Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesi uyarınca 2 haftalık kesin süresi içerisinde Bölge İstinaf Mahkemesine başvuru yolunun açık olduğu açıkça okunup usulünce anlatıldı. 14/04/2022 Katip ... E-imza Hakim ... E-imza...

    HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davanın KISMEN KABULÜNE, 2-Davalının --- sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptaliyle, takibin ----- asıl alacak üzerinden takip şart ve koşulları altında aynen devamına, fazlaya ilişkin itirazın iptali istemlerinin reddine, 2-Asıl alacak olan 2.336,79 TL'nin %20'si icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 3-Davacı tarafça harçtan muaf olması ve dava açılarken harç yatırılmaması nedeniyle 59,30 TL. başvuru harcı ile Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 159,63 TL. peşin harç olmak üzere toplam 218,93 TL. harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-Davacı tarafından yapılan bilirkişi gideri ile tebligat ve müzekkere gideri 1.722,10 TL. yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 5-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca 2.336,79 TL. vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6-HMK 333 ve gider avansı tarifesinin 5. maddesi gereğince gider avansının kullanılmayan kısmının...

      Noterliğinin 09.08.2019 tarihli 13225 yevmiye numaralı ihtarnameye cevapları ile itiraz ettikleri, dolayısıyla Tebligat Kanunun 32. maddesi uyarınca tebligat usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatap tebliğe muttali olmuş ise geçerli sayılacağından, davacılar vekilinin İİK' nın 150/ı maddesi uyarınca ilamlı takip başlatılamayacağı yönündeki şikayeti yerinde görülmemiştir. Mahkemece hükme esas alınan 17.03.2020 tarihli ek raporda; davalı T3 ile T1 Ltd....

      Zira davacı davayı açarken ödeme emrinin davalı tarafa tebliğ edilip kanuni süreler geçmesine rağmen herhangi bir ödeme yapılmadığını ileri sürerek İİK'nun 177/4 maddesi uyarınca iflas talebinde bulunmuştur. İİK 177. Maddesine göre; "aşağıdaki hallerde alacaklı evvelce takibe hacet kalmaksızın iflasa tabi borçlunun iflasını isteyebilir. Bu madde doğrudan doğruya iflas hallerini düzenlemiştir. 1 – Borçlunun malum yerleşim yeri olmaz, taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle kaçar, alacaklıların haklarını ihlal elen hileli muamelelerde bulunur veya bunlara teşebbüs eder yahut haciz yoliyle yapılan takip sırasında mallarını saklarsa; 2 – Borçlu ödemelerini tatil eylemiş bulunursa; 3 – 308 inci maddedeki hal varsa;(1) 4 – İlama müstenit alacak icra emriyle istenildiği halde ödenmemişse." Davacı davada İİK 177/4'e dayanmıştır. Oysa ki takip ilama müstenit değildir. Kambiyo senedine dayalı bir alacaktır....

        Maddesinden sonra gelmek üzere eklenen 5/a maddesi uyarınca bu kanunun 4. Maddesinde belirtilen ticari davalardan konusu bir miktar paranın alacak ve tazminatları hakkında dava açılmadan önce arabuluculağa başvurmuş olması dava şartıdır. Belirtilen kanunun 23. Maddesi ile 6325 Sayılı Kanunun eklenen 18a/2. Madde de ise arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması durumunda bir işlem yapılmaksızın usulden reddine karar verilir düzenlemesi bulunmaktadır....

        Maddesinden sonra gelmek üzere eklenen 5/a maddesi uyarınca bu kanunun 4. Maddesinde belirtilen ticari davalardan konusu bir miktar paranın alacak ve tazminatları hakkında dava açılmadan önce arabuluculağa başvurmuş olması dava şartıdır. Belirtilen kanunun 23. Maddesi ile 6325 Sayılı Kanunun eklenen 18a/2. Madde de ise arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması durumunda bir işlem yapılmaksızın usulden reddine karar verilir düzenlemesi bulunmaktadır....

          Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/980 Esas sayılı dosyası ile konkordatonun tasdiki davasının görüldüğünü ve tasdik kararı verildiğini, dosyada müvekkili banka alacağının 489.515,45 TL olarak bildirildiğini, davalı borçlu şirket tarafından banka alacağının 86.344,44 TL kısmına itiraz edildiğini, müvekkili banka alacağının 43.171,01 TL olarak kabul edildiğini, alacağın kısmi olarak itiraza uğraması nedeniyle İİK 308/b maddesi gereğince çekişmeli alacak davası açıldığını, mahkeme tarafından usul ve yasaya aykırı olarak davanın dava şartı yokluğu gerekçesiyle reddine karar verildiğini, İİK 308/b hükmü gereğince açılan çekişmeli alacak davalarının TTK 5/A maddesi kapsamında olmadığını, arabuluculuğa başvuru zorunluluğunun bulunmadığını, ticari uyuşmazlıklarda arabulucuk denetimi yapılırken ilk olarak bakılması gereken hususun uyuşmazlık konusunun tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri iş veya işlemlerden olması gerektiğini, yargısal bir yetkinin kullanımının sadece hakim tarafından...

          Kuşkusuz, bu noktada İİK. 308/b maddesi uyarınca açılan alacak davasının arabuluculuğa tabi olup olmadığı yönünde yüksek mahkeme kararlarına bakılması da konunun etraflıca değerlendirilmesi bakımından faydalı olacaktır. Konuya ilişkin güncel kararlar ve yargı uygulamasına bakıldığında: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2020/1616 Esas, 2020/1268 Karar sayılı ilamında: "...Uyuşmazlık, İİK. 308/b maddesi uyarınca açılan alacak davasının arabuluculuğa tabi olup olmadığı, mahkemece verilen kararın usul ve yasaya, dosya kapsamına uygun olup olmadığı noktasındadır. İİK. 308/b maddesinde;'' (Ek madde: 28/2/2018-7101 S.K./37. md) Alacakları itiraza uğramış olan alacaklılar, tasdik kararının ilanı tarihinden itibaren bir ay içinde dava açabilirler. Tasdik kararını veren mahkeme, konkordato projesi uyarınca çekişmeli alacaklara isabet eden payın, kararın kesinleşmesine kadar borçlu tarafından, mahkemece belirlenen bir bankaya yatırılmasına karar verebilir....

            Kat 5 nolu bağımsız bölümün icra takibinden kısa bir süre önce 70.00,00 TL bedelle teyzesinin kızı olan davalı Dilber İzmirli'ye satıldığını belirterek, İİK 278 ve devamı maddeleri uyarınca tasarrufun iptaline, cebir icra yetkisi verilmesine karar verilmesini istemiştir....

            nın 72/3 maddesi gereğince paranın alacaklıya ödenmemesi tedbir talebinin reddine, b-Takipten sonra açılan menfi tespit davasında takip durdurulamayacağından İİK.'nın 72/2 maddesi gereğince bu yöndeki tedbir talebin reddine, c-Usulsüz tebligat nedeni ile haczin kaldırılması talebi şikayet yoluyla İcra Hukuk Mahkemesinden istenebileceğinden bu yöndeki talebin reddine, " karar verilmiştir. Davacı vekili 26/09/2022 havale tarihli beyan dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin 23/09/2022 tarihli ara kararı uyarınca reddedilen tedbir talebinin yeniden değerlendirilerek İİK.'nın 72/3 maddesi kapsamında icra veznesine yatırılan paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....

            UYAP Entegrasyonu