Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık; geçerli araç satış sözleşmesi sonrası, zapta karşı (çalıntı-change) tekeffülden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 02.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, geçerli araç satış sözleşmesi sonrası zapta karşı tekeffülden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 16.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi. ......

      Mahkemece davacıya yapılan araç satışından davalının sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş,hüküm davalı yanca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık geçerli satıştan kaynaklanan BK. 189 ve sonraki maddelerinde düzenlenen zapta karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanmıştır. Davacının ......

        tekeffül" hükümlerine dayanmasına rağmen tarafına düşen yükümlülüklerini yerine getirmediğini, davanın reddini talep ettiği, Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davalı tarafından davacıya takas yoluyla satılan kompresör nedeniyle davacı tarafından davalıya düzenlenen fiyat farkına ilişkin fatura nedeniyle taraflar arasında alacak borç ilişkisinin bulunup bulunmadığı noktasında toplandığı anlaşılmaktadır....

          karşı tekeffül hükümlerine göre aracın güncel değerini ve muayene gününde ayıbı öğreninceye kadar yapmış olduğu zaruri olan bakım ve onarım işlemlerinin masrafını ve soruşlurma sebebiyle yaptığı başkaca masrafların tarafına ödenmesi için işbu davayı açma gereğinin hasıl olduğunu, aracın güncel piyasa değeri şu anda 30.000- 35.000 TL civarı olup, aracın kendi himayesi altında da olmadığını, aracın Savcılık soruşturması kapsamında Ardeşen Emniyetinin otoparkına çektirildiğini, araç hakkında tasarruf işlemi de yapılamadığını, buna karşın araç halen üzerine kayıtlı olduğundan vergi borcu biriktiğini ve araç emniyet otoparkında olduğundan otopark ücretinin tarafına yansıtılması da olası olup, zararının gün geçtikçe arttığını, söz konusu sözleşme dolayısıyla ayıba karşı tekeffül hükümleri uyarınca aracın gerekli görülmesi halinde mahkemece belirlenecek güncel değerinin tarafına ödenmesi ve ayrıca yapmış bulunduğu ve faturalandırılmış olan 3.540.00 TL çekici masrafı, 1800.00 TL kaporta bakim...

          Karşı taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, galerici olan davalıdan satın aldığı aracın çalıntı çıkması nedeniyle araca el konulduğunu ve dava dışı 3.kişinin davacı aleyhine başlatmış olduğu takip nedeniyle 28.000,00 TL ödeme yapmak zorunda kaldığını, zapta karşı tekeffül hükümleri çerçevesinde davacının ... olduğu bu bedelin tahsili için davalıya karşı başlatmış olduğu icra takibine davalının haksız itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Davalı, adına çıkarılan usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiş, beyanda bulunmamış, son duruşma gününden sonra dosyaya vekaletname sunmuştur....

            Taraflar arasındaki satış sözleşmesinin yapıldığı tarih itibariyle yürürlükte bulunan ve olaya uygulanması gereken 818 sayılı BK’nın 189. maddesinde; satıcının, satılan şeyin bir üçüncü şahıs tarafından satım akdi zamanında mevcut bir hak sebebi ile tamamen veya kısmen zaptedilmesinden alıcıya karşı mes’ul ve zamin olacağı açıkça hüküm altına alınmıştır. Bu hükme göre ayıp ister subjektif bir haktan, ister objektif bir hukuk kaidesinden doğsun, satıcı, devrini kabul ve taahhüt ettiği hakkın kendi malvarlığında mevcut olduğu yönünü de zamindir. Bu nedenle, devredilen hak, herhangi bir sebepten, devri taahhüt edilen hakka uygunluk göstermiyorsa, satıcı sorumludur. Davacının 3. kişilere yaptığı ödemenin satıcının sorumluluğu ilkeleri doğrultusunda yaptığı anlaşılmaktadır. Davalı, zapta karşı tekeffül hükümlerine göre davacının üçüncü kişilere yaptığı ödeme nedeniyle davacıya karşı sorumlu olacaktır....

            Bu sözleşmeler uyarınca bu davacılar , davalı arsa sahibinden yükleniciye karşı sahip oldukları hakları temlik almışlardır. Bu davacıların taleplerinin alacağı temlik almış olmaları nedeniyle yükleniciye karşı ileri sürmeleri gerekmektedir. Bu nedenle bu davacıların davalıya karşı dava açmaları mümkün olmadığından bu davacılar yönünden pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar vermek gerektiği’ belirtilmek suretiyle davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde; taraflar arasında yapılmış olan sözleşmeler dışında, dava konusu taşınmazların davalı tarafından , davacılara tapudan satışlarının ve devirlerinin yapıldığı anlaşılmaktadır Taraflar arasındaki meselenin halli için 6098 sayılı TBK’nun ayıba karşı tekeffül hukuki kurumunu düzenleyen 219 ve devamı maddelerine bakmak gerekir. Davacılar 6098 sayılı TBK 219 ve sonraki ayıba karşı tekeffül maddeleri hükümlerine göre davalıdan tazminat istemekte haklıdır....

              Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; İlk Derece Mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtayca duruşmalı incelenmesi davacı vekilince istenilmiş olmakla, duruşma için belirlenen 06.12.2022 günü temyiz eden davacı vekili ve aleyhine temyiz olunan davalı Hazine vekilinin yüzlerine karşı, usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediğinden aleyhine temyiz olunan bir kısım davalı vekilinin ve davalı asilin yokluklarında duruşmaya başlanarak gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü; - K A R A R - Dava, mahkeme kararı ile tapunun iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın, 4721 sayılı TMK'nın 1007 nci maddesi uyarınca Hazine'den, zapta karşı tekeffül hükümleri gereğincede davalılardan tazmini istemine ilişkindir...

                Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 1.500,00 TL alacağın davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Türk Borçlar Kanununun 219-231 maddelerinde düzenlenen, ayıba karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanmaktadır. Satım sözleşmesinde satıcının ayıba karşı tekeffül borcunu düzenleyen Türk Borçlar Kanununun 219. Maddesinde, satıcı alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki yada ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur. Satıcı bu ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumlu olacağı hüküm altına alınmıştır....

                  UYAP Entegrasyonu