Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : Davanın kısmen kabulü ile 2.876,82 TL maddi, 6.700,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Gerekçeli karar başlığında "koruma tedbirleri nedeniyle tazminat" yerine "haksız tutuklamadan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat" ibaresine yer verilmesi mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım yanlışlığı olarak kabul edilmiştir. Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davacı vekili ve davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle hükmün, isteme uygun olarak, ONANMASINA, 11/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Bu fıkranın gerekçesinde "özellikle uygulamada farklı geçici hukuki korumaların birbirinin yerine kullanılmasının hatta -ihtiyati tedbir zımnında ihtiyati haciz kararı verilmesi- gibi aslında kanuna tamamen aykırı geçici hukuki koruma kararı oluşturulmasının önüne geçilmesi amaçlanmıştır." denmiştir. Eldeki davada geçici hukuki koruma istemlerinden ilki davalıya ait Türkiye İş Bankası Denizli Saltak şubesinde yer alan TR......284 iban numaralı hesaba dair tasarrufun önlenmesi yönünden ihtiyati tedbir kararı verilmesidir. 6100 Sayılı HMK'nun 389/1. fıkrası gereğince mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir....

    TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 27/09/2019 NUMARASI : 2019/205 Esas - 2019/451 Karar DAVA KONUSU : Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Hizmetin Ayıplı Olmasından Kaynaklanan) KARAR : DAVA :Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Hizmetin Ayıplı Olmasından Kaynaklanan) İSTİNAF KARAR TARİHİ :21/10/2021 İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ :21/10/2021 Tarafların İddia Ve Savunmalarının Özeti: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine Antalya 4....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Geçici Koruma Kimlik Belgesindeki Kayıtların Düzeltilmesi istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı vekili tarafından müvekkiline verilen geçici koruma kimlik belgesindeki bilgiler ile pasaportundaki bilgilerin birbirini tutmadığını, çelişkiler nedeniyle müvekkilinin sıkıntılar yaşadığını ileri sürerek geçici koruma kimlik belgesindeki bilgilerin resmi pasaporta uygun hale getirilerek düzeltilmesine karar verilmesinin talep edildiği, mahkemece davanın reddine yönelik kararın verildiği, davacı vekili tarafından kararın istinafa taşındığı görülmektedir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden; davacının Suriye Arap Cumhuriyeti vatandaşı olduğu, 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu ile bu kanuna dayalı olarak çıkarılan Yönetmeliğinin 22. maddesi uyarınca düzenlenen ve nüfus kütüğüyle ilgisi bulunmayan geçici koruma kimlik belgesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır....

    Yönetimin, yönetim olmaktan kaynaklanan gücünü ve olanaklarını kullanarak makul beklentiyi karşılayabileceği, baskın kamu yararı olmadığı durumlarda, kamu görevlilerinin haklı beklentilerinin zedelenmemesi gerektiği kabul edilmektedir. Yukarıda yer verilen açıklamalardan, davalı kurumda koruma ve güvenlik görevlisi olarak çalışan personelin işe girerken beklentisinin bu kadro ve pozisyona göre şekillendiği, buna göre, 65 yaşında emekli olacaklarını ümit ederek mesleğe başladıkları, çalışma dönemi içerisinde, dağıtıcılığa atanmaları sonucu ilgililerin başlangıçta öngöremedikleri 55 yaşında emekliye sevk edilme durumuyla karşılaştıkları anlaşılmaktadır....

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/990 KARAR NO : 2023/749 DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 28/12/2020 KARAR TARİHİ : 13/07/2023 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 19/07/2023 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalıdan 20/04/2019 tarihinde 10.099,00 TL'ye .... marka ..... model cep telefonu satın aldığını, müvekkilinin ek olarak 2.349,99 TL ödeyerek koruma paketi ve uzatılmış garanti paketi adı altında 2 yıl süreli ürün sigortası alarak telefonu sigortalattığını, satın alınan telefonun 2020 yılı başlarında hasarlandığını, davalıya ait mağazaların pandemi gerekçesiyle kapalı olması sebebiyle müvekkilinin davalının müşteri hizmetlerini aradığını, pandemiden sonra mağazalarda onarım/değişim yapılabileceği belirtildiğini, pandemi sürecinin sona ermesiyle satıcıya ait...

        HUKUKİ NİTELENDİRME ve GEREKÇE: Dava, davacı şirkete ait araçların davalı şirket bünyesinde --------yaptırılarak poliçe kapsamında teminat altına alındığı belirtilen hukuksal masraflardan kaynaklanan alacak istemine ilişkindir....

          Ancak; 1-Suç tarihi itibariyle 12-15 yaş grubunda olan suça sürüklenen çocuk ...’nin 5237 sayılı TCK'nın 31/2. maddesi uyarınca hakkında hırsızlık suçunun hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişip gelişmediği hususunda uzman hekim raporu alınması gerektiği gözetilmeyerek, Batman Bölge Devlet Hastanesinin 23.02.2015 tarihli ve 2314 sayılı ve Mehmet Çiftçi ismiyle düzenlenen “farik mümeyyizdir” şeklindeki kanuni tabirleri içermeyen yetersiz raporu ile yazılı şekilde hüküm kurulması ve Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20.11.2018 tarihli ve 2016/6-986 E., 2018/554 K. sayılı içtihadında belirtildiği üzere 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 35. maddesi ve Çocuk Koruma Kanunu'nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20 ve 21. maddeleri uyarınca; fiil işlendiği sırada 12-15 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuğun işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille...

            anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamayacağının değerlendirilmesi açısından, suç tarihinde 12-15 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 35/1. ve Çocuk Koruma Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 20/2. maddesi gereğince zorunlu olan hırsızlık ve konut dokunulmazlığını bozma suçları yönünden sosyal inceleme raporu alınmadan, karar verilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 3-Suça sürüklenen çocuklar hakkında üzerine atılı suçun hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamayacağının değerlendirilmesi açısından, suç tarihinde 12-15 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuklar hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 35/1. ve Çocuk Koruma Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 20/2. maddesi gereğince zorunlu olan konut dokunulmazlığını ihlal suçu yönünden işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılamadığı veya davranışlarını...

              misyon koruma görevinden kaynaklanan maddi ve özlük haklarının tazminine yönelik isteminin reddi gerektiği gerekçesiyle; dava konusu işlemin iptaline, davacının dava konusu işlem nedeniyle yoksun kaldığı maddi ve özlük haklarının iadesine ilişkin tazminat istemi açısından ise davanın reddine karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu