Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tazminata esas ceza dosyası kapsamında, davacı hakkında yapılan yargılama sonunda hükmedilen 6 ay 20 gün hapis cezasının günlüğü 20,00 TL olarak hesaplanmak kaydıyla 4.000,00 TL adli para cezasında çevrildiği ve hapis cezasından çevrilen adli para cezaları bakımından mahkumiyetten fazla olan tutukluluk süresinin hesabında adli para cezasına çevrilen hapis cezasının dikkate alınması gerektiği göz önünde bulundurulduğunda, 198 gün gözaltında ve tutuklu kalan davacı hakkında koruma tedbirinden fazla mahkumiyete hükmedildiği anlaşılmakla davanın reddine karar verilmesi hukuka uygun bulunmuştur. V. KARAR Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle İstanbul 17....

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME: ......

      İhtiyati tedbir, geçici bir hukuki korumadır. Geçici hukuki koruma ise, ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz, yürütmeyi durdurma, el koyma gibi çeşitli hukuk dallarında düzenlemiş olan etkin hukukî koruma önlemlerine ilişkin üst kavramdır. Buna karşılık kesin hukuki koruma ise ancak açılan bir dava üzerine yapılan yargılama sonucunda verilen karar ile ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle dava, “kesin hukuki koruma” olarak nitelendirilmektedir. Dava konusu uyuşmazlığın esasını çözümleyecek veya böyle bir sonuç doğuracak biçimde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği konusunda açık bir kanun hükmü bulunmamakla birlikte, Yargıtay ve öğreti tarafından böyle bir görüşün kabul edilmesi geçici korumanın niteliğinden kaynaklanmaktadır. İhtiyati tedbir ise ileride açılacak bir davanın veya açılmış bir davanın sonucunun etkisiz veya anlamsız kalmasını önlemeye yarayan geçici hukuki korumadır....

      Bakılan davada, Çevre Kanunundan kaynaklanan yetkisini kullanan Bakanlar Kurulunun Anayasanın, Kanunların, Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası sözleşme ve katıldğı protokollerin, çevre korunması konusunda devlete ve vatandaşlara yüklediği ödevlerin gereği gibi yerine getirilmesini sağlamak amacıyla Gölbaşının Özel Çevre Koruma Bölgesi olarak tesbit ve ilanına karar verdiği sınır koordinatlarının, kirlenmeye maruz kaldığı saptanan göllerin beslendiği havzanın koruma altına alınmasına yönelik olarak belirlendiği anlaşılmış olup, bu haliyle dava konusu Bakanlar Kurulu kararında hukuka ve yasal düzenlemelere aykırılık bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, yasal dayanaktan yoksun davanın reddine karar verildi....

        Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ve dolayısıyla anılan yasanın satış ve dava tarihinde yürürlükte bulunan mülga 8/i-2 maddesi hükmü uygulanamayacağından ilk derece mahkemesince davanın reddine dair yazılı şekilde karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır..." biçimindeki gerekçesiyle, davacı vekili tarafından ileri sürülen istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri İstinaf başvuru dilekçesindeki sebepler ile hüküm temyiz edilmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, ön alım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 30.04.2014 tarihli ve 6537 ... Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunla, 5403 ......

          ın işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, Çocuk Koruma Kanunu'nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20/2. maddesi ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanun'un 35/1. maddesi uyarınca; sosyal yönden inceleme yaptırılmasının gerekli olduğu ve suça sürüklenen çocuk ... hakkında ......

            Kamu kurum ve kuruluşları, belediyeler, il özel idareleri ve mahallî idare birlikleri tescilli taşınmaz kültür varlıklarını, koruma bölge kurullarının belirlediği fonksiyonda kullanılmak kaydıyla kamulaştırabilirler." hükmü yer almaktadır. Aynı Kanunun 648 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile değişik 17. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinin ikinci paragrafında " Koruma amaçlı imar planı yapılıncaya kadar, koruma bölge kurulu tarafından üç ay içinde geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartları belirlenir. Belediyeler, valilikler ve ilgili kurumlar söz konusu alanda üç yıl içinde koruma amaçlı imar planı hazırlatıp incelenmek ve sonuçlandırılmak üzere koruma bölge kuruluna vermek zorundadır. (değişiklik öncesinde bu süre iki yıl olarak düzenlenmişti) Üç yıllık süre içinde zorunlu nedenlerle plan yapılamadığı takdirde koruma bölge kurulunca gerekçeli olarak bu süre uzatılabilir....

              ÇOCUK KORUMA KANUNU [ Madde 35 ] 5395 S. ÇOCUK KORUMA KANUNU [ Madde 5 ] 5395 S. ÇOCUK KORUMA KANUNU [ Madde 11 ] "İçtihat Metni" Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanık müdafii ikinci duruşmaya katılmış ve sanığın müdafii huzurunda bu celse savunmasının alınmış olması karşısında teblignamedeki (1) nolu bozma düşüncesine, sanığa verilen hapis cezası adli para cezasına çevrilirken mahkemenin gerekçesinde ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmediğinden teblignamedeki (3) nolu bozma düşüncesine iştirak edilmemiş, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....

                olduğu, ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davalı istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

                "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : Davanın reddi Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Gerekçeli karar başlığında, dava türü olarak, "Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat'' yerine, ''Haksız tutuklamadan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat'' ibaresine yer verilmesi, mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım yanlışlığı olarak kabul edilmiştir. Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; mahkemece dava açma süresinin geçtiği gerekçeleri gösterilerek davanın reddine karar verilmesinde usul ve kanuna aykırı yön bulunmadığından, davacı vekilinin davanın süresinde açıldığına ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 13.01.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu