ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2022/115 Esas KARAR NO : 2022/296 DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 14/02/2022 KARAR TARİHİ : 08/04/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 08/04/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasındaki ticari ilişki nedeniyle tanıştıklarını, müvekkilinin davalının paraya ihtiyacı olması nedeniyle kendisine banka aracılığıyla borç kaydıyla 10.000 TL borç verdiğini, davalı almış olduğu bu borcunu iade etmediğini, iş bu davanın konusu da müvekkil tarafından davalıya verilmiş olan borç paranın iade edilmesi talebine ilişkin olduğunu, davalı paraya ihtiyacı olduğunu belirterek müvekkilinden borç para istediğini, müvekkili davalı ile aralarındaki ticari ilişki nedeniyle oluşan güvene istinaden davalının bu isteğini yerine...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Tefecilik HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelendi; Sanık hakkında tayin olunan cezanın miktarına göre müdafiin duruşmalı inceleme isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK'nın 318. maddesi uyarınca reddiyle, incelemenin duruşmasız olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü: TCK'nın 241. maddesinde tanımlanan tefecilik suçunun oluşabilmesi için kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para verilmesinin gerektiği, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 12/05/2015 gün ve 2014/4-655 Esas, 2015/152 sayılı Kararında da açıklandığı üzere kişiler arasında doğmuş bir alacak borç ilişkisine dayanmayan kazanç elde etme amaçlı ödünç para verme eylemlerinin tefecilik suçu kapsamında bulunduğu nazara alındığında, sanığın işlettiği iddia bayiinden veresiye iddia oynayan katılanın borçlarını zamanında ödeyememesi...
SUÇ : Tefecilik (iki kez) HÜKÜM : Beraat Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: TCK'nın 241. maddesinde tanımlanan tefecilik suçunun oluşabilmesi için kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para verilmesinin yeterli oluşu, ayrıca birden fazla kişiye sistemli olarak faiz karşılığı ödünç para verilmesinin suçun unsuru olarak aranmaması, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 12/05/2015 gün ve 2014/4-655 Esas, 2015/152 sayılı Kararında da açıklandığı üzere kişiler arasında doğmuş bir alacak borç ilişkisine dayanmayan kazanç elde etme amaçlı ödünç para verme eylemlerinin tefecilik suçu kapsamında bulunması ve aralarında yakın akrabalık bağı veya iş ilişkisi bulunmayan kişiler arasında günün ekonomik koşulları dikkate alındığında yüksek sayılabilecek miktarda paranın karşılıksız verilmesinin hayatın olağan akışına uygun olmaması ile bu suçta suç tarihinin kazanç elde etmek amacıyla ödünç paranın verildiği tarih, zincirleme suçlarda...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/429 Esas KARAR NO : 2021/688 DAVA : Menfi Tespit (Rehin Karşılığı Ödünç Verme İşinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 15/05/2019 KARAR TARİHİ : 04/11/2021 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Rehin Karşılığı Ödünç Verme İşinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili İzmir Asliye Hukuk Mahkemesine açtığı dava dilekçesinde özetle: davalı şirket tarafından müvekkili ... aleyhine İzmir ..... İcra Müdürlüğü'nün......
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/943 Esas KARAR NO : 2021/951 DAVA : 6361 Sayılı Finansal Kiralama, Faktöring Ve Finansman Şirketleri Kanunundan Kaynaklanan (Alacak) DAVA TARİHİ : 17/12/2021 KARAR TARİHİ : 21/12/2021 Mahkememizde görülmekte bulunan 6361 Sayılı Finansal Kiralama, Faktöring Ve Finansman Şirketleri Kanunundan Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, İDDİA: Davacı vekili mahkememize verdiği 17/12/2021 tevzi tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkil banka ile davalılar arasında 6361 sayılı Finansal Kiralama Kanunu çerçevesinde, İzmir ......
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR ESAS NO : 2022/221 Esas KARAR NO : 2022/242 DAVA : Alacak (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan Sebepsiz İktisab Nedeniyle) DAVA TARİHİ : 25/03/2022 KARAR TARİHİ : 25/03/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 25/03/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan Sebepsiz İktisab Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, davacı bankanın davalıya kullandırdığı Genel Kredi Sözleşmesi kapsamındaki kredinin ödeme aracı olarak verilen ve zamanaşımı nedeniyle kambiyo senedi vasfını yitirmiş çekin bedelinin sebepsiz zenginleşme hükümleri kapsamında tahsiline ilişkindir....
İNCELEME VE GEREKÇE Hakimler Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin 25/11/2021 tarih ve 1232 sayılı kararı ile: ''1) 13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden, 2) 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. maddelerinden, 3) 19.10.2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’ndan (142....
Ancak alacak bir ilama müstenid ise teminat aranmaz. Alacak ilam mahiyetinde bir vesikaya müstenid ise mahkeme teminata lüzum olup olmadığını takdir eder. 2004 sayılı Yasanın 257. maddesinin birinci fıkrasında vadesi gelmiş borçlar için ihtiyati haciz talep etme koşulları; ikinci fıkrada ise vadesi gelmemiş borçlar için ihtiyati haciz istenebilecek haller düzenlenmiştir. Gerek birinci, gerekse ikinci fıkra hükümleri dikkate alındığında, ihtiyati haciz talep edebilmek için, öncelikle ortada bir para borcunun bulunması, bir diğer deyişle ihtiyati haciz talep eden kişinin talep konusu borcun alacaklısı sıfatına sahip olması gerekir. Maddenin birinci fıkrasına göre ihtiyati haciz isteyebilmek için, alacağın kural olarak vadesinin gelmiş olması gerekir. Vadesi gelmiş borçlar için ihtiyati haciz istenebilmesinin diğer bir şartı ise alacağın rehin ile temin edilmemiş olmasıdır. Rehin ile temin edilmiş olan bir alacak teminata haiz olduğu için ihtiyati hacize gerek yoktur....
Ancak alacak bir ilama müstenid ise teminat aranmaz. Alacak ilam mahiyetinde bir vesikaya müstenid ise mahkeme teminata lüzum olup olmadığını takdir eder. 2004 sayılı Yasanın 257. maddesinin birinci fıkrasında vadesi gelmiş borçlar için ihtiyati haciz talep etme koşulları; ikinci fıkrada ise vadesi gelmemiş borçlar için ihtiyati haciz istenebilecek haller düzenlenmiştir. Gerek birinci, gerekse ikinci fıkra hükümleri dikkate alındığında, ihtiyati haciz talep edebilmek için, öncelikle ortada bir para borcunun bulunması, bir diğer deyişle ihtiyati haciz talep eden kişinin talep konusu borcun alacaklısı sıfatına sahip olması gerekir. Maddenin birinci fıkrasına göre ihtiyati haciz isteyebilmek için, alacağın kural olarak vadesinin gelmiş olması gerekir. Vadesi gelmiş borçlar için ihtiyati haciz istenebilmesinin diğer bir şartı ise alacağın rehin ile temin edilmemiş olmasıdır. Rehin ile temin edilmiş olan bir alacak teminata haiz olduğu için ihtiyati hacize gerek yoktur....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Tefecilik Hüküm : TCK.nun 241/1, 43/1, 62, 52/2 ve 53/1 maddeleri gereğince mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: TCK'nın 241. maddesinde tanımlanan tefecilik suçunun oluşabilmesi için kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para verilmesinin yeterli oluşu, ayrıca birden fazla kişiye sistemli olarak faiz karşılığı ödünç para verilmesinin suçun unsuru olarak aranmaması, kişiler arasında doğmuş bir alacak borç ilişkisine dayanmayan kazanç elde etme amaçlı ödünç para verme eylemlerinin tefecilik suçu kapsamında bulunması ve aralarında yakın akrabalık bağı veya iş ilişkisi bulunmayan kişiler arasında günün ekonomik koşulları nazara alındığında yüksek sayılabilecek miktarda paranın karşılıksız verilmesinin hayatın olağan akışına uygun olmaması karşısında maddi gerçeğin hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması açısından, sanığın tefecilik yapıp yapmadığı hususunda kolluk araştırması...