Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kural olarak ... sözleşmelerinin geçerliliği hiçbir şekle bağlı olmadığı için bu sözleşmelerden dönmek isteyen taraf, dönme iradesini karşı tarafa bildirdiği an, bozucu yenilik doğuran bu hak ( sözleşmeden dönme hakkı) kendiliğinden hükmünü icra .... Dönmenin haklı olup olmadığı, ayrıca açılacak tazminat davasında ( eda davası) tartışılır. ... sözleşmelerinin bir türü olan "Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri" bedel olarak taşınmaz mal mülkiyetinin geçirimi borcunu içerdiğinden, TMK'nın 706, Borçlar Kanunu'nun 213, Noterlik Kanunu'nun 60 ve Tapu Kanunu'nun 26. maddeleri uyarınca resmi şekle bağlı tutulmuştur. Başka bir anlatımla, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin geçerliliği, bu sözleşmelerin noterde "düzenleme" şeklinde yapılmasına bağlıdır....

    Açıklanan yasal kuralların ışığında takip konusu alacak değerlendirildiğinde, davalıya yapılan ödemelerin miktarının belli veya belirlenebilir nitelikte olması nedeniyle alacak likit niteliktedir. Bu nedenle icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacak üzerinden hükmedilmesi de yerindedir. Açıklanan nedenlerle; ilk derece mahkemesi dosyasında davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davalı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK'nın 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- KDZ....

    Dönme cezası, adından da anlaşılacağı üzere taraflardan birinin kararlaştırılan cezayı ödemek suretiyle ifadan kurtulabilmesi için kararlaştırılmış olduğu, haksız fesih halinde karşı taraf haksız fesih yapandan dönme cezasını ödetilmesini isteyebileceğinden, tarafların karşılıklı olarak sözleşmeyi sona erdirip, tasfiye yapmış olmaları halinde tek taraflı dönem ve haksız fesih hali söz konusu olmadığından dönme cezası istenemez. (Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 28/05/2007 tarih, 2006/3411 Esas, 2007/3565 Karar) Sözleşmenin feshi halinde diğer tarafın ancak menfi zararını isteyebileceği, olumlu zararlarını isteyemeyeceği, sözleşmeden fesih halinde uğranılacak zararlara karşılık dönme cezası kararlaştırılmış ise, kararlaştırılan cezayı talep edebileceği, cezayı aşan zararı talep edemeyeceği kabul edilmiştir....

    DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan dönme cezası, fesih nedeni ile uğranılan menfi zararın tazmini istemine ilişkin alacak ve arsa sahibine verilen çek bakımından menfi tespit istemine ilişkindir. Dairemizce verilen 2019/289 E, 2019/284 K sayılı karara karşı vaki temyiz üzerine Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 2019/2345 E, 2020/2589 K sayılı ilamı ile, ‘’ Noterde düzenleme şeklinde yapılıp imzalanan 27.12.2017 gün 20382 yevmiye numaralı taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin 13. maddesinde arsa sahiplerinin fesih halinde 100.000,00'er TL dönme cezası ödeyeceğinin kararlaştırıldığı, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5....

    Sözleşmeden dönme iradesinin ortaya konulması halinde taraflar birbirlerinden aldıkları edimleri iade etmekle yükümlüdürler. Her ne kadar davacının dava dilekçesinde bu yönde bir talebi yok ise de davacı vekilinin duruşmada davacı vekilinin davaya konu sözleşme nedeniyle tapu devrinin yapıldığına dair bir beyanı vardır. O halde sözleşmeden dönme iradesi ile birlikte sözleşmenin iptaline karar verileceği gibi, iptal edilen sözleşme nedeniyle davacıya geçen tapunun da davalılara iadesi gerekmektedir....

      Dava, sözleşmeden dönme ve bedelin iadesine yönelik alacak davasıdır. Davanın satım sözleşmesinden kaynaklandığı ve düzenlenen fatura içeriğine göre teslim yerinin mahkememiz yargı çevresinde olduğu anlaşıldığından yetki itirazının reddine karar verildiği, ayrıca davalının bilanço esasına göre defter tuttuğu ve bu hali ile tacir sayılanlar arasında yer alması nedeniyle mahkememizin görevli olduğu anlaşılmıştır....

        Dava, sözleşmeden dönme ve bedelin iadesine yönelik alacak davasıdır. Davanın satım sözleşmesinden kaynaklandığı ve düzenlenen fatura içeriğine göre teslim yerinin mahkememiz yargı çevresinde olduğu anlaşıldığından yetki itirazının reddine karar verildiği, ayrıca davalının bilanço esasına göre defter tuttuğu ve bu hali ile tacir sayılanlar arasında yer alması nedeniyle mahkememizin görevli olduğu anlaşılmıştır....

          Maddesi ile; "Tüketicinin ön ödemeli konut satışında sözleşme tarihinden itibaren, bu Yönetmeliğin 8 inci maddesindeki hakları saklı kalmak kaydıyla, yirmi dört aya kadar herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönme hakkı vardır." denilerek ön ödemeli konut satış sözleşmelerinden sözleşme tarihinden itibaren 24 aylık süre içerisinde dönme hakkının kullanılabileceği belirtildiğini, Ön Ödemeli Konut Satışları Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in 2. Maddesinin 3....

          O halde, mahkemece 500,00 TL dönme cezasının davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken hukuksal olmayan gerekçelerle 36.734,00 TL dönme cezasının tahsiline karar verilmesi doğru olmamış ve kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda 1. bentte belirlenen nedenlerle davalı temsilcinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan sebeplerle diğer temyiz itirazlarının kabulüne ve kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 29.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkiline tebliğ olan dava dilekçesine cevaplarının zamanında olduğunu, öncelikli olarak araçta gizli ayıp bulunduğunun iddiası ile sözleşmeden dönme hakkının kullanılması için alıcıya yüklenmiş olan belirli yükümlülüklerin yerine getirilmesi gerekmekte olduğunu, davacı tarafın bu yükümlülükleri yerine getirmediğinden dönme hakkını kullanamayacağını, davalı müvekkilinin araçta km sinin düşürülmesinden haberdar olmadığını, araç muayene istasyonunda da bunu öğrenemediğini müvekkilinin aracın eski sahibinden de davacı olduğunu, yargılama giderlerinin ve vekaletname ücretlerinin karşı taraftan karşılanmasını talep etiklerini belirtmiştir. Dava ; "Araç alım/satış sözleşmesinden kaynaklı alacak)" istemine ilişkindir. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesinin iş bölümü, Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/07/2022 tarih ve 1047 sayılı kararı ile belirlenmiştir....

            UYAP Entegrasyonu