü bayilik belgesine sahip kişilere Bitki Koruma Ürünü Reçete Yazma Yetki Belgesi verilmez....

                  UYAP Entegrasyonu