Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ün, 28.9.2005 tarihinde 5 nolu bağımsız bölümü, 3.3.2006 tarihinde ise 15 parsel sayılı taşınmazı ölünceye kadar bakım koşulu ile davalıya temlik ettiği anlaşılmaktadır. Davacı asıl davasında, anılan her iki parselin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olarak temlik edildiğini ileri sürerek tapu iptal ve tescil ya da tenkis isteğinde bulunmuş, birleşen davasında ise; murisin banka hesabından 67.204,87.-TL nin davalının hesabına aktarıldığını ve saklı payının ihlal edildiğini ileri sürerek tenkis isteğinde bulunmuştur. Dosya içerisinde bulunan ... Bankası şubesinin 14.7.2011 tarihli yazısında; murisin hesabının 10.6.2009 tarihinde kapatıldığı, 133.000,29.-TL den 68.011,68.-TL nin davalının hesabına yatırıldığı, geri kalan miktarın ise dava dışı ...'in hesabına aktarıldığı belirtilmiştir. ..., ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/87 Esas sayılı dosyasında ... aleyhine açılmış tenkis davasının derdest olduğuda anlaşılmaktadır....

    Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede; Dava, tenkis istemine ilişkindir. Davacı taraf karşılıksız kazandırmayı ve saklı paylarının zedelendiğini İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2019/119494 soruşturma numarası ile şikayetçi oldukları dava dışı Fatih Albayrak isimli şahsın ifadesinden öğrendiklerini beyan etmiş olup, bu beyanın aksine iddia ve delil bulunmadığından davanın hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır. Edremit 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/168 Esas Sayılı dosyasından, davacılar tarafından davalı aleyhine muris muvazaası ve tenkis davası açıldığı, İstanbul Anadolu 32. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/268 Esas sayılı dosyasında keza aynı tafalar arasında tenkis davası açıldığı ve derdest olduğu anlaşılmaktadır. Eldeki dosyada ise murisin bedelini ödeyerek davalı adına tescil ettirdiği araç için tenkis talep edilmiştir....

    hükmünün bir gereği olup, istek dışına çıkılarak karar verilemez.Ne var ki, davacı 01.06.2010 havale tarihli dava dilekçesi ile dava konusu 23303 ada 1 parsel 9 nolu bağımsız bölümle ilgili olarak miras payı oranında tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı taktirde tenkis isteminde bulunmuş, mahkemece davacının tenkis talebi yönünden herhangi bir değerlendirme yapılmaksızın davacının talebi dışına çıkılarak davalı, taşınmazın davacının miras payına karşılık gelen bedeli yönünden tazminata hükmedilmiştir. Hâl böyle olunca mahkemece toplanan ve toplanacak delillere göre, davacının tenkis talebi yönünden bir değerlendirme yapılması ve çıkacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir.‘’gerekçesiyle bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde; davaya konu taşınmazların davalıya devrinin muvazaalı olduğu, davacının saklı payının ihlal edildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TENKİS Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir....

        Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararda yazılı gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı ...' nun tüm, davacının ise birleşen davaya yönelik ve yerinde olmayan temyiz itirazlarının REDDİNE; 2. Davacının asıl davaya yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Tenkis davası, miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası karşılıksız kazandırmaların yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır. Tenkis davasının dinlenebilmesi için öncelikli koşul; miras bırakanın ölüme bağlı veya sağlar arası bir kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarını zedelemiş olmasıdır. Saklı payların zedelendiğinden söz edilmesi ise kazandırma konusu tereke ile kazandırma (temlik) dışı terekenin tümü ile bilinmesiyle mümkündür....

          Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede; Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı miras payı oranında tapu iptali ve tescil, mümkün olmaz ise tenkis; birleşen davalar tenkis istemine ilişkindir. Tenkis isteminden yargılama sırasında feragat edilmiştir. Veraset ilamına göre; muris Mustafa Aydemir 26/07/2009 tarihinde vefat etmiş, geriye davacı Rahime, asli müdahiller Hatice, Muradiye, kızı Sabiha mirasçıları Atilla, Necip, davalılar Mustafa ve Cemal kalmıştır. Eldeki dava davacı Rahime Yılmaz tarafından kendi miras payı için açılmış, bu davaya murisin davalılar dışındaki diğer mirasçıları ise kendi miras payları yönünden asli müdahale talebiyle dahil olmuşlardır....

          O zaman davalıdan tercihi sorulmak ve 11.11.1994 günlü 4/4 sayılı içtihadı birleştirme kararı uyarınca sür'atle dava konusu olup sabit tenkis oranına göre bölünemeyen malın, karar tarihindeki rayice göre değeri belirlenmeli ve bu değerin sabit tenkis oranıyla çarpımından bulunacak NAKTİN ödetilmesine karar verilmelidir. Öte yandan, tenkis davalarının niteliğine göre, davalının TMK 564/1 (MK.nun 506.) maddesi uyarınca tercihini nakten ödeme yönünde kullanması halinde, diğer para borçlarında olduğu gibi temerrüde düşen davalının faiz ödemesi gerekir ( BK.md. 103. TBK 120.md). 11.11.1994 tarih, 4- 4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nda da belirtildiği üzere tenkis alacağı tercih hakkının kullanıldığı tarihte muaccel hale geleceğinden faize tercih hakkının kullanıldığı günden geçerli olmak üzere hükmedilmesi gerekir....

          O halde mahkemece yapılması gereken iş usulüne uygun olarak murisin ölüm tarihindeki değerlere göre sabit tenkis oranını belirlenmesinden sonra, bu orana göre taşınmazın bölünebilir olup olmadığının usulüne uygun olarak sorulması, buna göre davalının tercih hakının doğacağı gözetilerek davalıdan tercihinin sorulması, bölünemezliğin tespiti halinde ise TMK 564 üncü maddesine göre taşınmazın karar tarihine en yakın bedeli saptanıp, süratle bu değerin sabit tenkis oranına çarpımı ile bulunacak değerin ödetilmesine karar verilmesi gerekir. Mahkemece, yetersiz ve hatalı bilirkişi raporuna göre hesaplanan sabit tenkis oranın belirlenerek, hatalı sabit tenkis oranına göre bölünemez olduğunun tespitine karar verilen taşınmazın doğrudan saklı pay oranında tespitine karar verilmiş olması doğru görülmemiş hükmün açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir....

            ve tescil isteminin reddine, tenkis isteminin kabulüne karar verilmiştir....

              ile torunları olup, saklı pay oranları da farklı olduğu halde aynı miktarda tenkis alacakları olduğu belirlenip, sonuç olarak davalılar aleyhine toplamda fazla miktar tenkis bedeli hükmedilmesi de doğru bulunmamıştır....

                UYAP Entegrasyonu