Noterliğinin 12.12.2019 tarih ve 27611 yevmiye nolu cevap ihtarnamesi ile bankanın sorumluluğunun olmadığını, müvekkilinin sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmek zorunda olduğunun bildirildiğini beyanla Düzenleme Şeklinde Ön Ödemeli Konut Satış Vaadi Sözleşmesi kapsamında ödenen 131.750,00 TL'nin ödeme tarihinden itibaren hesaplanacak en yüksek banka mevduat faizi ile davalı T3 A.Ş'den tahsiline, davalı T5 ile imzalanan bağlı kredi niteliğindeki konut finansmanı sözleşmesinin Ön Ödemeli Konut Satış Vaadi Sözleşmesine bağlı nitelikte olması nedeniyle Ön Ödemeli Konut Satış Vaadi Sözleşmesinden dönme hakkının kullanılması ile geçersiz hale geldiğinin tespiti ile konut finansmanı sözleşmesi kapsamında müvekkilinin bankaya ödediği 248.062,32 TL'nin her bir taksidin ödendiği fiili ödeme tarihinden itibaren kademeli olarak işletilecek en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
Davalı, birleşen dosya davacısı ... birleşen davada; davalının satış vaadinden doğan edimlerini yerine getirmediğini, taksitleri ödemediğini davalı tarafından Arsa Ofisine yapıldığı iddia edilen 17.718,00 TL ve 44.100,00 TL'lik ödemenin kendisi tarafından yapıldığını, davalı edimlerini yerine getirmediği, bu nedenle zararının olduğunu ileri sürerek şimdilik 25.000,00 TL nin davalıdan yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, birleşen davanın reddine karar verilmiş; hüküm, asıl davada davalılar ... ve ... ile birleşen davada davacı ... tarafondan temyiz edilmiştir. 1-Dava, Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesinden kaynaklanan alacak, tescil ve tazminat istemine ilişkindir. Davacı davalıyla yapılan Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi gereğince sözleşme de belirtilen tutardan fazla ödeme yapıldığı buna rağmen davalı yanca taşınmazın devrinin yapılmadığı davalının taşınmazı davalılardan ...'...
dan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin bedel talebi ile davalı ... yönünden alacak davasının reddine karar vermiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Davanın dayanağı 03.06.2009 ve 20.07.2009 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmeleri yasada öngörülen koşulları taşıması nedeniyle geçerlidir. Taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak veren sözleşmelerdendir. Satış vaadine konu taşınmaz, yine bir satış vaadi sözleşmesi ile bir başka kişiye devredilebilir. Tapu maliki 03.06.2009 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile dava konusu taşınmazın davalı ...'e satışını vaat etmiştir. ... de bu sözleşmeden doğan kişisel hakkını yine 20.07.2009 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile davacıya devretmiştir. Bu devir geçerli olup, kişisel hakkı temellük eden davacı bu hakkına dayanarak, tapu maliki satıcıdan (davalı ...) dava konusu taşınmazın ferağını isteyebilir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2021/441 Esas KARAR NO: 2023/536 DAVA: Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 12/07/2021 KARAR TARİHİ: 06/09/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ve davalı arasında 15/07/2014 tarihinde------ İli, ------ İlçesi, ------- ada ------ parsel numarasında kayıtlı ------- nolu bağımsız bölüme ilişkin adi yazılı şekilde Gayrimenkul Satış vaadi sözleşmesi imzalandığını, taşınmazın teslim tarihini 2014 Ağustos ayı içinde herhangi bir olarak belirlendiğini, ancak teslim süresinin uzadığını, tapu devrinin de ödeme palanı uyarınca ödemenin gerçekleştiği tarihten 2 ay sonra 11/02/2016 tarihinde de gerçekleştirilmediğini, müvekkilinin taşınmaz bedelini ödeyerek sözleşmeden kaynaklı edimini ifa etiğini, davalının ise satış vaadi sözleşmesinde belirlenen 30/02/2015 tarihinde gerçekleştirmesi gereken teslim edimini...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2021/441 Esas KARAR NO: 2023/536 DAVA: Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 12/07/2021 KARAR TARİHİ: 06/09/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ve davalı arasında 15/07/2014 tarihinde------ İli, ------ İlçesi, ------- ada ------ parsel numarasında kayıtlı ------- nolu bağımsız bölüme ilişkin adi yazılı şekilde Gayrimenkul Satış vaadi sözleşmesi imzalandığını, taşınmazın teslim tarihini 2014 Ağustos ayı içinde herhangi bir olarak belirlendiğini, ancak teslim süresinin uzadığını, tapu devrinin de ödeme palanı uyarınca ödemenin gerçekleştiği tarihten 2 ay sonra 11/02/2016 tarihinde de gerçekleştirilmediğini, müvekkilinin taşınmaz bedelini ödeyerek sözleşmeden kaynaklı edimini ifa etiğini, davalının ise satış vaadi sözleşmesinde belirlenen 30/02/2015 tarihinde gerçekleştirmesi gereken teslim edimini...
Dava, satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Taşınmaz satış vaadi sözleşmelerinin, Türk Medeni Kanunu’nun 1009 maddesi uyarınca tapunun beyanlar hanesine şerhi olanaklıdır. Böylece, sözleşme alacaklısı sözleşmeden kaynaklanan kişisel hakkını kuvvetlendirmiş olur ve üçüncü kişilere karşı ileri sürme olanağı kazanır. Tapu Kanunu’nun 26/6 maddesi uyarınca bu şerh 5 yıl için geçerli olup 5 yılın dolmasıyla kayıttan silinir ve anılan gücünü yitirir. Satış vaadi sözleşmesinin tapuya şerhinden sonra 5 yıl içinde kayda işlenen her türlü haciz, ipotek ve benzeri sözleşme alacaklısının haklarını kısıtlıyacak nitelikteki şerhler de sözleşme alacaklısını bağlamaz. Dava konusu 441 parsel numaralı taşınmazda kök muris ... (416/832) oranında paydaştır. Kayıt maliki ...'ın 1971 yılında öldüğü ve mirasçı olarak eşi ...ile çocukları ..., ... ve murisin kendisinden önce ölen oğlu ...'in oğlu ...'...
DAVA : ALACAK (ESER SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN) DAVA TARİHİ : 13/06/2024 KARAR TARİHİ : 27/06/2024 YAZIM TARİHİ : 27/06/2024 Mahkememizde açılan alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA : Davacı vekili ; taraflar arasında .... Noterliği’ nin 26.12.2013 Tarih ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 29.07.2011 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 28.12.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 13.07.2009 tarihli satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davalı, satış vaadi sözleşmesinin borcun teminatı olarak yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, satış vaadi sözleşmesi ile satışın yapıldığının ispatlanamaması nedeni ile davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir....
Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal tescil ve intifa hakkının tapuya yazılması isteğine ilişkindir. Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706 ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re'sen düzenlenmesi gereken bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyeti devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptal ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Taşınmaz satış vaadi sözleşmelerinin, Türk Medeni Kanununun 1009. maddesi uyarınca tapunun beyanlar hanesine şerhi mümkündür....
Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin geçerliliği açıklanan yasal düzenlemeler sebebiyle resmi şekil şartına bağlı ise de sözleşmeden doğan kişisel hakkın devri alacağın temliki niteliğinde olduğundan Borçlar Kanununun 162 ila 181. maddeleri gereğince yazılı sözleşme ile devredilebilir....