"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın yerel mahkemenin gerekçeli kararında açıkça belirtildiği üzere, yanlar arasındaki sözleşme gereğince davalının konaklama hizmetlerini gereği gibi yerine getirmediğinden asıl davanın ayıplı hizmet ve bedelsizlik iddiasına dayalı menfi tespit; birleşen davaların ise maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkin olmasına ve böylece mahkemenin benimsemesine göre, uyuşmazlığın tacirler arası hizmet sözleşmesinden kaynaklanmasına, bu tür uyuşmazlıkların tacirler arası hizmet sözleşmesi niteliğinde kabul edildiği yolunda son Başkanlar Kurulu toplantılarında kararlaştırılarak görevli dairenin Yüksek 23. Hukuk Dairesi olduğunun belirlenmesine göre, dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 23. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 15.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, paket tur sözleşmesinin davalı ve dava dışı...Turizm A.Ş tarafından ayıplı olarak yerine getirildiği, davalı şirketin, turu düzenleyen...Turizm A.Ş’nin acentası olarak 4077 yasa gereğince davacıya karşı sorumlu olduğu, zleşmenin tarafı olan ve tur bedelinin tamamını ödeyen davacıların haklı olduklarını belirterek davanın kısmen kabulüne, 3.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline, ödenen 4290,00 Euro’nun ise 29.5.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, 4077 sayılı yasanın 6/C maddesinde düzenlenen “paket tur sözleşmesi” nedeniyle ödenen bedelin iadesi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, taraflar arasında...
Mahkemece ayıp iddiasına ilişkin olarak söz konusu medikal ürünleri ameliyatlarda kullanan doktordan 02.09.2019 tarihli rapor alınmış ve bu rapor hükme esas alınmış ise de raporu düzenleyen doktorun hastane çalışanı ve ayrıca medikal malzemeyi kullanan kişi olması nedeniyle bu rapor hükme esas alınamaz. Mahkemece medikal konusunda uzman bilirkişi ve mali müşavirden taraf defterleri de incelenmek suretiyle uyuşmazlığı çözecek şekilde rapor alınması gerekirken yetersiz ve eksik incelemeye dayalı rapora dayalı olarak ürünün ayıplı olduğu sonucuna varılarak davanın kabulü doğru görülmemiştir....
Dava, satın alınan taşınmazın projeye aykırı şekilde eksik ifa edildiği iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekilinin, eksik ifa olarak ileri sürdüğü sosyal donatı alanları ve tesislerin davaya konu taşınmazın bulunduğu mimari proje kapsamı dışında kaldığı, keşif ve bilirkişi incelemesi neticesinde anlaşılmıştır. Söz konusu eksikliklerin tamamı davalılar değil dava dışı Belediye tarafından imar planı çerçevesinde yerine getirilecek eksikliklerdendir. Taraflar arasındaki sözleşmede de bu hususta açık herhangi bir düzenleme yoktur. Buna göre, davanın reddi gerekirken kısmen kabulü yönünde yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalılar lehine BOZULMASINA, 11.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki karşılıklı alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı esas davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı karşı davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Asıl dava, ayıplı ürün satışı iddiasına dayalı tazminat davası; karşı dava ise satılan ürün bedellerinin tahsili istemine ilişkin alacak davasıdır. Davalı-karşı davacı vekili, satılan ürünlerin ayıplı olmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir. Davacı-karşı davalı vekili, davanın süresinde açılmadığını, davalının basiretli bir tacir gibi hareket etmeyerek kendilerini zarara uğrattığını bildirerek karşı davanın reddini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasındaki borçlu olmadığının tespiti davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, aşırı kullanım olabileceği gerekçesi ile davalı tarafından hattının kapatıldığını, ayıplı hizmet sunulduğunu ileri sürerek; fatura bedelinden ayıp oranında indirim yapılmasına ve manevi zararının giderilmesi gerektiğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, hizmetin ayıplı olmadığını, manevi zararın da bulunmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir....
EK RAPOR: Bilirkişi ek raporunda özetle;"Davalı iddiası olan taşımadaki hasarın,------- sorumluluğunda olan ambalajlama hatasından kaynaklandığı sübuta erdiğinden, davacı taşıyıcının mevdana geldiği iddia edilen hasardan sorumlu olamayacağı, hu nedenle davacı tarafından verilen hizmetin ayıplı ifa olarak nitelendirilemeveceği, Davacının, davalı tarafından ayıplı ifava iddiasına dayanarak düzenlediği yansıtma faturasını kabul etmemesinin verinde olacağı. -------- nedeniyle davalının navlun borcunda tenkise gidemeyeceği, davalının bu --- olduğunun tespit edildiği, Davacının ---- ---- başlatmış olduğu takibin yukarıda takipteki asıl alacak tutarı olarak ---- verinde olduğu, davacının ---- itibariyle asıl alacağına avans faizi oranında faiz talep edebileceği, davacının takibin devamını talep edebileceği sonuç ve görüşlerine ulaşıldığı," şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2019/... esas sayılı dosyası için davalı şirketçe yapılan itirazın haksız olduğu, davacı tarafça hizmet sözleşmesi gereği hak edilen alacak tutarının icra takip tarihi itibariyle asıl alacak + gecikme faizi dahil 2.743,50 TL + 266,77 TL olduğu mütalaa edilmiştir. O halde toplanan delillerden somut olayda, taraflar arasında Yüksek Gerilim Tesisleri İşletme Sorumluluğu Hizmetinden kaynaklanan sözleşme kapsamında ticari ilişkinin kurulduğu, davacının hizmet verdiği ve fatura düzenlediği ancak bedelinin ödenmediği ileri sürülmüş davalı ise verilen hizmetin ayıplı olduğunu, ayıptan kaynaklanan zararının olduğu savunulmakla, uyuşmazlığın davacı yüklenicinin yapmış olduğu işin, verdiği hizmetin ayıplı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Davacı tarafından hizmetin verildiği, davalının ayıplı olduğunu savunmakla, ispat yükü davalı iş sahibinde olup verilen hizmetin ayıplı olduğunu ispatlanması zorunludur....
A.Ş. hakkındaki davanın reddine, diğer davalı yönünden ise davanın kısmen kabulüne, 5.275,00 YTL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren faizi ile birlikte adı geçen davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin maddi tazminat ile manevi tazminat isteminin ise reddine karar verilmiş, hüküm, davacı ve davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir. 2008/11919-2009/2639 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı ...’ın tüm, davacıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, satılan mala bağlı olarak verilen hizmetin ayıplı olması nedeniyle doğan maddi ve manevi zararın tazminine ilişkin olup, olay ve dava tarihinde yürürlükte olan 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 4/2 maddesinde; "Ayıplı maldan ve/veya ayıplı malın neden olduğu her türlü zarardan dolayı tüketiciye karşı satıcı, bayi, acenta, imalatçı-üretici...
Dava, 6502 Sayılı Yasa 13.Maddesi gereğince ayıplı hizmet bulunduğu iddiasına dayalı olarak açılan sözleşmeden dönme ve bedel iadesine ilişkindir. Davacı taraf, davalı tarafla fazla kilolarından kurtulmak amacıyla hizmet alımı konusunda yaptıkları sözleşmede davalı tarafın sunduğu hizmetin ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak sözleşmeden dönülmesi sebebiyle bedel iadesi talebinde bulunmuştur. Davalı taraf ,davacının şahsından kaynaklanan irade sorunları ile keyfi olarak programdan ayrıldığını, verilen programları eksiksiz bir şekilde yerine getirmediğini, sorunun davacıdan kaynaklandığını savunmuştur. İlk Derece Mahkemesi tarafından taraf delilleri toplanmış, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır....