Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Öte yandan, muris muvazaası hukuksal sebebine dayalı davalarda dava değeri, davayı açan mirasçı ya da mirasçıların miras payına isabet eden değer olup, bu değer üzerinden yargılama gideri ve harca hükmedilmesi gerekir. Somut olayda, çekişme konusu taşınmazın keşfen belirlenen değeri 85.459,83-TL olduğu, 15.10.2012 tarihli ziraat bilirkişi raporuna göre 29.575,47-TL ecrimisilin tespit edildiği, davacı tarafından toplam 115.035,30-TL’nin 1/12’si (miras payı) hesaplanmak suretiyle 9.586,27-TL üzerinden harç ikmal edildiği, ancak mahkemece hükümde sadece taşınmazın tamamının değeri üzerinden harç ve vekalet ücretine karar verildiği anlaşılmaktadır....

    Anılan karar içeriğine göre, davalının miras bırakan annesi Raife'nin muvazaalı temliki yapan miras bırakan Nuri'den sonra ölmüş olması nedeniyle davalının miras payı 7/16 olmuştur. Bu durumda hüküm fıkrasının tarafların miras paylarıyla ilgili bölümünün yeniden düzenlenmesi ve Samsun 2.Sulh Hukuk Mahkemesinin 22.04.2008 tarih 2008/386-542 E. K mirasçılık belgesi esas alınarak tapu iptal ve tescile karar verilmesi gerekirken davacılara fazla pay verilmesi sonucunu doğuracak şekilde hüküm kurulması doğru değildir.Anılan hususlar davalının karar düzeltme isteğ üzerine yeniden yapılan incelemede saptandığından HUMK'nun 440.maddesi uyarınca karar düzeltme isteğinin kabulü ile Dairenin 05.05.2008 tarih ve 2008/2706-5638 E. K. sayılı onama kararının ortadan kaldırılmasına, Mahkemenin 25.12.2007 tarih 2005/598 Esas 2007/577 Karar sayılı kararının açıklanan nedene hasren HUMK.'...

      TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI: Davacı Hatice vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların ortak miras bırakanının babaları olan Hasan Demir olup 13/06/2017 tarihinde vefat ettiğini, tarafların kardeş olduğunu, muris Hasan Demir'in kız çocuklarından mal kaçırmak amacı ile davaya konu Kandıra İlçesi Babalı Mahallesi 174 ada 9 numaralı parseldeki yarı payını davalı oğlu Hüseyin'e muvazaalı olarak devrettiğini, bu devrin bedelsiz olarak yapıldığını, davalının satın alma gücünün olmadığını belirterek davalı adına olan payın muris muvazaası hukuki nedenine dayalı olarak iptali ile davacının miras payı oranında adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Yargılama sırasında tarafların kardeş olan Hasan Demir mirasçılarında T5 ve T4 vekilinin asli müdahale istemli dilekçe sunduğu ve davaya konu taşınmazdaki davalının yarı payı üzerindeki miras payları oranında tapu iptali ve tescil talebinde bulundukları görülmektedir....

      Noterliğinin 001550 tarih ve 19/01/2017 tarihli ekli veraset ilamında görüleceği üzere mirası 6 pay kabul edildiğini, 2 pay kızı T5 2 payı oğlu T3 1 payı torunu T2 1 payı torunu T1 kaldığını, vekaletname görevinin kötüye kullanılması sebebiyle davacıların miras bırakanına ait olup da davalılar tarafından vekaletle satışı yapılan taşınmazlara ait satış bedelleri ile davacıların miras bırakanına ödenmediğini, taşınmazların satış tarihindeki rayiç bedellerinin satış tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davacılara ödenmesi gerektiğini, davalılar tarafından hile ile vekalet alındığını, vekaletin kötüye kullanılması ve diğer mirasçılardan mal kaçırma söz konusu olduğunu, davalılardan Nuran Nilgün TUNÇAY'a verilen vekaletname incelendiğinde görüleceği üzere vekaletnamede satış yetkisi olmadığı halde her nasılsa tapuda satış yaparak davacı müvekkilleri zarara uğrattığını, vekaletnamede satış yetkisi olsa dahi vekil dilediği bedelle satış yetkisini kötüyü kullanamayacağını, İstanbul...

      Davadaki öncelikli istek muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak, taşınmazın el değiştirmesi nedeniyle bedele ilişkindir. HMK'nun 111.maddesi uyarınca öncelikli isteğin incelenmesi gerektiği kuşkusuzdur. Uyuşmazlığın çözümüne geçmeden evvel “muris muvazaası” kavramının hukuki niteliği üzerinde durulmasında yarar vardır. 01.04.1974 gün ½ sayılı İçtihadı Birleştirme kararında saklı pay sahibi olsun ya da olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar, görünürdeki satış sözleşmesinin Borçlar Kanunu'nun 18 (Türk Borçlar Kanunu'nun 19) maddesine dayanarak muvazaalı olduğunu ve gizli bağış sözleşmesinin de şekil koşulundan yoksun bulunduğunu ileri sürerek dava açabilecekleri ilkesi benimsenmiştir. Bu noktada muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davada sözleşmenin şekil ve içerik yönünden geçersizliği ileri sürülmekte olup, öncelikle murisin gerçek irade ve amacı belirleneceğinden, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı bedel isteğinin konusu da taşınmazdır....

        Mahkemece, davalı ... yönünden davanın reddine, diğer davalı yönünden ise miras bırakan tarafından davalıya yapılan temliklerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı ... vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü. KARAR Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve pay oranında tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davalı ... yönünden davanın reddine, diğer davalı ... yönünden ise davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, miras bırakan ... 'nin 295 ada 67 parseldeki payını davalı kızına aslında bağış olduğu halde satış suretiyle temlik ettiğini, işlemin kendilerinden mal kaçırmak amacıyla muvazaalı şekilde yapıldığını ileri sürerek pay oranında iptal ve tescil istemişlerdir. Davalı, dava konusu payı bedelini ödeyerek gerçek bir satım sonucu edindiğini, mirasbırakanın sağlığında gabin hukuksal nedenine dayalı olarak açtığı davanın da reddedilerek kesinleştiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddianın kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....

            Dava dilekçesinde davalı dışındaki tüm mirasçılar davacı gibi gösterilmiş ise de, anılan dilekçe yalnızca davacı ... tarafından imzalanmış ve 23.06.2009 günlü oturumda davacı ..., yalnızca kendi payı yönünden davaya devam ettiğini bildirmiştir. Bilindiği üzere, ikrah ve hile nedenine dayalı davalar murisin iradesinin sakatlandığı iddiasıyla ve ona teban açılan davalardandır. Bu tür bir davanın tüm mirasçıların katılımı ve tüm mirasçılar adına tescil isteğiyle açılması zorunludur. Anılan husus davanın yürütülebilirlik koşuludur. Bu nedenle pay oranında iptal ve tescil istenmesine yasal olanak yoktur. Mahkemece verilen ret kararı bu gerekçe ile doğrudur. Davacının temyiz itirazlarının bu gerekçe ile reddiyle kararın ONANMASINA, 20.9.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı ... iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, annesi ...’ın 246 ada 7 parsel sayılı taşınmazda bulunan payını muvazaalı olarak davalı oğluna satış suretiyle temlik ettiğini, devir sırasında akıl sağlığının tasarrufu yapmaya elverişli olmadığını ileri sürmüş aşamalardaki beyanında davasını ıslah ederek annesinin ölümünden dolayı muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak ... kaydının iptali ile miras payı oranında tescile karar verilmesini istemiştir. Davalı, annesine uzun zaman baktığını belirterek davanın reddini savunmuştur Mahkemece, temlikin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....

                -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı miras payı oranında iptal ve tescil, olmadığı takdirde tenkis isteklerine ilişkindir. Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu