Davacı kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; İş kazasının oluşmasında dava dışı sigortalının hiç kusurunun bulunmadığını, kusurun tamamen davalıya ait olduğunu, kazazedenin %70 oranında kusurlu kabul edilmesinin hatalı olduğunu, kusur ve hesaba dair tüm raporların hatalı olduğunu, yargılama giderlerinin hatalı olduğunu, alacak kalemlerinin hatalı hesaplandığını, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması gerektiği gerekçeleri ile yasal süre içerisinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Dava; iş kazasından kaynaklı sigortalıya ödenen kurum zararının tahsiline ilişkindir....
uyarınca etkin pişmanlıktan yararlanabileceği hususu hatırlatılıp'', talep etmesi halinde zararı gidermesi için kendisine makul bir süre verilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 11.04.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
in temyiz nedeni bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 14.03.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
KARAR Davacı, dava dışı sigortalı hasta için usulsüz olarak ortopedik bir kısım tıbbi malzemenin reçete ve sağlık kurulu raporuna bağlanmak sureti ile kuruma faturalandırıldığını ancak malzemenin hiç hastaya teslim edilmeyerek veya niceliğe aykırı teslim edilerek kurum zararı oluşturulduğunu ileri sürerek, reçete ve kurul raporunda imzası olan kamu görevlisi davalılar ile kuruma malzemeyi fatura eden şirket ile işbirliği halinde olduğu iddia olunan diğer davalı hakkında başlatılan takibe vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalılar, oluşan kamu zararından sorumluluklarının bulunmadığını savunarak ayrı ayrı davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, oluşan kamu zararından davalıların mesul tutulamayacağı kanaati ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı kurum tarafından temyiz edilmiştir....
, bu masraflar ile bakiye kalan çeltikte meydana gelen kalite kaybından doğan kurum zararı için 20.595,65TL'nin sözleşmede belirtilen %27 faiz oranı ile birlikte davalıdan tashilini istemiştir....
Ancak; Suç tarihinin 6352 sayılı Yasa'nın yürürlüğe girmesinden sonra olması karşısında; soruşturma aşamasında kurum zararının tespit edilerek sanığa ödemesi hususunda tebliğ edilmesi, sanığın soruşturma aşamasında ödemesi halinde kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verilmesi gerektiği halde, soruşturma aşamasında zarar tespiti ve ödeme tebliğ yapılmadan açılan davada kovuşturma aşamasında kurum tarafından bildirilen zararı ödeyen sanık hakkında düşme kararı verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, “Sanığın kovuşturma aşamasında belirtilen kurum zararını ödemesi nedeniyle hakkında açılan davanın DÜŞÜRÜLMESİNE’’ cümlesinin eklenmesi, karar kesinleştiğinde bir suretinin...
Ancak dosya kapsamından, ... hakkında 23.07.2011 tarihinde 6.283,75 TL asıl alacak, faiz, vekalet ücreti ve masraflar olmak üzere toplam 14.525,05 TL üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının 13.02.2012, 09.03.2012, 11.04.2012 ve 11.05.2012 tarihlerinde icra dosyasına toplam 18.600,00 TL ödemede bulunduğu anlaşılmaktadır. Toplam kurum zararı 21.283,75 TL olup, davalı ...’in %50 kusur oranı üzerinden sorumlu olduğu miktar hesaplanarak, ilk karar ile hüküm altına alınan ve ödenen miktar da çıkartıldığında bakiye kurum alacağının 4.358,12 TL olduğu görülmektedir....
tarihli tutanak ile kaçak elektrik kullanıldığının belirlenmesi karşısında; sanığın mührün konuluş amacına aykırı davranması nedeniyle yüklenen mühür bozma suçunun unsurları itibarıyla oluştuğu gözetilmeden, yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile yazılı şekilde beraatine karar verilmesi, 3-Sanık hakkında harici faz ile kaçak elektrik kullandığına dair tutanak tutulduğu, yargılama aşamasında alınan 04/03/2016 tarihli bilirkişi raporunda vergiler ve cezalar hariç kurum zararının 25,15 TL olarak tespit edildiği, ancak kurumun gerçek zararının vergiler dahil cezalar hariç olarak hesaplanması gerektiği, bu tutara %18 KDV tutarının da eklenmesi gerektiği anlaşılmakla; sanık hakkında kamu davası açılmadan önce katılan kurum tarafından talep edilen zararı soruşturma aşamasında tazmin eden sanık hakkında kamu davası açılamayacağından, CMK'nın 223/8. maddesi uyarınca kovuşturma şartının gerçekleşmemesi nedeniyle sanık hakkındaki kamu davasının düşürülmesi, zarar karşılanmıyor ise sanığa kaçak elektrik...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Karşılıksız yararlanma HÜKÜM : Mahkumiyet Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: 1-Alınan bilirkişi raporunda tüketim bedelinin cezasız – vergisiz ve cezalı – vergili olmak üzere hesaplandığının anlaşılması karşısında; katılan kurumun uğradığı gerçek zarar olan vergiler dahil, cezasız miktarın hesaplanarak, belirlenen bedelin ödenmesi için, ''kamu davası açılmadan önce katılan kurum tarafından talep edilen zararı soruşturma aşamasında tazmin eden sanık hakkında kamu davası açılamayacağından, CMK'nın 223/8. maddesi uyarınca kovuşturma şartının gerçekleşmemesi nedeniyle sanık hakkındaki kamu davasının düşürülmesi, zarar karşılanmıyor ise sanığa kaçak elektrik kullanım bedelini hükümden önce ödemesi halinde TCK'nın 168/5. maddesi uyarınca etkin pişmanlıktan yararlanabileceği hususu hatırlatılıp'', talep etmesi halinde zararı gidermesi için...
yararlanabileceği hususu hatırlatılıp, talep etmesi halinde zararı gidermesi için kendisine makul bir süre verilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'...