Dava; elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil istemine ilişkindir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden dava konusu 613 parsel sayılı taşınmaza davacı yanın, komşu 612 ve 964 parsel sayılı taşınmazlara da davalıların malik olduğu, fen bilirkişisi raporuna göre krokide (A) harfi ile belirtilen 1.775 metrekare alanın davalı 612 parsel yönünden ve (B) harfiyle 756 metrekare alanın ise davalı 964 parsel yönünden dava konusu taşınmaza tecavüzlü olduğu; mahkemece, tecavüz son bulduğu için elatmanın önlenmesi ve kal talebi konusuz kaldığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, taraflar taşınmazları kadastro tespitinden sonra teslim aldıkları sınırlar dahilinde kullandıkları, davalıların kötü niyetli olmadıkları gerekçesiyle ecrimisil talebinin reddine karar verildiği sabittir....
Taşınmaza zilyet olanlar tapu kaydı veya bir hakka dayandığı takdirde TMK'nın 683. maddesindeki mülkiyet hakkının korunmasından yararlanarak istihkak davası veya elatmanın önlenmesini isteyebileceği gibi salt zilyetliğe dayalı olarak TMK'nın 981 ve devamı maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması hükümleri gereğince istemde bulunma hakkına da sahiptir. Davacı, dava konusu taşınmazın kiracısı olduğunu, davalının bu taşınmaza haksız olarak müdahale ettiğini, bu nedenle kiracısı olduğu taşınmazdaki davalının haksız müdahalesinin önlenmesini talep ettiği anlaşıldığına göre, davacının kira ilişkisinden kaynaklanan şahsi hakka dayalı olarak elatmanın önlenmesi talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Buna göre, dava salt zilyetliğe dayalı bir dava olmayıp, hakka dayalı bir davadır. O halde, konusu TMK'nın 981 ve devamı maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması davası olmadığına göre uyuşmazlığın çözümünde asliye hukuk mahkemesi görevlidir....
Bu maddelerde düzenlenen davalar ile, zilyet; zilyetliğinin bir hakka dayandığını ispat külfetine katlanmadan yalnızca zilyetliğini öne sürerek, sulh mahkemelerinde dava açar ve bu mahkemelerde uygulanan basit yargılama usulünün sağladığı kolaylıklardan yararlanır. Zilyet, zilyetliğinin arkasında bulunan nesnel veya kişisel bir hakka dayandığında ise dava, bir hak davası niteliğini kazanır; o takdirde mahkemenin görevi, yalnız zilyetliğin korunması davasından farklı olarak, dava olunan şeyin değerine göre belirlenir. Somut olaya gelince; Davacı kira sözleşmesinden kaynaklanan şahsi hakka dayanarak elatmanın önlenmesini istemiştir. Davacı arkasında barındırdığı bir hakka dayanmakla, talebi Hukuk Muhakemeleri Kanununun 4/c maddesinde yazılı zilyetliğin korunması davası olmayıp, temelinde bir hak davasıdır. Dava dilekçesinde dava olunan şeyin değeri 10.000 TL olarak gösterilmiştir. Dava konusunun değeri gözönünde bulundurulduğunda, davaya bakma görevi asliye hukuk mahkemesine aittir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 04.02.2005 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi-alacak istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; elatmanın önlenmesi isteminin reddine, alacak isteminin kısmen kabulüne dair verilen 15.11.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava elatmanın önlenmesi ve haksız fiil nedenine dayalı tazminat istemlerine ilişkindir....
-KARAR- Dava; çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi isteğine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillere, hükmün dayanağı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle davacının kayden paydaş olduğu çekişme konusu taşınmaza davalının haklı ve geçerli bir nedeni bulunmadan elattığının keşfen belirlendiğine göre davanın kabul edilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/12/2013 NUMARASI : 2010/536-2013/595 Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, ecrimisil, tazminat davası sonunda, yerel mahkemece asıl davada elatmanın önlenmesi talebinin kabulüne, ecrimisil isteminin reddine, karşı davanın ise reddine ilişkin olarak verilen karar davalı (karşı davacı) vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Asıl dava, bağımsız bölüme elatmanın önlenmesi ve ecrimisil, karşı dava, harici satış bedeli ile zorunlu ve faydalı masraflar, yoksun kalınan kâr bedellerinin tahsili istemlerine ilişkindir....
Bu durum karşısında mahkemece elatmanın önlenmesi kararı verilmesi hukuka uygundur. Açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesi kararında istinaf sebeplerine göre hukuka aykırı bir yön görülmemiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle; 1- Sakarya 4....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ZİLYET OLUNAN TAŞINMAZA YARGITAYA G.TARİHİ 02.02.2016 -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava, taraflar arasındaki uyuşmazlığın birleşen davadaki temliken tescil isteğinden kaynaklanan elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 22.01.2015 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE,05.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, asıl davada davacıların elatmanın önlenmesi talebinin kabulü ile Aslanlı Köyü 625 parsel numaralı taşınmaza davalı tarafça yapılan elatmanın önlenmesi ile taşınmazın davacılara teslimine, ecrimisil talebinin davalı tarafın kötü niyetli zilyet olduğunun ispat edilmemesi sebebi ile reddine, karşı davada ise davacı tarafça açılan temliken tescil davasının ispatlanmadığından reddine, ikinci kademede ağaç bedeli talebinin kabulü ile 80.910 TL hesap edilen ağaç bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davacıdan tahsili ile karşı davacıya verilmesine karar verilmiştir....
DAVA Davacı vekili; müvekkiline ait olan 83 ada 17 parsel sayılı taşınmaza, komşu parsel malikleri tarafından haksız müdahalede bulunulduğunu belirterek, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talep etmiştir. II. CEVAP Davalı ... vekili; zamanaşımı itirazında bulunmuş, dava konusu yeri müvekkilinin kullanmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur. III....