Dosyadaki tüm delillere göre tüketicinin tazminat talebi hakkının mevcut olduğu ve davacının yasal süresi içinde bu hakkını kullandığı, yapılan hizmetin ayıplı olması nedeniyle tüketicinin zararının dosyaya sunulan fatura ve bilirkişi raporu içeriklerine göre 33.396,70 TL olduğu anlaşılmakla maddi tazminat davasının kabulüne, 33.396,70 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının kişisel haklarına tecavüz olmadığı, bedeni ve cismani zarara uğramamış olduğu, zararın yalnızca malda meydana geldiği, dolayısıyla manevi tazminat koşullarının oluşmadığı anlaşılmakla manevi tazminat davasının reddine karar vermek gerekmiş ve açıklanan tüm gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." gerekçesi ile, "...Maddi tazminat davasının Kabulüne, 33.396,70 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Manevi tazminat davasının Reddine,..." şeklinde hüküm tesis edilmiştir. Kararı davacı vekili ve davalı vekili istinaf kanun yoluna getirmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacıların İstanbul'dan KKTC'ye yaptıkları seyahat sonrasında bagajlarının kendilerine geç teslim edildiğinden bahisle maddi ve manevi tazminat talep ettiklerini dayanağı olmayan bu tazminat taleplerinin reddini, tüm mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin da davacıya tahmiline karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, Ayıplı hizmet iddiasına dayalı alacak istemine ilişkindir....
ÇİZELGESİ nin uygulanacağı belirtilmiş olup ilgili çizelgede de yazılı belge ile ispat zorunluluğu ğetirilmekle ve ayrıca ayıplı hizmet yerine sunulan hizmetin tüketici tarafından kabulü halinde tüketicinin ayıplı hizmet iddiasından feragat etmiş sayılacağına ilişkin düzenleme tüketici davacının aleyhine olan ve tüketiciyi külfete sokan sözleşme hükmünün tüketici ile ayrıca müzakere edilerek kararlaştırılmadığı için açıklanan yasa ve yönetmelik hükümleri karşısında haksız şart olduğu kabul edilmelidir. Bu nedenle Türsab ... çizelgesi hükümleri esas alınarak sonuca gidilemez. Davalı cevap dilekçesinde kabullendiği üzere sözleşmeye konu edilen otelin ayıplı hizmet verdiği iddiası üzerine talebi kabul ederek davacıyı başka bir otele de yerleştirmiştir. Hal böyle olunca davacı sözleşmede belirlenen otelde konaklama imkanı verilmemesinden doğan zararını isteme hakkına sahip olacaktır....
İlk derece mahkemesi tarafından; "davacıya ayıplı hizmet verildiği kanaatine varılamadığı, maddi ve manevi tazminat davasının kabulü için, hizmetin ayıplı olmasının tek başına yeterli olmadığı, kusur ve doğan zarar ile bu ikisi arasındaki illiyet bağının da ispatlanması gerektiği, maddi tazminata konu zararının somut olarak ne olduğu ve dayanaklarının sunulmadığı ve maddi ve manevi tazminat koşullarının oluşmadığı " gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
Davalı, davanın zamanaşımına uğradığını, tapu sicilinin aleniyeti prensibi gereği ve taşınmazın imar planından dolayı sitenin kenarından geçen yürüyüş yolu sebebi ile ayıp iddiasının ileri sürülemeyeceğini, imar planı doğrultusunda ne zaman yürüyüş yolu yapılacağını bilmesinin mümkün olmaması nedeniyle sorumluluğunun söz konusu olmadığını, taşınmazın davacının iddia ettiği gibi değer kaybına uğramadığını, aksine değerinin arttığını, manevi tazminat talebinin de yersiz olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 15.750,00 TL maddi ve 500,00 TL manevi olmak üzere toplam 16.250,00 TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. 1- Davacının temyiz itirazları yönünden; davacı eldeki dava ile ayıp iddiasına dayalı olarak davalıdan satın aldığı dairede meydana gelen değer düşüklüğü nedeniyle maddi ve manevi tazminat talep etmiştir....
1.309,50 TL olmak üzere toplam 149.507,50 TL tazminat talep edebileceği , her ne kadar dava dilekçesi ile "sonraki süreçte ödenecek bedel olmak üzere 1.000,00 TL" talep edilmiş ise de talebin mükerrer olması nedeniyle bu talebin reddi gerektiği, davacının manevi tazminat istemine ilişkin olarak; davaya konu ayıplı ifa nedeniyle davacı asilin Küçükçekmece 13....
Mahkemece, yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporları uyarınca, davacı tarafından ayıplı olduğu ileri sürülen tutkalların yapılan laboratuvar incelemesinde yapıştırma özelliğinin bulunmadığının tespit edildiği, buna göre davacının hatalı mantolama nedeniyle dava dışı ...'e ödediği 11.500 TL'yi ayıplı maldan sorumluluk kapsamında davalıdan talep edebileceği, yine mahkemece yerinde yapılan tespit ve iade alınan tutkallar nedeniyle iade faturasına bağlanan ve ilk defa keşif mahallinde açtırılan 9 fıçı tutkal bedeli 9.000 TL'nin talep edilmesinin haklı olduğu ancak zararına satış yapılan mal nedeniyle istenilen 1.000 TL'nin somut ve kesin bir delille ispat edilememesi nedeniyle bu kısım yönünden talebin kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dava, satın alınan malın ayıplı çıktığı iddiasına dayalı olarak alıcı tarafından satıcıya yöneltilmiş tazminat ve alacak davasıdır....
Hizmetin ve bu kapsamda kalan eserin ayıplı olması halinde tüketicinin seçimlik haklarının düzenlendiği 15. maddede; hizmetin ayıplı ifa edildiği durumlarda tüketicinin, hizmetin yeniden görülmesi, hizmet sonucu ortaya çıkan eserin ücretsiz onarımı, ayıp oranında bedelden indirim veya sözleşmeden dönme haklarından birini sağlayıcıya karşı kullanmakta serbest olduğu, sağlayıcının, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlü olduğu, seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masrafların sağlayıcı tarafından karşılanacağı, tüketicinin bu seçimlik haklarından biri ile birlikte Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebileceği (15/1), ücretsiz onarım veya hizmetin yeniden görülmesinin sağlayıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketicinin bu hakları kullanamayacağı, orantısızlığın tayininde hizmetin ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği...
Maddesi gereğince, talep açıklattırılarak ve hizmetin yerine getirilmediği gözetilerek, tazminat taleplerinin değerlendirilmesi gerekirken, maddi tazminat talebinin reddine karar verilmesinin yerinde olmadığını, mahkemece takdir edilen manevi tazminat miktarının az olduğunu, mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 6100 sayılı HMK'nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava, düğün organizasyonu hizmeti sözleşmesinden kaynaklı, hizmetin ayıplı verildiği iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat davasıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalıya ait spor salonunda bulunan saunanın zemin döşemesinin kırılarak çökmesi sonucunda yaralandığını, olay sebebiyle uğradığı zararından, ayıplı hizmet veren davalının sorumlu olduğunu ileri sürerek 5.000,00 TL manevi, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığını, kusur ya da ihmallerinin olmadığını, davacını kötüniyetli olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ayıp iddiasına dayalı olarak maddi manevi tazminat istemine ilişkindir....