Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasındaki uyuşmazlık, bu hali ile, taşınmaz satışından kaynaklanmaktadır. Yasanın aradığı şekil şartlarına uyularak, resmi merciler önünde yapılmış bir satış sözleşmesi olmadığından, yapılan arsa satış işlemi MK.706, BK.213 Tapu Kanunun 26.maddesi hükmüne göre geçersizdir. Bu nedenle taraflar ancak verdiklerini isteyebilirler. Ancak, hukuken geçersiz sözleşmeler haksız iktisap kuraları uyarınca tasfiye edilir iken denkleştirici adalet kuralı hiç bir zaman göz ardı edilmemelidir. Bu husus hem hakkaniyetin hem gerçek adaletin bir gereğidir. Bu bakımdan iadeye karar verilirken satış bedeli olarak verilen paranın alım gücünün ilk ödeme tarihindeki alım gücüne ulaştırılması ve o şekilde iadeye karar verilmesi uygun olacaktır....

    TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 02/07/2019 NUMARASI : 2018/868 2019/488 DAVA KONUSU : Alacak (Abone Sözleşmesi Kaynaklı) KARAR : BAKIRKÖY 5. TÜKETİCİ MAHKEMESİ 02/07/2019 tarihli ve 2018/868 Esas, 2019/488 Karar sayılı dosyasında verilen karar istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi. Davacılar vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; 31/05/2018 tarihinde yanlar arasında 190000 USD bedelli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi düzenlendiğini, 25/06/2018 tarihinde imzalanan 289000 TLlik tutar içeren protokol imzalandığı, davacıların NLOGO İSTANBUL projesindeki 1+1 dairelerin davalı firma tarafından daha düşük bedelle satıldığını öğrenmesi üzerine yatırılan 196020,64 TLnin iadesine talep edildiğini, kendilerine sözleşme gereğince %40 kesinti yapılıp bakiyenin 7- 8 ay içinde ödenebileceğinin belirtildiği, bunun üzerine Eyüp 3....

    - K A R A R - Davacı vekili, borçluya ait taşınmazın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde satış bedelinin davalıya ödenmesine karar verildiğini, ... Ltd.Şti.nin alacağını davalıya temlik ettiğini, temlik sözleşmesinin geçersiz olduğunu, rehin alacaklısının takip borçlusundan alacağı bulunmadığını ileri sürerek sıra cetveline itiraz etmiştir. İcra Mahkemesince temlik işleminin geçerli olduğu, rehin alacaklısının takip yapma zorunluluğu bulunmadığı, rehinli alacaklıya öncelikle pay ayrılmasının doğru olduğu gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiş karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı sıra cetvelinde pay ayrılan alacaklıya yapılan temlik işleminin geçersiz olduğunu, rehinli alacaklıya alacağın ödendiğini ileri sürerek sıra cetveline itiraz etmiştir. İİK.nun 142/1 maddesine göre itiraz alacağın miktarına yönelikse genel mahkemeler görevlidir....

      Resmi şekle tabi olup resmi şekilde yapılmayan sözleşmeler geçersiz olur ve tarafların aldıklarını iade etmesi gerekir. Ancak taraflardan birinin bütün edimlerini yerine getirmesinden sonra diğer tarafın geçersizlik iddiasında bulunmasının hakkın kötüye kullanımı olacağı da açıktır. Diğer taraftan geçersiz sözleşmeye rağmen trafikte tescil davalı adına yapıldı ise, geçersiz sözleşme geçerli hale gelir ve sözleşmedeki düzenlemeler taraflar leh ve aleyhine sonuç doğurur....

        Sözleşme geçersiz olduğu için geçersiz sözleşmeye dayalı olarak alacak talebinde bulunulamaz. Her ne kadar davalı tarafından kısmi ödeme yapılmış ise de, bu durum davalı tarafa kalan tuttarın ödenmesi gerektiği yolunda bir yükümlülük getirmez ve emredici yasa hükmü göz önüne alındığında geçersiz sözleşmeye bu şekilde geçerlilik kazandırılamaz. Yani geçersiz sözleşmenin ifa edilmesi de alacak istemi için bir dayanak oluşturamaz. Benzer bir uyuşmazlığa ilişkin "Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2018/635 E., 2018/3501 K. Sayılı ve 01.10.2018 tarihli ilamında; "Her ne kadar; ilk sözleşme Eyüp 5. Noterliği'nce düzenlenmiş ise de; ek olarak düzenlenen bila tarihli adi yazılı sözleşmede, asıl sözleşmedeki yükümlülüklere ek olarak yüklenici tarafından sözleşmeye aykırılık halinde cezai şart ödenmesi kararlaştırılmıştır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ...Bölge Adliye Mahkemesi ...Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Katkı Payı ve Katılma Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından 151 ada 17 parsel sayılı taşınmazdan kaynaklı reddedilen katkı payı alacağı yönünden; davalı erkek tarafından ise 44 parsel sayılı taşınmazdan kaynaklı aleyhine hükmedilen katılma alacağı yönünden katılma yoluyla temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı kadının katkı payı alacağına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Somut olayda, tasfiyeye konu taşınmaz nedeniyle 01.09.1992 edinme tarihli 5 adet mesken için davalı adına emlak kaydının olduğu, taşınmaz üzerindeki binanın 01.01.2002 tarihinden önce yapıldığı, dinlenen tanık beyanları ve tüm dosya kapsamına göre evlilik tarihinden itibaren taşınmazın edinildiği ve de üzerindeki evin yapıldığı...

          Sözleşmenin hüküm ifade etmemesi durumunda taraflar verdiklerini geri alabilirler. 10.07.1940 tarihli ve 1939/2 Esas, 1940/77 Karar sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararına göre “Haricen yapılan (tapu memuru huzurunda yapılmayan) taşınmaz mal satışından dönüldüğünde, satış bedelini geri vermeyen taraf, parası geri verilinceye kadar yararlandığı ürünleri ödemek ve ecrimisil vermekle yükümlü değildir.” Şu halde Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararına göre geçersiz sözleşmelerde, akdin geçersizliği sebebiyle her iki taraf verdiğini geri alabilir. Geçerli bir sebebe dayanmaksızın bir kişinin mal varlığından diğerinin mal varlığına kayan değerlerin eksiksiz iadesi, denkleştirici adalet düşüncesine dayanır....

            Davacıların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; davacı erkeğin taşınmazın alınmasına çalışarak ve kendisine ait evin satışından elde edilen para ile katkıda bulunduğunu iddia ettiği mahkemece taşınmazın alınmasına davacıya ait evin satışından elde edilen para ile katkı da bulunduğu kabul edilerek alacak hesabı yapıldığı anlaşılmaktadır. Davacı erkek aynı zamanda çalışmakta olup, çalışarak da taşınmazın alınmasına katkısı olduğunun kabulü gerekir. O halde, mahkemece taşınmazın alınmasına davacı erkeğin çalışarak da katkısının olduğu dikkate alınarak alacağın hesaplanması gerekir....

              Ancak; 1- Dosya kapsamından taraflar arasında araç satışından kaynaklı alacak verecek meselesi nedeniyle husumet bulunduğunun anlaşılması karşısında, olayın çıkış nedeni ve gelişmesi değerlendirilerek sonucuna göre TCK’nın 29 maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması, 2- 17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanun'un 24. maddesiyle değişik CMK'nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, CMK'ya 7188 sayılı Kanunla eklenen geçici 5. maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin Anayasa Mahkemesi’nin 14/01/2021 tarihli ve 2020/81 Esas, 2021/4 Karar sayılı kararıyla "basit yargılama usulü" yönünden Anayasa'nın 38. maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve CMK'nın 251/1. maddesi kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasa'nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK'nın 7 ve 5271 sayılı CMK'nın 251 vd. maddeleri...

                - K A R A R - Davacılar vekili, davalıya verilen servis hizmeti ve yedek parça satışından kaynaklı 28.503,33 TL alacağı olduğunu, bu bedelin tahsili için ... 22. İcra Müdürlüğü’ nün 2013/14235 E. sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, takibin davalının itirazı üzerine durduğu ileri sürerek, itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, borçlarının bulunmadığını belirterek, davanın reddini ve haksız icra takibi nedeniyle %20 kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalının akdi ilişkiyi inkar etmediği, tarafların birbirini doğrulayan ticari defter ve kayıtlarına göre taraflar arasında cari hesap şeklinde yürütülen ticari ilişki bulunduğu davacı ... Ltd. Şti.'nin takip tarihi itibariyle davalıdan 11.647,02-TL alacaklı olduğu davacı ......

                  UYAP Entegrasyonu