Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu uyuşmazlığın 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğunu, yerel mahkeme tarafından davalarının yanlış yorumlanarak davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verildiğini, müvekkilinin hissesini devrettikten sonra ortak sıfatı kalmadığını, dolayısıyla müvekkilinin alacağı ticari bir alacak haline geldiğini, kaldı ki hisse devrinin amacının ortaklığın son bulması manasını taşımakta olduğunu, iş bu sebeple artık bu alacağın genel hükümler çerçevesinde 10 yıllık zamanaşımına tabi olacağını, kanunda da ortaklar arasında hisse devrinden kaynaklanan alacaklar ile ilgili zamanaşımı hususunda özel bir hüküm bulunmadığını, bu uyuşmazlığın da 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğunu, yerel mahkeme tarafından açılan bu davalanın yanlış yorumlanmış olduğunu, sanki ortaklıktan kaynaklanan bir alacakmış gibi düşünülerek karar verildiğini, oysa bu alacak artık ticari alacak vasfını taşıdığını, ortada ortaklık sıfatı kalmadığını...

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlık, limited şirket hisse devrinden kaynaklanan borcun üstlenilmesine ilişkin 09.09.2009 tarihli protokolden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe itiraz üzerine açılan itirazın iptali davası olup, dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek .... Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, ........2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    e hisselerini devrettiklerini, tarafların 20/02/2010 tarihinde kendi aralarında düzenledikleri hisse devri protokolü ile hisse devir bedelini 600.000 TL olarak belirlediklerini, 200.000 TL bedelin davalı ... tarafından 06/04/2010 tarihinde nakden ve peşinen ödendiğini, bakiyenin ise 5-b maddesinde açıklandığı üzere hisse devrinden sonraki dönemlerde diğer davalı şirketin net kârının 2.000.000 TL'ye ulaştığı anda ödenmesi şeklinde muacceliyet şartına bağlandığını, davalıların ödenmesi gereken bakiye bedelin müvekkillerine ödenmesini engelleyici tutum ve davranışlar içinde olduğunu ileri sürerek, 20/02/2010 tarihli hisse devir protokolünün 5-b maddesindeki muacceliyet şartının engellendiğinin tespiti ile şartın ortadan kaldırılmasını, hisse devrinden kaynaklanan 400.000 TL'nin davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar, davalılar vekillerinin temyiz istemi üzerine Dairemizce onanmıştır....

      "İçtihat Metni" 13.Asliye Ticaret Mahkemesi KARAR Dava, limited şirket hisse devrinden kaynaklanan menfi tespit isteğine ilişkin olup, temyizen inceleme görevi 11. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 11. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 10.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali,Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) İSTİNAF KARAR TARİHİ: 27/05/2021 6100 sayılı HMK'nın 352.maddesi uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davanın, davalıların hisse devrinden önceye ait olup, hisse devir protokolü uyarınca davacı şirket tarafından ödenen şirket borcunun, önceki hissedar olan davalılardan rücuan tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali davası olduğu tespit edilmiştir. Bölge Adliye Mahkemelerinin iş bölümünü belirleyen 01/09/2020 tarihinden itibaren uygulanan HSK'nun kararında, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12,13,14 ve 43....

          CEVAP : Davalı vekili vasıtasıyla dosyaya sunduğu cevap dilekçesi ile davanın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, hisse devir bedelinin ödendiğini, tamamen ve nakden tahsil edildiğini, ayrıca iş bu davanın arabulucuya başvurmadan açıldığını ileri sürerek dava şartı gerçekleşmediğinden davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, iddia, savunma ve tüm doya kapsamına göre davanın ticari işletmenin devrinden kaynaklanan alacak davası olup 6102 sayılı TTK'nın 5/A maddesi uyarınca arabulucuya başvurmanın dava şartı olup, bu şartın yerine getirmediğinden davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir. Karara karşı, davalı vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur....

            Hukuk Dairesi Borçka Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, limited şirket hisse devrinden kaynaklanan menfi tesbit isteğine ilişkin olup, temyizen inceleme görevi 11. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 11. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 27.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık şirket hisse devrinden kaynaklanan alacağa ilişkin olup, verilen kararın temyizen incelenmesi görevi 11. Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 11. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 16.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/783 Esas KARAR NO : 2023/233 DAVA : İtirazın İptali (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 28/11/2022 KARAR TARİHİ : 05/04/2023 Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Davalı ...'nin davacı şirketin %50 hissedarıyken ... tarihli protokol ile % 50 hissesinin tamamını toplam ... USD bedel karşılığında şirketin diğer ortağı ...'e devir ettiğini, devir ile ilgili ilanın ticaret sicil gazetesinde yayınlandığını, ... ve ... arasında protokol imzalandığını, eski şirket çalışanı olan ...'ın müvekkili şirkete karşı Antalya ......

                  e hisse devir sözleşmesi ile hisselerini devrettiklerini, tarafların 20/02/2010 tarihinde kendi aralarında düzenledikleri hisse devri protokolü ile hisse devir bedelini 600.000,00 TL olarak belirlediklerini, 200.000,00 TL bedelin davalı ... tarafından 06/04/2010 tarihinde nakden ve peşinen ödendiğini, kalan bakiyenin ise 5-b maddesinde açıklandığı üzere hisse devrinden sonraki dönemlerde diğer davalı şirketin net kârının 2.000.000,00 TL'ye ulaştığı anda ödenmesi şeklinde muacceliyet şartına bağlandığını, davalıların ödenmesi gereken bakiye bedelin müvekkillerine ödenmesini engelleyici tutum ve davranışlar içinde olduğunu ileri sürerek, 20/02/2010 tarihli hisse devir protokolünün 5-b maddesindeki muacceliyet şartının engellendiğinin tespiti ile şartın ortadan kaldırılmasını, hisse devrinden kaynaklanan 400.000,00 TL'nin davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davanın reddini istemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu