Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

tarihinde Türkiye'ye döndüğü, müvekkili 24.03.2020 tarihinde programın erken sonlandırılmasından kaynaklı olarak ücret iadesi talebinde bulunduğu ancak müvekkilinin bu talebi davalılar tarafından kabul edilmediği, sözleşme davalı taraflarca pandemi sebep gösterildiği ve tek taraflı olarak sonlandırıldığından, erken sonlandırılan döneme ilişkin ödenen meblağın sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca iadesi gerektiği, şimdilik, AFS Kültürlerarası Programının erken sonlandırılması sebebiyle, edimin ifa edilemediği döneme tekabül eden 4.816 USD nin, 24.03.2020 tarihinden itibaren devlet bankalarınca USD cinsinden açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödenen en yüksek faiz oranı işletilerek müvekkile ödenmesini talep ve dava etmiştir....

Davalı vekili, davacının ticari şirket olduğunu, Tüketicinin Korunması Kanunu kapsamında olmadığını, tarafların kendi özgür iradeleri ile sözleşme imzaladıklarını, davacı tarafın da tacir olduğunu, kullanılan kredinin ticari ilişkinden kaynaklanan bir kredi olduğunu, erken ödemenin bankacılık mevzuatı hükümlerine göre tahsil edildiğini, erken ödeme ücretinin fazla alındığı iddialarının gerçeği yansıtmadığını belirterek, davanın reddini ve davacı aleyhine kötüniyet tazminatına karar verilmesi istemiştir....

    Davalı vekili, sözleşme uyarınca davacının kredisini erken kapatmak istemesi halinde, bu durumun bankanın onayına tabi kılındığını ve kabulü halinde alınacak faiz/komisyon tutarlarını ödemek zorunda olduğunu, bu durumun bankacılık mevzuatına ve teamüllere aykırı olmadığını ileri sürerek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

      Davalı vekili, kredinin erken kapatılması halinde ödeme planı üzerinde erken kapama komisyonu alınacağının açıkça belirtildiğini ve taraflarca imzalandığını, ayrıca erken ödeme halinde komisyon ödeneceğine dair davacının kaşe ve imzasını taşıyan taahhütnamenin olduğunu, genel kredi sözleşmesinin 3.4 maddesinde erken kapama komisyonu alınacağına yönelik düzenleme bulunduğunu, ayrıca dosya masrafı tahsil edileceğini bilgisinin de verildiğini, bankacılık ürünlerine ilişkin her türlü ücret ve komisyonun müvekkil bankanın internet sitesinde bütün müşterilerine duyurulduğunu, erken ödeme komisyonu ve masrafa ilişkin tahsilatın mevzuata uygun olduğunu ve davacıdan alınan miktarın zaten alınması gerekenden daha az olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; çözümü gereken hususun davacı şirketin davalı bankadan erken ödeme opsiyonsuz olarak kullanmış olduğu kredileri vadesinden önce kapatması halinde müvekkil Banka ile imzalamış olduğu Genel Kredi Sözleşmesine göre hesaplanacak erken ödeme komisyonu/ücretini ödemek ile yükümlü olup olmadığı olup taraflar arasında imzalanmış sözleşmenin ortada olduğunu, kullanılan kredilerin ne zaman ve hangi oranda erken ödeme komisyonu tahsil edilerek kapatıldığı ve kapatılabileceği belli olduğunu, müşterinin daha yüksek faiz vb. masraf ödemek istememesi gibi kendisinden kaynaklanan nedenler ile erken kapama opsiyonlu bir kredi kullanmayıp, kredi sözleşmesi kapsamında kullandığı krediyi erken kapatmak istemesi halinde, banka açısından doğan maliyeti ödemeden kredi sözleşmesi hükümlerinin hukuka aykırı olduğunu iddia etmesinin; Türk Ticaret Kanununun basiretli tacirlere ilişkin düzenlemeleri, Borçlar Kanununun sözleşme serbestisine...

        Davalı vekili; davacının 24/01/2011 tarihli ve 02/08/2012 tarihli iki adet genel kredi taahhütnamesine dayalı olarak ticari krediler kullandığını, sözleşmelerde müvekkilinin komisyon, masraf ve erken ödeme ücreti alabileceğinin belirlendiğini, müvekkili tarafından alınan ücretlerin hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....

          Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, taraflar arasında akdedilen genel kredi sözleşmesi kapsamında alınmış bulunan erken kapama komisyonunun tahsili amacıyla başlatılan takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 20 nci maddesi. 3....

            Davalı vekilinin istinaf başvurusuna cevap dilekçesinde özetle; 05/06/2018 tarihli bilirkişi raporunun komisyon ücreti yönünden değerlendirmelerinin eksik incelemeye dayandığını; yerel mahkemenin davacı bankaca sözleşme gereği erken kapama ücreti alınabileceği yönündeki ifadesine katıldıklarını; fakat bankaca istenen komisyon oranının fahiş olduğuna hükmedilmesini usul ve yasaya aykırı bulduğunu; davacıya kullandırılan kredilerin ticari nitelikte ve işletmesine ilişkin olduğunu; basiretli davranması gereken davacının, kredi sözleşmesi şartlarını inceleyerek, masraf ve ücretleri bilerek kabul ettiğini ve kredi kullandığını; davacının kredi kullanıp sonradan kredi masrafına itiraz etmesinin hakkın kötüye kullanımı olduğunu ve iyiniyet kuralları ile bağdaşmadığını; davacıdan alınan erken ödeme komisyonunun, diğer bankalar tarafından alınan erken ödeme komisyonları ile karşılaştırıldığında hakkaniyet ilkesine uygun olduğunu belirterek; davacının istinaf başvurusunun reddine, yerel mahkeme kararının...

            Borcun erken ödenmesi halinde aldıkları erken ödeme komisyonu oranları sorulmak suretiyle davalı banka tarafından tahsil edilen ücretin fahiş olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir." şeklinde olduğunu, bu sebeple bilirkişi raporunun hükme dayanak yapılması usul ve yasaya aykırı olup bu kararın bu sebeple de bozulması gerektiğini, açıklanan bu nedenlerle davanın kabulüne ilişkin yerel mahkemenin kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dava, ticari kredinin erken kapatılması nedeni ile tahsil edilen bedelin iadesi istemine ilişkindir. İnceleme; 6100 sayılı HMK'nın 355. Maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır....

            Taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine göre, bankanın erken ödeme nedeniyle komisyon talep edebileceği belirtilmiş ise de, bunun hangi oranda alınacağı ve hesap şekline dair bir düzenlemeye sözleşmede yer verilmemiştir. Bu itibarla Yargıtay hukuk Genel Kurulunun yukarıda belirtilen içtihadı gereğince davacıdan tahsil edilen erken kapama ücretinin dürüstlük kuralına ve hakkın kötüye kullanılması yasağına uygun olarak tespit edilmesi için davalı bankanın davacıdan tahsil ettiği erken kapama ücreti oranı ile diğer bankaların aynı miktar, aynı tür ve aynı vadeli kredilerin erken kapatılması hâlinde uyguladıkları erken kapama ücreti oranları da gözetilerek ve tarafların kredinin erken kapatılması ile elde ettikleri menfaatler de dikkate alınarak, davalı bankanın aldığı erken kapama ücretinin bankacılık uygulamalarına ve özellikle TMK’nin 2. maddesine uygun olup olmadığının araştırılması gerekmektedir....

              UYAP Entegrasyonu