İstinaf Talebi: Davalı vekili, davacının iş akdinin 692 sayılı Kanun Hükmünde Kararname gereği haklı nedenle feshedildiğini, davalı işverenin yürürlükte bulunan mevzuatı uyguladığını, çıkış kodu ile fesih sebebi arasında çelişki bulunmadığını belirterek istinaf talebinde bulunmuştur. Gerekçe: Dava işçi ve işveren ilişkisinden kaynaklanan alacak istemli davadır. İstinaf incelemesi HMK 355/1 maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf edenin sıfatı ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmıştır....
İstinaf Talebi: Davalı vekili, davacının iş akdinin 692 sayılı Kanun Hükmünde Kararname gereği haklı nedenle feshedildiğini, davalı işverenin yürürlükte bulunan mevzuatı uyguladığını, çıkış kodu ile fesih sebebi arasında çelişki bulunmadığını belirterek istinaf talebinde bulunmuştur. Gerekçe: Dava işçi ve işveren ilişkisinden kaynaklanan alacak istemli davadır. İstinaf incelemesi HMK 355/1 maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf edenin sıfatı ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmıştır....
İstinaf Talebi: Davalı vekili, davacının iş akdinin 692 sayılı Kanun Hükmünde Kararname gereği haklı nedenle feshedildiğini, davalı işverenin yürürlükte bulunan mevzuatı uyguladığını, çıkış kodu ile fesih sebebi arasında çelişki bulunmadığını belirterek istinaf talebinde bulunmuştur. Gerekçe: Dava işçi ve işveren ilişkisinden kaynaklanan alacak istemli davadır. İstinaf incelemesi HMK 355/1 maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf edenin sıfatı ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmıştır....
İstinaf Talebi: Davalı vekili, davacının iş akdinin 692 sayılı Kanun Hükmünde Kararname gereği haklı nedenle feshedildiğini, davalı işverenin yürürlükte bulunan mevzuatı uyguladığını, çıkış kodu ile fesih sebebi arasında çelişki bulunmadığını belirterek istinaf talebinde bulunmuştur. Gerekçe: Dava işçi ve işveren ilişkisinden kaynaklanan alacak istemli davadır. İstinaf incelemesi HMK 355/1 maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf edenin sıfatı ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmıştır....
İstinaf Talebi: Davalı vekili, davacının iş akdinin 692 sayılı Kanun Hükmünde Kararname gereği haklı nedenle feshedildiğini, davalı işverenin yürürlükte bulunan mevzuatı uyguladığını, çıkış kodu ile fesih sebebi arasında çelişki bulunmadığını belirterek istinaf talebinde bulunmuştur. Gerekçe: Dava işçi ve işveren ilişkisinden kaynaklanan alacak istemli davadır. İstinaf incelemesi HMK 355/1 maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf edenin sıfatı ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmıştır....
DAVA KONUSU : Alacak (İşçi İle İşveren İlişkisinden Kaynaklanan) KARAR : Dava, işçi ile işveren ilişkisinden kaynaklanan alacağının tahsili talebine ilişkindir. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı işyerinde 17/05/2016- 01/03/2018 tarihleri arasında çalıştığını, askerlik nedeni ile iş akdini feshettiğini belirterek kıdem tazminatı, ücret, fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. İlk derece mahkemesi tarafından davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karara karşı davalı vekili istinaf dilekçesi vermiş olup, yine davalı vekili Av. T7 nın Dairemize gönderdiği 01/10/2021 tarihli istinaf talebinden vazgeçme dilekçesi ile istinaf kanun yoluna başvurusundan feragat ettiklerini bildirmeleri karşısında davalı vekilinin istinaf başvurusunun feragat nedeniyle reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir....
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, öncelikle, mevcut dava açısından, Türk Hukukunun uygulanıp uygulanmayacağı; sonrasında ise, işçi ile işveren ilişkisinden kaynaklanan alacak - tazminat iddialarının sübut bulup bulmadığı noktasında toplanmaktadır. Genel olarak ispat külfeti, H.M.K.'nın 190/1. maddesi gereğince, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Uygulanacak kanun açısından yapılan irdelemede; davalı işveren firmanın Türk kanunlarına göre kurulmuş bir Türk firması olduğu, Türk vatandaşı olan davacı işçinin de, bu firma tarafından yurt dışındaki görevde çalıştırılmak üzere Türkiye'de işe alındığı, dosyadaki, S.G.K. kayıtları ve hizmet döküm cetveli ile tarafların dosyaya sundukları bilgi ve belgeler de değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, en yakın irtibat halinde bulunduğu yer olan, Türkiye Cumhuriyeti Devleti kanunlarına ve özellikle İş Kanunu'na tabi olduğu, kanaatine ulaşılmıştır....
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, öncelikle, mevcut dava açısından, Türk Hukukunun uygulanıp uygulanmayacağı; sonrasında ise, işçi ile işveren ilişkisinden kaynaklanan alacak - tazminat iddialarının sübut bulup bulmadığı noktasında toplanmaktadır. Genel olarak ispat külfeti, H.M.K.'nın 190/1. maddesi gereğince, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Uygulanacak kanun açısından yapılan irdelemede; davalı işveren firmanın Türk kanunlarına göre kurulmuş bir Türk firması olduğu, Türk vatandaşı olan davacı işçinin de, bu firma tarafından yurt dışındaki görevde çalıştırılmak üzere Türkiye'de işe alındığı, dosyadaki, S.G.K. kayıtları ve hizmet döküm cetveli ile tarafların dosyaya sundukları bilgi ve belgeler de değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, en yakın irtibat halinde bulunduğu yer olan, Türkiye Cumhuriyeti Devleti kanunlarına ve özellikle İş Kanunu'na tabi olduğu, kanaatine ulaşılmıştır....
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, öncelikle, mevcut dava açısından, Türk Hukukunun uygulanıp uygulanmayacağı; sonrasında ise, işçi ile işveren ilişkisinden kaynaklanan alacak - tazminat iddialarının sübut bulup bulmadığı noktasında toplanmaktadır. Genel olarak ispat külfeti, H.M.K.'nın 190/1. maddesi gereğince, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Uygulanacak kanun açısından yapılan irdelemede; davalı işveren firmanın Türk kanunlarına göre kurulmuş bir Türk firması olduğu, Türk vatandaşı olan davacı işçinin de, bu firma tarafından yurt dışındaki görevde çalıştırılmak üzere Türkiye'de işe alındığı, dosyadaki, S.G.K. kayıtları ve hizmet döküm cetveli ile tarafların dosyaya sundukları bilgi ve belgeler de değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, en yakın irtibat halinde bulunduğu yer olan, Türkiye Cumhuriyeti Devleti kanunlarına ve özellikle İş Kanunu'na tabi olduğu, kanaatine ulaşılmıştır....
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, öncelikle, mevcut dava açısından, Türk Hukukunun uygulanıp uygulanmayacağı; sonrasında ise, işçi ile işveren ilişkisinden kaynaklanan alacak - tazminat iddialarının sübut bulup bulmadığı noktasında toplanmaktadır. Genel olarak ispat külfeti, H.M.K.'nın 190/1. maddesi gereğince, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Uygulanacak kanun açısından yapılan irdelemede; davalı işveren firmanın Türk kanunlarına göre kurulmuş bir Türk firması olduğu, Türk vatandaşı olan davacı işçinin de, bu firma tarafından yurt dışındaki görevde çalıştırılmak üzere Türkiye'de işe alındığı, dosyadaki, S.G.K. kayıtları ve hizmet döküm cetveli ile tarafların dosyaya sundukları bilgi ve belgeler de değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, en yakın irtibat halinde bulunduğu yer olan, Türkiye Cumhuriyeti Devleti kanunlarına ve özellikle İş Kanunu'na tabi olduğu, kanaatine ulaşılmıştır....