Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARAR Davacılar, murisleri ... ’ın 13.3.1995 tarihinde vefat ettiğini, ölmeden önce mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla tüm taşınmazlarını 19.12.1994 tarihinde davalı gelinine ölünceye kadar bakma akdi ile devir ettiğini ileri sürerek, muvazaalı olarak yapılan ölünceye kadar bakma akdinin iptaline karar verilmesini istemiş, birleşen dava ile de tenkise karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, yatalak olan murise 2 yıl 7 ... boyunca baktığını, ve karşılığında ölünceye kadar bakma sözleşmesinin yapıldığını, sözleşmenin geçerli olduğunu ileri sürerek, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, ölünceye kadar bakma akdinin iptaline, birleşen davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Muris ......

    Mahkemece, asıl davada çekişme konusu taşınmazın 1/3 payına ilişkin olarak ileri sürülen taraf muvazaası iddiasının yazılı delille ispatlanamadığı, 2/3 payın ölünceye kadar bakma akdiyle temlik edildiği ve bakım borcunun yerine getirilmediğinin ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine; birleştirilen davada ise vasiyetnamenin tanzim tarihinden sonra taşınmazın ölünceye kadar bakma akdi ile devredilmesi nedeniyle TMK'nın 544/2. maddesi uyarınca davanın reddine ilişkin karar, Dairece; “...İddianın içeriği ve ileriye sürülüş biçimine göre asıl dava, taşınmazdaki 1/3 paya ilişkin aldatma hukuki nedenine dayalı 2/3 paya ilişkin olarak ise ölünceye kadar bakma akdinden kaynaklanan borcun yerine getirilmememesi nedeniyle akdin feshi suretiyle tapu iptali ve tescili, birleştirilen dava ise, ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı vasiyetnamenin iptali istemlerine ilişkindir....

      murisi ... arasında ölünceye kadar bakma sözleşmesi düzenlendiği, bakım borçlusu Fatma'nın , bakım alacaklısı Ali'den daha önce vefat ettiğini, her ne kadar bakım borçlusu daha önce vefat etmiş ise de sözleşmedeki edimlerin kendileri tarafından yerine getirildiğini, bu nedenle dava konusu 517 parselin ... adına olan tapusunun iptali ile davacılar adına tescili isteminde bulunmuşlardır. Davalılar, ölünceye kadar bakma sözleşmesinin muvazaalı olduğunu, bakım alacaklısı Ali'nin bakıma muhtaç durumda olmadığını, Fatma'nın sözleşme yapılmasından çok kısa süre sonra vefat ettiğini, bu nedenle edimlerini yerine getirmediğini belirterek; davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece; davanın kabulü ile dava konusu 517 parsel sayılı taşınmazın 6 payının iptali ile davacılar adına ... mirasçılık belgesindeki payları oranında tesciline, geri kalan payın olduğu gibi bırakılmasına karar verilmiştir....

        a ölünceye kadar bakma sözleşmesiyle muvazaalı temlik ettiğini ileri sürerek, müvekkillerinin miras payları oranında tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur. Davacı Vildan Deliktaş; aynı yöndeki iddia ve istemle Manisa 1.Sulh Hukuk Mahkemesinde 2009/494 esas sayılı davayı açmıştır. Her iki dosya fiili ve hukuku bağlantı sebebiyle birleştirilmiştir. Davalı, iddiaların yersiz olduğunu, miras bırakan ile ölünceye kadar bakma sözleşmesi yaptıklarını, sözleşmenin gereklerini tam olarak yerine getirdiğini bildirip, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, miras bırakan ile davalının ölünceye kadar bakma sözleşmesi yaptığı, davalının sözleşmeye uygun olarak miras bırakana bakıp gözettiği, temlikin muvazaalı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'nin raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ölünceye kadar bakma sözleşmesinin açılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde mirasçılardan ..., ..., ... ve ... tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dava; mirasbırakan ... tarafından ... Noterliği’nde düzenleme şeklinde yapılan 14.08.2014 tarih ve 968 yevmiye no’lu "Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi" başlıklı belgenin, vasiyetnamelere ilişkin hükümler uyarınca açılıp okunmasına ilişkindir. Mahkemece; anılan düzenleme şeklinde ölünceye kadar bakma sözleşmesinin açılıp okunmasına karar verilmiş,hüküm mirasçılardan ..., ..., ..., ... tarafından temyiz edilmiştir....

            Davalı, muris ile davalı arasında 19.12.1988 tarihli ölünceye kadar bakma akdi düzenlendiğini, ancak murisin vekili ...'in, murisin gerçek iradesini yansıtmayacak biçimde taşınmazı ölünceye kadar bakma akdi karşılığı devretmeyip, tapuda satış şeklinde temlik ettiğini, murise ölünceye kadar baktığını, satış işleminin muris muvazaası olarak kabul edilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, murisin ölümüne kadar davalı ile birlikte kaldığı, bakımının davalı tarafça yapıldığı, davalının dayandığı ölünceye kadar bakma akdinin murisin gerçek iradesini yansıttığı 2006 tarihinde akdin tapuya şerh edildiği, temlikin muvazaalı olduğuna dair iddianın davacı tarafça ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ÖLÜNCEYE KADAR BAKMA SÖZLEŞMESİNİN İPTALİ -KARAR- Dava, ölünceye kadar bakma aktinin iptali isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 13.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 20.12.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Davacı, 14/03/2011 tarihli belgeye dayanarak davalıdan her ay 750 TL alacaklı olduğunu ve borcun ödenmediğini iddia ederek talepte bulunmuş, davalı ise savunmasında dayanılan belgenin niteliği itibariyle ölünceye kadar bakma akdi olduğunu ve resmi şekilde yapılmadığını ayrıca bu belgeyi tazyik altında imzalamak zorunda kaldığını belirterek davanın reddini dilemiştir. Taraflar arasında düzenlendiği ihtilafsız olan, icra takibinde ve davada dayanılan 14.03.2011 belgede, “...’ın bila bedelli boş senedini elinde bulunduran ..., ...’a 30/03/2011 tarihine kadar iade edecek olup, bu senetle herhangi bir borç – alacak yoktur.... ve ..., ölünceye kadar babaları ...’ın banka hesabına her ay 750,00’er TL para yatıracaktır.” yazıldığı anlaşılmaktadır. Bu belgenin içeriğinden taraflar arasında ölünceye kadar bakma akdi düzenlenmediği sonucuna ulaşılmaktadır....

                  Davalı; muris ...’in şeker hastası olup uzun yıllar tedavi gördüğünü, ayak parmaklarının kesilmiş ve gözlerinin son yıllarda göremez olduğunu, muris ...’nin ise 2009 yılından beri siroz tedavisi gördüğünü ve ölümünden 6-7 ay öncesi yatalak duruma düştüğünü, murislere bakan kimse olmadığı için ...’dan murislerinin yanına geldiğini sık sık onları hastaneye götürerek tedavilerini yaptırdığını, murislerin teklifi üzerine çekişme konusu taşınmazın ölünceye kadar bakma şartı ile kendisine temlik edildiğini, temlikten önce murislerine bakmaya başladığını, ölünceye kadar bakma sözleşmesinin ivazlı ve sağlararası bir işlem olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; davalının anne ve babası olan murislerine karşı bakım borcunu yerine getirdiği, ölünceye kadar bakma sözleşmesinin muvazaalı olarak kabul edilemeyeceği, ivazlı akitlerde tenkis hükümlerinin uygulanamayacağı gerekçesiyle sübut bulmayan davanın reddine karar verilmiştir....

                    in kayden maliki olduğu 2329 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki dava konusu 10 nolu bağımsız bölümü 01.09.2008 tarihinde davalı kızına ölünceye kadar bakma akdi ile devrettiğini, murisin bakıma muhtaç olmadığını, emekli maaşı bulunduğunu, anılan temlikin saklı payı zedeleme kastı ile yapıldığını ileri sürerek, sağlararası kazandırma işleminin iptali ile tenkise karar verilmesini istemiştir. Davalı, mirasbırakanın yaptığı tasarrufun ölünceye kadar bakma akdi olup ivazlı bir tasarruf olduğunu, murisin ölümünden 2 yıl önce demans hastası olduğunu, sürekli ve özenli bakım gerektiren dönemlerinde kendisinin murise baktığını, bakım borcunu yerine getirdiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne ilişkin verilen karar Dairece; "...tarafların ortak mirasbırakanları ... dava konusu taşınmazın intifa hakkını üzerinde tutarak, çıplak mülkiyetini 01.09.2008 tarihinde ölünceye kadar bakma akdi ile davalı kızı ...'ya temlik etmiş ve 05.04.2012 tarihinde ölmüştür....

                      UYAP Entegrasyonu