DAVA : Alacak (Kefalet Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) DAVA TARİHİ : 09/01/2019 KARAR TARİHİ : 24/12/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 21/01/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kefalet Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinden özetle; Müvekkilinin davalının yetkilisi ve sorumlusu olduğu ... Otomotiv isimli iş yerinde 2016 tarihi ve öncesinde tır şöförü iken, davalının Nevşehir ilinden ... isimli şahsın yetkilisi ve sorumlusu olduğu şirketten ... marka tır aracı almasına kefil olduğunu, müvekkilinin ... isimli şahsa davalı adına 27.000 TL nakit para ve yine davalı adına alınan araç ücretinin karşılanması amacıyla davalının asıl borçlu olarak gözüktüğü, kendisinin de kefil olarak gözüktüğü açığa imza diye tabir edilen takriben 17 adet bono senedini imzalayarak adı geçen şahsa verdiğini, gelişen süreç içerisinde müvekkilinin davalının iş yerinden ayrıldığını, Kayseri ... İş mahkemesinin ......
yönünden %38,40 oranında temerrüt faizi, KMH ve kredi kartı yönünden ise Merkez Bankası tarafından kredi kartları için ilan edilen değişken oranlarda temerrüt faizi hesaplanmasına, faizlerin her bir takip türündeki asıl alacak üzerinden işletilmesine, faize faiz yürütülmemesine, (diğer davalılar ... ve ... ile bunların kefalet limiti ile sınırlı olmak şartı ile, tahsilde mükerrer olmamak üzere müteselsilen tahsiline,) (2) Davalılar ... ve ... tarafından icra dosyasına yapılan itirazın bu iki kefilin kefalet limitleri 100.000,00-TL ile sınırlı olması sebebiyle davanın bunlar yönünden kabulüyle 37.638,03-TL'lik taksitli ticari krediden kaynaklı borç ve KMH ve kredi kartlarından kaynaklı 62.361,97-TL olmak üzere toplam 100.000,00-TL yönünden İTİRAZIN İPTALİ İLE takibin bu miktar üzerinden devamına, bu davalıların kendi temerrütlerinden kaynaklı sorumlulukları nedeniyle takip tarihinden itibaren taksitli ticari kredi kaynaklı alacak yönünden %38,40 oranında KMH ve kredi kartlarından kaynaklı...
CEVAP:Davalılar müşterek vekilince 29/07/2020 tarihinde sunulan cevap dilekçesinde özetle, öncelikle borçlara kefil olduğu ileri sürülen müvekkillerinin sorumlu tutulabilmesi için yasada aranan kefalet şartlarının, kefalet süresi belirtilmemekle geçersiz olduğunu, kefillerin el yazısı ile yazılması gereken yerlerin usul ve yasaya aykırı olarak doldurulduğunu, talep edilen borç, ipotek ile teminat altına alınmış olmakla ipoteğin paraya çevrilmesi talep edilmeden müvekkillerine kefil sıfatı ile müracaat edilemeyeceğini, Davacı ile müvekkilleri arasında farklı şartlar içeren muhtelif tarihlerde farklı kefillerle ve farklı limitlerde genel kredi sözleşmesi imzalanmış olup, müvekkili şirkete verilen kredilerin bu sözleşmeler istinaden verilmiş olmakla, müvekkillerinin sorumluluğunun kalmadığını, ... kaynaklı kredi kullandırılmış olup, bu işlem sonucu kredi garanti fonu kaynaklı sözleşmede yeni kefalet nedeni ile önceki sözleşmelere ait ipotek ve kefillik gibi kefaletler yeni sözleşmede imzaları...
Kefalet sözleşmesinde sonradan yapılan ve kefilin sorumluluğunu artıran değişiklikler, kefalet için öngörülen şekle uyulmadıkça hüküm doğurmaz." düzenlemesi mevcuttur. Yukarıda belirtilen kanun maddeleri kapsamında yapılan değerlendirmede: Dosyaya ibraz edilen hüküm kurmaya, yargı denetimine elverişli bilirkişi raporunda takip tarihi itibariyle söz konusu kredi işlemleri nedeniyle davalı borçlu şirketten ve müşterek borçlu müteselsil kefil davalılardan talep edilebilecek alacak miktarı hesaplanmış, takip tarihi itibariyle toplam banka alacağının ... TL asıl alacak, 1.140,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere ... TL olduğu görülmüştür. Takip tarihini takiben ... dava tarihi öncesinde yapılan ödemeler dikkate alındığında ise banka alacağının taksitli kredi nedeniyle ... TL. Asıl alacak, 3.752,14 TL işlemiş faizi, 187,61 TL gider vergisi olmak üzere toplam ... TL nakit ve gayri nakdi çek kredisinden kaynaklı da taraflar arasındaki kefalet sözleşmesinin 10....
Şti. arasında 20/06/2013 tarihli 100.000,00-TL limitli ve 13/12/2017 tarihli 500.000,00-TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi ve Cari Hesap Kredi Sözleşmesi imzalanmış olduğu, diğer davalı ......... tarafından 20/06/2013 tarihli 100.000,00-TL limitli ve 13/12/2017 tarihli 500.000,00-TL limitli kefalet sözleşmesinin müteselsil kefil sıfatıyla imzalanmış olduğu, davalı kefil .........'ın 500.000,00-TL kefalet limiti dahilinde, kredinin muaccel kılınması halinde müşteri gibi borçtan sorumlu olduğunu kabul ettiği, davalı .......... Gıda Dinlenme Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti.'...
Petrol Ticari İşletmesinin sahibi ve yetkilisi olmadığı konusunda dosya kapsamında bir beyana rastlanmadığı, TBK m. 584/11I uyarınca kefalet sözleşmesinin kurulmasında eşin rızasının alınmasına gerek olmayan hallerden birinin söz konusu olduğu görülmekle kefalet sözleşmesinin geçerli olduğuna kanaat getirilerek davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Her ne kadar davalı tarafça kefillerin şahsi adreslerine tebligat yapılmadığı gerekçesiyle temerrüt olgusunun oluşmadığı beyan edilmiş ise de; kredi sözleşmesindeki adreslerine İİK 68/b maddesi kapsamında yapılan tebligatın temerrüt olgusunun oluşmasının yeterli olduğunun kabulü gerekmiştir. 6098 Sayılı TBK 583.Maddesinde ; "Kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azami miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz. Kefilin, sorumlu olduğu azami miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesi şarttır. Kendi adına kefil olma konusunda özel yetki verilmesi ve diğer tarafa veya bir üçüncü kişiye kefil olma vaadinde bulunulması da aynı şekil koşullarına bağlıdır. Taraflar, yazılı şekle uyarak kefilin sorumluluğunu borcun belirli bir miktarıyla sınırlandırmayı kararlaştırabilirler....
Kefalet sözleşmesi; kefilin alacaklıya karşı, borçlunun borcunu ifa etmemesinin sonuçlarından kişisel olarak sorumlu olmayı üstlendiği sözleşmedir. Kefalet sözleşmesi, alacaklı ile kefil arasında kurulan ve alacaklıya kişisel güvence sağlayan bağımsız nitelikte bir borç ilişkisidir. Kefalet Sözleşmesi asıl borç akdinden ayrı ikinci derecede ve bağımsız bir sözleşmedir. Bir kefaletin geçerli olabilmesi için; 1-yazılı şekilde yapılması, 2-kefilin sorumlu olacağı belirli bir miktarın açıkça gösterilmesi, 3-kefalet edilen borcun geçerli bir borç olması ve 4-kefilin medeni hakları kullanma ehliyetinin bulunması gerekir. Kefalet sözleşmesi, kefil ile alacaklının karşılıklı ve birbirine uygun iradelerinin birleşmesi ile meydana gelir. Kefalet sözleşmesiyle kefil, asıl borçlunun borcunu alacaklıya karşı ifa edememesi tehlikesini kişisel olarak üstlenmektedir. Kefil, asıl borçlunun borcunu ödememesi durumda, söz konusu borçtan şahsen sorumlu olacağını taahhüt etmektedir....
Esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, işbu icra takibinin kesinleşmiş olduğunu, müvekkilinin tüm mal varlığına haciz işlendiğini, müvekkili ile davalı arasında herhangi bir ticari ilişkiden kaynaklı borç bulunmadığından dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının tespitini talep ettiklerini, arabuluculuğa başvurulduğunu, ancak anlaşamama son tutanak düzenlendiğini, müvekkilinin takip konusu borç ile davalı bankaya borçlu olmadığını müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti adına işbu davayı ikame ettiklerini, kefalet sözleşmesi kanunun aradığı şekil şartlarından yoksun olduğunu, kefalet sözleşmesinin geçersiz olduğunu, geçerli bir kefalet sözleşmesi kurulmamış olduğundan müvekkilinin, davalı banka nezdinde borçlu olmadığının tespitinin gerekeceğini, ayrıca kefalet sözleşmesinde eşin rızasını aramakta olduğunu, dosya kapsamında bulunan kefalet sözleşmesinde eşin rızası bulunmadığını, kefalet sözleşmesinin geçerlilik koşullarından bir diğeri de eşin rızasının bulunması...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : Rücuen Alacak (Kefalet Sözleşmesi Kaynaklı ) KARAR : İlk Derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan Record T5 Ltd.Şti. tarafından İş Bankası Kırklareli Şubesi'nden kullanmış olduğu kredi sözleşmelerine, müvekkilinin diğer davalılar T3 ve T4 ile birlikte kefil olduklarını, ilgili şirketin kullanmış olduğu kredileri ödememesi üzerine dava dışı Türkiye İş Bankası A.Ş tarafından davalılar ve müvekkili T1 hakkında Kırklareli İcra Müdürlüğü'nün 2017/3132 esas sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatıldığını ve yine Kırklareli İcra Müdürlüğü'nün 2017/3133 esas sayılı dosyası ile de ilamsız takip başlatıldığını, bunun üzerine müvekkilinin 26/09/2017 tarihinde kefil olduğu kredi sözleşmelerinden sebeple 72.500,00...