Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, zapta karşı tekeffül hükümlerine dayalı alacak istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 2.6762 sayılı Kanun'un 946 ncı maddesi, 6098 sayılı Kanun'un 214 üncü maddesi. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....

    in pasif husumet ehliyetinin bulunmamasına göre sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık geçerli satıştan kaynaklanan BK. 189 ve sonraki maddelerinde düzenlenen zapta karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanmıştır. Davalı N… …..a ait aracın geçerli sözleşme ile davacı H.....'e satıldığı ve aracın hukuki ayıplı olması sebebiyle zaptedildiği uyuşmazlık dışıdır. BK.nun 192 maddesinde satılanın tamamen zaptolunması halinde satımın münfesih addolunacağı hükme bağlanmıştır. Şu duruma göre taraflar arasındaki satış feshedildiğinden alıcı B.K'nun 192. maddesinde açıklanan zararlarını talep edebilir. Yasanın bu hükümleri menfi zarara ilişkin olup, davalının kusursuz bulunması davacının az yukarıda açıklanan yasa maddeleri gereğince zararını istemesine engel teşkil etmez. Başka bir anlatımla satıcı kusursuz olsa bile, aracın alıcının elinden alınmasından kaynaklanan menfi zararını karşılamakla yükümlüdür. Mahkemece davacı H..... G....'in akidi olan H..... D.....'...

      değil ayıba karşı tekeffül hükümlerinin uygulanabileceğini, cevap dilekçesi ekindeki Hukuk Genel Kurulu'nun 2011/19-......

        Bozmaya uyan mahkemece; Maliye Hazinesince davacı adına ecrimisil tahakkuk ettirilmediği, dolayısıyla zapta karşı tekeffül hükümleri doğrultusunda istirdatı talep edilebilecek bir bedel bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; karar, davacı tarafça temyiz edilmiştir. Davacı, daha önce babası Salih tarafından kiralanan ve mülkiyeti Hazineye ait yeri 2009 yılında imzaladığı sözleşme ile kiralamıştır. Her ne kadar mahkemece; uyulan bozma ilamı doğrultusunda yapılan araştırma sonucunda ecrimisilin davacının babası adına tahakkuk ettirildiği, davacı adına tahakkuk eden ecrimisil olmadığı belirlenmiş ise de; davacı, kira sözleşmesini devralması nedeniyle babası adına tahakkuk eden ecrimisil ödemelerini yaptığını bildirmiştir....

          Belirtilmelidir ki, taraflar arasındaki hukuki ilişki tüketici işleminden kaynaklanmakla birlikte, davada uygulanması gereken hukuk normu 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun zapta karşı tekeffül hükümlerini düzenleyen 214 ve devamı maddeleridir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 214/1 maddesi,"Satış sözleşmesinin kurulduğu sırada var olan bir hak dolayısıyla, satılanın tamamı veya bir kısmı bir üçüncü kişi tarafından alıcının elinden alınırsa satıcı, bundan dolayı alıcıya karşı sorumlu olur." 818 sayılı Borçlar Kanunu 189/1 maddesi,"Bayi, satılan şeyin bir üçüncü şahıs tarafından bey'in akdi zamanında mevcut bir hak sebebi ile tamamen veya kısmen zaptedilmesinden müşteriye karşı mesul ve zamindır." Kanunda zapta karşı tekeffül davalarına ilişkin özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden ihtilafta uygulanacak zamanaşımı süresi sözleşme ilişkilerindeki 10 yıllık genel zamanaşımı süresidir....

          Kiraya verenin zapta karşı tekeffül borcu BK.’nun 253. ( 6098 sayılı TBK.’nun 309 ) maddesinde düzenlenmiştir. Kiraya veren kiralananı her türlü maddi ve hukuki ayıptan ari olarak kiracının kullanımına sunmak ve kira müddetince bu hali ile muhafaza etmekle yükümlüdür. Üçüncü kişinin aynî bir hakka dayalı olarak kiralanan üzerinde ileri sürdüğü talepler davalı kiraya verenin tekeffülü altındadır. .....Somut olayda dava dışı Hazine, mülkiyet hakkına dayanarak davacının kiracılık hakkı ile bağdaştırılamayan bir iddiada bulunmuştur. Davacı her ne kadar taşınmazı kullanmışsa da bunun karşılığında tapu maliki hazineye karşı sorumlu tutulmuş ve kendisine ecrimisil tahakkuk ettirilmiştir. Bu durumda davacı, zapt dolayısıyla taraflar arasındaki kira sözleşmesini feshedebilir. Ödediği kira bedelini geri isteyebilir. Ne var ki davacı eldeki dava ile kira sözleşmesinin feshini değil, ödediği kira tahakkuk ettirilen ecrimisilin ödediği kira bedelinin tahsilini istemektedir....

          Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesine dayalı itirazın iptâli istemine ilişkindir. Mahkemece, davalıların eser sözleşmesinin kefili olduğu, zapta ve ayıba karşı tekeffül dolayısıyla ortaya çıkan tazminat yükümlülüğünden sorumlu olmadıkları gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı ile dava dışı ... İnş. ve Malz. Pvc. Alü. Doğ. Tur. Nak. San. Tic. Ltd. Şti. arasında imzalanan 19.09.2002 tarihli sözleşmede, davacıya ait inşaatların PVC doğrama ve sair işlerinin ... Ltd. Şti. tarafından yapılması kararlaştırılmış, bu davada davalı olan ... ile ... “müteselsil kefil ve müşterek borçlular” sıfatıyla sözleşmeyi imzalamıştır. Yüklenici ... Ltd. Şti. aleyhine İzmir 5....

            DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava, zapta karşı tekeffül hükümlerine dayalı alacak talebine ilişkindir. Taşınır satışında zapttan sorumluluğu düzenleyen 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 214.maddesine göre satış sözleşmesinin kurulduğu sırada var olan bir hak dolayısıyla, satılanın tamamı veya bir kısmı bir üçüncü kişi tarafından alıcının elinden alınırsa satıcı, bundan dolayı alıcıya karşı sorumlu olur....

            Mahkemece davacıya yapılan araç satışından davalının sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş,hüküm davalı yanca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık geçerli satıştan kaynaklanan BK. 189 ve sonraki maddelerinde düzenlenen zapta karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanmıştır....

              Zapta karşı tekeffül hükümleri doğrultusunda davacının kendinden önceki satıcıya müracaat hakkı olup işin esasının incelenmesi gerekirken husumet yokluğu nedeniyle reddi doğru görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 21/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu