WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kefalet sözleşmesi davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 581 ila 603 üncü maddeleri arasında düzenlenmiştir. Kefalet sözleşmesi Türk Borçlar Kanunu'nun 581 inci maddesinde “kefilin alacaklıya karşı, borçlunun borcunu ifa etmemesinin sonuçlarından kişisel olarak sorumlu olmayı üstlendiği sözleşme” şeklinde tanımlanmıştır. Kanunda yer alan bu tanıma göre kefalet sözleşmesi, alacaklı ile kefil arasında kurulan ve alacaklıya kişisel güvence sağlayan bağımsız nitelikte bir borç ilişkisidir. 6098 Sayılı TBK 583.Maddesinde ; "Kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azami miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz....

    Gazetesinde ilan edildiği, buna göre, davalının sözleşmelere olan kefaleti şirket ortaklığından ayrılmadan önce gerçekleştiği, Davalının sorumluluğunın, şirket ortağı olmasından kaynaklı olmayıp genel kredi sözleşmesine olan müteselsil kefaletinden ileri geldiği, dolayısıyla, davalı tarafın kefaletinin bulunduğu sözleşmeye istinaden kullandırılmış olan kredilerden kaynaklı borçlardan sorumluluğunun bulundugu, Takibe konu edilen borçların davalının kefaletinin bulunduğu sözleşmeye istinaden kullandırılmış olup bu nedenle davalı taraf bu borçlardan kefaleten sorumlu oldugu, Davalının kefaletinin olduğu sözleşmenin 9.6. maddesinde ticari kredili mevduat hesabı ve 9.18. maddesinde ticari kredi kartı hesabı ile ilgili düzenlemelere yer verildiği, bir başka anlatımla söz konusu kredilerden kaynaklı borçlar Genel Kredi Sözleşmesi kapsamında olduğu için, davalı tarafın bu borçlardan da kefaleten sorumlu tutulması gerektiği, Davalı tarafın kefalet limitinin 100.000 TL ve kat tarihine göre tespit...

      Davalı vekili, uyuşmazlığa konu olan davanın 2010 yılında imzalanan ve yine aynı yıl içerisinde kullanılan kredi sözleşmesi ve bu sözleşmeden kaynaklanan kefalet ilişkisine dayandığını, bu davada mahkemenin görevli olmadığını belirterek, davanın görev yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davanın kefalet sözleşmesinden kaynaklı itirazın iptali isteminden ibaret olduğu,davalının asıl borçlu şirketin yöneticisi ve ortağı olduğu, davacıların tacirin borcuna müşterek ve müteselsil kefil oldukları, bu nedenle davanın ticari işletmeden ve ticari işten kaynaklandığı, TTK 'nın 4. ve 5. maddeleri gereğince bu tür davalara bakma görevinin asliye ticaret mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle davanın görevsizlik sebebiyle usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        -TL Limitli ve 26.11.2015 düzenleme tarihli 500.000-TL Limitli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi ve sözleşmelere ek olarak 22.04.2015 düzenleme tarihli 5.000.TL limitli Business Kredi Kartı Sözleşmesi imzalanmış olduğu, Sözleşmeleri Davalı ...' un 6098 sayılı TBK kefalet hükümleri doğrultusunda el yazısı ile kefalet tarihi, kefalet limiti ve kefalet türü yazılmak suretiyle müteselsil kefil sıfatı ile imzalamış, Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi sözleşmesinden dolayı kefalet limiti 600.000-TL kredi kartı sözleşmesinden dolayı kefalet limiti 5.000.-TL olarak belirlenmiş isede, genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesinin 9.18.Maddesinde Ticari kartla ilgili hükümlerin bulunduğu ve davalı ...'...

          ndan 08.05.2020 tarihinde alınan kefalet beyanları (Ek'te) ile kefalet tutarı 2.000.000,00 (iki milyon) TL'na çıkarılmış olmakla birlikte kefalet imzasının şirket kaşesi üzerine atıldığı görülmekte olup, bu yönüyle yapılan limit artışının hukuken geçerli olup olmadığına dair takdirin Mahkeme'ye ait olduğunu, ...'nun sorumluluğu; 404.302,14 TL Anapara (8.444,15 TL+395.857,99) , 6.733,80 TL İşlemiş Akdi Faiz , 187,18 TL İşlemiş Faiz (118,24 TL+68,94 TL), 346,05 TL BSMV %5 TOPLAMI : (5,91 TL+340,14 TL) 411.569,17 TL olarak hesaplanmış olup, Sayın Mahkeme tarafından 08.05.2020 tarihli kefalet tutarı artışının geçerli olmadığı takdir edilecek olur ise de 27.12.2018 tarihli Genel Kredi Sözleşmesindeki ...'nun kefalet tutarının 500.000,00 TL olduğu ve hesaplanan sorumluluk miktarının kefalet tutarının altında kaldığı dikkate alındığında, davalının hesaplanan alacak tutarından sorumlu olup olmadığına dair nihai takdir Mahkeme'ye ait olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır....

            nın Genel Kredi Sözleşmesinde gösterilen kefalet limitlerinin ayrı ayrı 1.500.000,00 TL olduğu, tespit edilen toplam 1.020.496,41 TL borcun kefalet limitinden daha düşük seviyede olması nedeniyle tamamından müteselsilen sorumlu oldukları, Tüzel Kredili Mevdual Hesabı için 9.379,50 TL Asıl Alacak tutarına takip tarihinden itibaren taleple bağlı kalmak kuralı gereğince %30,24 ve TCMB tarafından yayımlanan tebliğ ve duyurular gereği değişen oranlarda, Taksitli Ticari Kredi için 212.360,35 TL Asıl Alacak tutarına takip tarihinden itibaren %90, Rotatif Krediler için 790.565,58 TL Asıl Alacak Tutarına takip tarihinden itibaret %90 temerrüt faizi talep edilebileceği kanaatine varıldığı bildirilmiştir. Rapora itirazlar üzerine ek rapor alınmış, sunulan ek raporda; Davacı banka ile dava dışı kredi borçlusu ... Tic. A.Ş. Arasında Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiği, bahse konu ...'ni davalı kefiller ..., ..., ... ve ...'...

              Şti' nin davalı şirket ile arasında yapılan genel kredi sözleşmesine kefil olması nedeniyle davalıya borcu olup olmadığı, borçlu ise miktarı, kefalet sözleşmesinde davacı adına yazılan kefalet miktarı ve kefalet miktarına ilişkin yazının davacının eli ürünü olup olmadığı, müteselsil yazısının davacının eli ürünü olup olmadığı, kefalet tarihinin bulunup bulunmadığı, davacının icra dosyasına 47.501,00-TL yatırıp yatırmadığı, yatırmışsa bu bedelin istirdatının talep edilip edilmeyeceği noktalarında toplandığı tespit edilmiştir. DELİLLER: Davalı bankaya müzekkere yazılarak celbi sağlanan dava konusu Genel Kredi Sözleşmesi ve ekleri dosyamız içerisine alınmıştır. İzmir ... İcra Dairesinin ......

                Sayfasında "İkinci kefil" kefalet beyanı kısmında, davalı ...'nun 17.06.2014 tarihinde 45.000 TL tutarında kefalet imzasının bulunduğu,... nolu taksitli ticari kredinin de 20.06.2014 tarihinde ve 45.000 TL olarak kullanıldığı( kullanılan kredinin kefalet tarihi ve kefalet miktarı ile uyumlu/aynı olduğu) vede ...nolu kredi ödeme planında da davalının ad soyad ve imzasının açıkça yer aldığı dikkate alındığında, ...'nun genel kredi sözleşmesindeki 45.000 TL'lık kefaletinin... nolu kredi için verildiği görüşüne varılmış olup,... nolu taksitli ticari kredinin kalan anapara borcunun da 10.06.2015 tarihinde 199.775 TL olarak kullanılan... nolu yapılandırma (Taksitli ticari kredi ile) kredisi ile kapatıldığının belirlendiği, 10.06.205 tarihinde kullanıldığı belirlenen yeni kredinin ihtara ve takibe konu yapılması sonrası meydana gelen borçtan, davalı ...'...

                  Kefalet sözleşmesi davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 581 ila 603 üncü maddeleri arasında düzenlenmiştir. Kefalet sözleşmesi Türk Borçlar Kanunu'nun 581 inci maddesinde “kefilin alacaklıya karşı, borçlunun borcunu ifa etmemesinin sonuçlarından kişisel olarak sorumlu olmayı üstlendiği sözleşme” şeklinde tanımlanmıştır. Kanunda yer alan bu tanıma göre kefalet sözleşmesi, alacaklı ile kefil arasında kurulan ve alacaklıya kişisel güvence sağlayan bağımsız nitelikte bir borç ilişkisidir. 6098 Sayılı TBK 583.Maddesinde ; "Kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azami miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz....

                    DAVA : Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 24/01/2022 KARAR TARİHİ : 24/01/2022 KARAR YAZMA TARİHİ : 24/01/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalıların kullanmış oldukları kredili ürünlerden kaynaklanan ödeme yükümlülüklerini yerine getirmediklerini davalılar hakkında Kırıkkale ...... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/1 D.İş sayılı dosyası ile ihtiyati haciz kararı alındığını, Kırıkkale .........

                      UYAP Entegrasyonu