Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

BK.nun 189. maddesi, satılan şeyin 3. bir şahıs tarafından satım akdi zamanında mevcut bir hak sebebi ile tamamen veya kısmen zapt edilmesinden satıcıyı alıcıya karşı sorumlu tutmaktadır. Zapta karsı tekeffül hükümlerini düzenleyen BK.nun 192. maddesı de, taşınmazın tamamen zaptı halinde, satımın münfesih addolunacağı ve alıcının, satıcıdan aynı maddenin 1, 2, 3 ve 4. bentlerinde yazılı zararları isteyebileceğini, hükme bağlamıştır. Bu bentlerde hükme bağlanan zarar ve ziyanlarda, satıcının kusurlu olmasını gerektirmez. Satıcı, her halükarda bu bentlerdeki zarar ve ziyandan sorumludur. Mahkemece, yasanın bu hükümleri nazara alınarak bir karar verilmesi gerekirken, yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi, usul ve yasaya uygun görülmemiştir....

    Mal Müdürlüğü tarafından kendisine tapu iptali tescil davası açılarak tapu kaydının iptal edildiğini, mülkiyet hakkının sona erdiğini, taşınmazı satan ve bedelini alan davalının zapta karşı tekeffül yükümlülüğü olduğundan bahisle 1991 ada 13 parsel sayılı taşınmazın tam zaptı nedeniyle 30/01/2012 tarihindeki rayiç değeri, hükmedilen tüm yargılama giderleri, tapuda intikal masrafları, mal müdürlüğü tarafından talep edilen ecrimisil toplamı karşılığı olarak, 10.000,00 TL belirsiz alacağın 30/01/2012 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ... Belediyesinden tahsiline karar verilmesini istemiş, 20.04.2016 tarihli ıslah dilekçesiyle talebini 38.711,21 TL’ye çıkartmıştır. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki uyuşmazlık, satım aktinden kaynaklanan ayıba karşı tekeffül hükümlerine tabidir. Mahkemece de bu şekilde vasıflandırılan davada, kendisine husumet yöneltilen sigorta şirketi hakkındaki davanın reddine yönelik hüküm temyiz edilmemiştir. Bu durumda, uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 12.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/4 esas sayılı dosyası ile alacak davası açıldığını, yargılama esnasında satış bedeli olan 91.000 Euro’nun davacı tarafından dava dışı ... ... Ltd. Şti.’ne ödenerek, noterden temlikname alındığını, davacının temliknameye konu bedelin taraflarına ödenmesi için davalı Ayanoğlu ... Ltd. Şti.'ne ihtarname gönderdiğini, ancak davalının ihtarnameye olumsuz cevap verdiğini, davalı satıcının zapta karşı tekeffül hükümleri ve Borçlar Kanunu'nda yer alan rücu hükümlerine göre sorumlu olduğunu ileri sürerek, taraflar arasındaki araç kat'i satış sözleşmesinin feshi ile davacının son malike ödediği 91.000 Euro’nun 06.05.2014 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili, 01.07.2016 tarihli duruşmada, faiz talebinden vazgeçtiğini belirterek, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir....

          Davalı T6 vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğini, davaya bakmakla yetkili mahkemelerin de Afyonkarahisar Mahkemeleri olduğunu, dava konusu aracın müvekkili davalı tarafından satılmadığını, taraflar arasında araç satışana ilişkin bir sözleşme olmadığını, bu nedenle davalının TBK'nın 217 ve 219. maddeleri uyarınca zapta karşı tekeffül hükümlerinden sorumlu tutulamayacağını, müvekkilinin ekspertiz incelemesinde aracın şase numarasının doğruluğunu ve şase numarasının değişiklik yapılıp yapılmadığını inceleme ve tespit etme görev ve sorumluluğunun olmadığını ayrıca şase numarasının ekspertiz incelemesinden sonra değişmiş olma ihtimalinin de bulunduğunu ayrıca araca ilişkin bir müsadere kararı bulunmadığını, bu sebeple ihtiyati haciz koşullarının oluşmadığını belirterek, ihtiyati haciz kararının kaldırılması istenilmiştir....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/02/2021 NUMARASI : 2020/125 ESAS - 2021/88 KARAR DAVA KONUSU : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) KARAR : Davacı tarafından davalı aleyhine Aksaray 5. Asliye Hukuk Mahkemesi (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)'nin 2020/125 Esas sayılı dosyası ile açılan alacak davasında 24/02/2021 tarihinde tesis edilen davanın kabulüne ilişkin karara karşı davalının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde; DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 19/12/2018 tarihinde 34 XX 248 plakalı, 2017 model BMW 520D XDRIVE markalı aracı davalıdan satın alındığını, daha sonra müvekkilinin, aracı Karaman 5. Noterliği’nin 20/12/2018 tarih 22674 yevmiye numaralı Araç Satış Sözleşmesi ile Agroben Tarım San. T1 isimli firmaya sattığını, satış işleminden bir süre sonra bu şirket tarafından tesadüfen satışa konu araç üzerine Bakırköy 1....

          İhtilaf, BK 214 (eski BK 189) ve devamı meddelerinde düzenlenen zapta karşı tekeffül hükümlerine göre davacının talepte bulunup bulunamayacağı, talepte bulunacaksa da davalıya karşı nasıl bir sorumluluğunun varlığı noktasında toplanmaktadır. BK 217 maddesinde (eski BK 192) "satılanın tamamı alıcının elinden alınmışsa, satış sözleşmesi kendiliğinden sona ermiş sayılır ve alıcı satıcıdan aşağıdaki istemlerde bulunabilir" yazıldıktan sonra aynı maddenin (1) bendinde de "satılandan elde ettiği veya elde etmeyi ihmal eylediği ürünlerin değeri indirilerek, ödemiş olduğu satış bedelinin faizi ile birlikte geri verilmesini isteyebebilir" yazılıdır. Aynı yasa maddesinin devam eden bentlerinde de alıcının talep edebileceği diğer hakları sıralanmıştır. Anılan yasa maddeleri hükmünce satıcı kusursuz olsa dahi aracın zaptedilmesinden dolayı alıcı (davacı)ya karşı sorumludur....

            DELİLLER: Dava, kooperatif alacağınından kaynaklı davalının kooperatife karşı borçlu olup olmadığı, davacı kooperatifin kesin maliyet bedelini talep edip edemeyeceği hususlarında açılmış olan kooperatif borcundan kaynaklanan alacak davasıdır. Davacı vekilinin 08/02/2022 tarihli feragat dilekçesi verdiği, dilekçesinde davacı kooperatifin davadan feragat ettiklerini ve davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesini, karşı taraftan yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri bulunmadığını beyan ettiği anlaşılmıştır. HMK'nun 307. maddesine göre feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Feragat davayı sonuçlandıran taraf işlemlerindendir. Feragat halinde mahkemece davanın reddine karar verilir. HMK'nun 312. maddesine göre feragat eden yargılama giderlerinden sorumludur....

              MAHKEMESİ Uyuşmazlık ve mahkemenin kabulü; alım-satım sözleşmesinden kaynaklanan ayıba karşı tekeffül nedeniyle alacağa ilişkindir. ....02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun ....maddesiyle ... Yasasının ....maddesinde yapılan değişiklik uyarınca 01.03.2012 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararının ... ....... Dairesi için Borçlar Kanunun ikinci kısmında yer alan sözleşmelerden (istisna akdi hariç akdin muhtelif nevilerinden) kaynaklanan davalar bakımından Sulh ve Asliye ayrımının yapılmadığı ve incelemenin bu nedenlerle ... ....... Dairesince yapılacağından uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere ... ....... Dairesine gönderilmesine, ....04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kooperatif aidat borcundan kaynaklanan alacak KARAR Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kooperatif aidat borcundan kaynaklanan alacak sebebiyle yapılan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 sayılı Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı ...... Gazete'de yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (23.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 11.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi...

                  UYAP Entegrasyonu